Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Sıklıkla gündeme gelen çeşitli sektörlerdeki başarılı Türk şirketlerinin “Katarlılara satış” hatta “Araplara satış” hikâyeleriyle karşılaşıyoruz. Doğal olarak kamuoyu ve bizler de bu haberlere kulak kabartıyoruz; çünkü ihtimaller dairesinden bakıldığında yabana atılacak cinsten değiller. Son olarak medya tarafında Digiturk, Katarlı BeIN MEDIA’ya satılmıştı. Şirketin CEO’su Nasser Al-Khelaifi’nin, “Bu pazara yatırım, bizim için önemli bir adımdır” sözleri, medyadan başka satın almalar olabileceğine dair rezerv bir bilgi olarak kenarda tutulmasını sağladı. Digiturk’ün, BeIN MEDIA’nın tarihindeki en yüksek rakamlı anlaşma olması dikkat çekmiş, yeni satın almaların olabileceğine dair beklentileri de artırmıştı.

        Katarlı müteşebbisler sadece medyada değil, bankacılık/finans (QNB Finansbank ve ABank), savunma sanayii (BMC), enerji (BOTAŞ ile uzun vadeli gaz anlaşması), hazır giyim (Boyner), turizm gibi sektörlerde de önemli işbirlikleri, satın almalar oldu. Körfez ülkeleri, Amerika ve Avrupa’daki yatırımlarına ilave olarak Türkiye gibi son dönemde yakın ittifak içinde oldukları ülkelerdeki yatırımlarıyla da dikkat çekiyorlar.

        Kısa süre önce Doğuş Grubu’nun Katarlılar tarafından incelemeye alındığı, “satışa ramak kaldı” bilgilerini duyuyorduk. Fakat son olarak Pegasus Havayolları, ardından bazı basın kuruluşları için de aynı şekilde “Katarlılara satılıyor” iddiası gündeme geldi. Pegasus CEO’su Mehmet Nane, kesin bir dille satış iddialarının doğru olmadığını açıkladı. Geçen hafta söz konusu basın kuruluşu da Katarlı bir şirkete satılacağı iddiasını yalanladı.

        Fakat bu iddialar, ne hikmetse bu hafta da çeşitli platformlarda konuşulmaya devam etti.

        Hâsılı Katarlılar, Türkiye’nin gözde şirketlerine ilgi göstermeye devam ediyorlar. Sahipleri satar ya da satmaz ayrı bir durum, ama öyle görünüyor ki referandum sonrası Türkiye ekonomisinde bir hareketlilik olacak. Sadece Katarlılar değil, Körfez’den Suudi, Kuveytli müteşebbislerin de Türkiye’de şirket satın almalarına şahit olacak gibiyiz...

        Türk şirketlerine Körfez’de fırsat var

        Sürekli olarak Katarlı şirketlerin, işadamlarının Türkiye’deki faaliyetleri gündeme geliyor, ancak 2022’ye kadar Katar’ın 140 milyar dolarlık yatırım plan ve projesi var. Suudi Arabistan’da da, Kuveyt’te de fırsatlar var. Türk şirketlerinin, Körfez ile gelişen yakın ilişkileri fırsata çevirebilmeleri için zaman kaybetmeden, ilgili oldukları sektörlerde olabildiğince yüksek pay almanın yollarını aramaları gerekir. En iyi rehberlerinin de Türkiye’de yatırımı olan Körfez şirketleri olacağı unutulmamalı.

        Bir ayda 2 helikopter kazası...

        İstanbul’da Eczacıbaşı Grubu’na ait Sikorsky S-76 tipi helikopterin düşmesinden yaklaşık bir ay sonra Emniyet’in helikopterinin de hava şartları yüzünden düştüğü açıklandı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, Tunceli’de düşen polis helikopterinin, hava şartlarından kaynaklandığına vurgu yapması dikkatimi çekti. Elbette terör veya dış etken olmaması önemli, ancak havacılıkta kuralların tartışılmaması gerekir. Eğer hava şartları helikopterin uçuşuna elverişli değil veya risk varsa, o uçuşun yapılmaması gerekir. Hava muhalefetinin olduğu anlarda, uçucu personel üzerinde oluşan psikolojik baskı veya önemli bir görevin ifa edilmesine yönelik beklentiler, bu tarz kazalara maalesef davetiye çıkarıyor. Umarım Emniyet Genel Müdürlüğü ve İçişleri Bakanlığı, bu kazayı daha detaylı inceleyerek bundan sonrası için böylesine kazaların önüne geçecek adımları atarlar.

        Çünkü askeri kazalar için sivil gözle bir şeyler söylemek, kuralları hatırlatmanın bir mantığı yok. Ancak Emniyet Genel Müdürlüğü çatısı altındaki hava araçları yarı sivil opsiyonlarla görev ifa ediyorlar. Güvenlik sebebiyle yapılan riskli uçuşları bir kenarda tutarsak, normal, acelesi olmayan görev uçuşlarında daha dikkatli olunması için bu tür kazalar sonrası yeni düzenlemeler gerekir. (Daha önce İstanbul’da Boğaz’a düşen helikopterde de kural ihlali olmuştu.) Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok’un ekiplerine bu yönde mesai yaptırmasında fayda var.

        Diğer Yazılar