Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Türkiye ile Yunanistan arasındaki Ege Denizi sorunlarını ilk defa bu kadar açık ve net ortaya koyan bir başucu kitabı söz konusu. Her seviyeden ve her yaştan insanın anlayacağı tarihçesi ve hukuki gerekçeleriyle Türkiye’nin ‘Ege Meselesi’ne ışık tutacak, çözümüne rehberlik edecek bu kitap kısa süre önce yayınlandı. Egemenliği Anlaşmalarla Yunanistan’a Devredilmemiş Ada, Adacık ve Kayalıklar (EGAYDAAK) sorunu ve beraberinde ortaya çıkan kıta sahanlığı, adaların silahlandırılması, hava sahası vb. problemlerine Yaycı’nın kitabı doğru birstratejiyle hareket edilmesi için ciddi ipuçları sunuyor.

        Ancak kitap daha şimdiden Yunanistan’da rahatsızlık sebebi olmaya başladı. Zira Cihat Yaycı’nın daha önceki kitaplarında gündeme getirdiği fikirler rehberliğinde imzalanan Libya Anlaşması’nın travmasını henüz Yunanistan atlatabilmiş değil.

        Cihat Yaycı’nın yazdığı Türk Tarih Kurumu'nun yayınladığı “Yunanistan Talepleri (Ege Sorunları) Soru ve Cevaplarla” isimli eser daha Türkiye’de tanınmadan, tanıtılmadan Yunanistan’da muhataplarını ayağa kaldırmış durumda. “Militaire” ve “The Indicator” isimli Yunan haber siteleri Yaycı’nın kitabını analiz ederek, endişelerini ‘Türkiye Ege’ye yeni kurallar getirmeye çalışıyor’ şeklinde ifade etmişler.

        Yunanistan’da emekli üst düzey askerlerin makale yazdığı meşhur haber sitesi “Militaire” Yaycı’nın kitabını çeşitli açılardan analiz etmişler. Bazı bölümlerini aynen aktarıyorum:

        “ Yunanistan karasularını Ege'de 3 mile çekmelidir. Türk Libya Anlaşmasının ilham kaynağı bu konuya vurgu yapıyor.

        Türkiye masaya yeni kurallar koymaya çalışıyor. Türkiye- Libya Anlaşmasının yazarı olan tümamiral Cihat Yaycı, yeni yazdığı kitabında bu konudan bahsediyor.”

        Cihat Yaycı'ya göre Ege'de Yunanistan karasularını 3 ml çekmelidir. Çünkü Lozan Anlaşması'nda bu öngörülmüştür. Fakat 1936'da ona göre Yunanistan tek taraflı bir eylemle karasularını 6 bile çıkartmış ve maalesef Türkiye bir şey yapamamıştır. bu yüzden Yunanistan'ın tekrar karasularını geri çekmesi gerekmektedir.

        Cihat Yaycı'ya göre Ege'de Yunanistan karasularını 3 ml çekmelidir. Çünkü Lozan Anlaşması'nda bu öngörülmüştür. fakat 1936'da ona göre Yunanistan tek taraflı bir eylemle karasularını 6 bile çıkartmış ve maalesef Türkiye bir şey yapamamıştır. Bu yüzden Yunanistan'ın tekrar karasularını geri çekmesi gerekmektedir.

        Buradan ne anlıyoruz? Türk tümamirale göre Yunanistan eğer Lozan'ın güncellenmesini istemiyorsa karasularını geri çekmek zorundaymış.

        - Bize inanılmaz ya da gerçekleştirilemez gözüken talepleri yaparak bizi daha da köşeye sıkıştırmaya çalışıyorlar. Bunun son örneği Türkiye- Libya Anlaşması’ydı.

        - Anlaşılan Türkiye'nin Ege konularındaki bu uzman yazarının ortaya attığı talepler şans veya tesadüf değil. Türkler bir şeyler hazırlanıyorlar."

        Yunanistan’ın emekli askerlerin kaygılandıran, düşüncelerini açığa vurduran bir kitap sebebiyle Yunan ordusundakiüst düzey askerlerin ve siyasilerin ruh halini anlamak zor değil. Onları bu denli tartışmaya sevk eden ise bir fikir, beyin terletmesi eser. Türkiye’nin taleplerinin tarihi ve hukuki perspektiften değerlendirilerek bir kitapta ortaya konmasının etkisi söz konusu.

        Peki Yunanistan neden endişeleniyor?

        Çünkü Türkiye’nin Libya ile imzaladığı “Deniz Yetki Alanları Mutabakatı” Doğu Akdeniz'de dengeleri nasıl değiştirdiğini gördü. Epeyce uğraşmasına rağmen bu anlaşmayla ilgili olumsuz bir tablonun ortaya çıkmasını sağlayamadı. Çünkü her açıdan araştırılmış, kafa yorulmuş, fikri ve zihni temelleri olan uluslararası hukuka ters düşmeyen bir anlaşma. Ve Akdeniz’de Türkiye’ye nefes aldırdı.

        Tümamiral Cihat Yaycı’nın uzun yıllara dayanan ve uluslararası hukuk ve anlaşmaları inceleyerek ortaya çıkardığı eserler, yıllardır ihmal ettiğimiz hatta unuttuğumuz “Mavi Vatan” sınırlarını da bizlere hatırlatmış oldu. Böylece Akdeniz ve Ege yaşadığımız sorunlar, denizlerdeki haklarımıza sahip çıkmak için adım atacağımızı göstermekle bambaşka bir boyut kazanmış durumda.

        Yunanistan ile ilgili son kitap ve burada gündeme getirilen fikirler ise eminim Türkiye’nin sadece Ege sorunlarını değil, Akdeniz’deki diğer meselelerinin çözümüne de ilave katıklar sunacaktır. Yunanlıüst düzey emekli askerlerin tepkisinden bu anlaşılıyor.

        Diğer Yazılar