Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Dünyanın en büyük düşük maliyetli taşıyıcılarından easyJet ile Cenevre Havalimanı, geçtiğimiz hafta çok ilginç bir hatanın başrolünü paylaştılar. Yedi yaşındaki bir kız çocuğu İsviçre, Cenevre Havalimanı güvenliğinden geçmiş, biniş kartı (boarding pass) olmadan easyJet uçağına binmiş ve Korsika’ya uçmuş. Çocuğun ailesinden nasıl ayrıldığı henüz bilinmiyor. Ancak ilgili makamların araştırmaları ya evden kaçtığı ya da yakındaki bir tren istasyonunda ailesinden uzaklaştığı yönünde.

        Trenle, yalnız başına Cenevre Havalimanı’na ulaşan çocuk, Korsika’ya giden uçağa binmeden önce güvenlik kontrolü sırasında bir grup yetişkinin arasına karışarak engeli geçiyor. Kabin ekibi, kalkıştan 30 dakika sonra çocuğu fark edip durumu kokpite bildiriyor. Küçük kız çocuğu Korsika’da polise teslim ediliyor. Bu ilginç olayın havalimanındaki sürecini anlayabilmek için kamera kayıtlarını izleyen yetkililer, küçük çocuğun yaklaşık bir saat boyunca uçağa binilecek yolcu bekleme salonunda vakit geçirdiğini tespit etmişler. Terminal görüntülerinden şu neticeler ortaya çıkmış: Küçük kız, başlangıçta Air France uçağına binmek istiyor, ancak bu uçuşla ilgili işlem yapan görevlilerin dikkati nedeniyle kararını değiştiriyor. İkinci denemesini başka bir yolcu bekleme salonunda yapıyor ve başarılı oluyor. Salona küçük bir aralıktan geçip bir grup yolcunun arasına karışarak yer hizmetleri görevlilerini atlatıyor ve uçağa biniyor.

        TRABZON UÇUŞUNDA ÇOCUK YAKALANMIŞTI

        Bu olay terminalde güvenlik kuralları ve biniş prosedürlerinin daha da sıkılaştırılmasını beraberinde getiriyor. Konuyla ilgili soruşturma açılmış. Havalimanı yetkilileri, böyle bir durumun asla yaşanmaması gerektiğini söylemekle yetiniyor... EasyJet tarafının da sorgulanması gerekiyor. O taraftan henüz tatmin edici bir açıklama gelmese de havayolu personeli, bu hadisede en az havalimanı görevlileri kadar sorumlu. Zira uçak kapısını kapatmadan önce yolcular sayılıp, kaç çocuk, kaç yetişkin ve kaç özel durumu olan yolcu bulunduğunun kaptana iletilmesi gerekiyordu. Havayolu tarafının ne tür hata ve eksikliklerden dolayı böyle bir hadise yaşandığını izah etmesi gerekiyor.

        Benzeri bir olay geçtiğimiz yıl, Türkiye’de de yaşanmıştı. Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan TK-7226 sefer sayısı ile Trabzon’a gidecek olan Anadolu Jet’e ait uçakta, bileti olmayan bir çocuk yolcu, uçağın kapısı kapatılmadan önce kabin ekibi tarafından tespit edilmişti. Uçağa nasıl bindiği belirlenemeyen 12 yaşındaki yabancı uyruklu çocuk, polis tarafından uçaktan indirilmişti. Daha sonra ise başkasına ait bir biniş kartıyla güvenlik kontrolünden geçtiği anlaşılan çocuğun diğer yolcuların arasına karışarak açık park pozisyonundaki uçağa, yolcuları götürecek otobüsle ulaştığı ortaya çıkmıştı. THY’de ise İstanbul çıkışlı uçuşlarda, açığa park etmiş uçaklarda yolcu sayımı yapılarak uçağın kapısı kapatılıyor. Körükteki uçakarda ise sorumluluk yer hizmetlileri görevlilerine ait. Uçak kalkmadan önce kabin personeli yolcu sayımlarında farklılık bulması halinde yer hizmetlileri görevlilerini uçağa çağırıp gerekli kontrolleri yaptırıyor. Dış meydanlarda biniş esnasında yer hizmetleri tarafından kontroller gerçekleştiriliyor. EasyJet olayındaki durum birkaç havayolunun daha başına gelirse, Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) bu konuda yeni düzenleme getirip kurallar koyabilir.

        **************

        MOTORSUZ PLANÖRLE UZAY SINIRINA

        Motorsuz bir hava aracı ne kadar yükseğe çıkabilir? Airbus’ın Perlan Mission II motorsuz planörü uzayın kenarına uçabilmek için gün sayıyor. Motoru olmayan planörler (motorlu planörler de var), güçlü bir uçakla pistten havalandırılıyor, belirli bir irtifaya yükseldikten sonra da planörün uçakla bağlantısı kesiliyor ve gökyüzünde kendi imkânlarıyla süzülmesi sağlanıyor. Airbus’ın Arjantin’deki tasarımcı ve pilotlardan oluşan bir ekibi, benzersiz bir planör olan Perlan II’yi ilginç bir göreve hazırlıyor. Hedef atmosferin en üst kenarı olan 90 bin feet’e uçabilmek. Yani motorsuz bir araçla yerden yaklaşık 28 km yüksekte olabilmek! Ekip, istedikleri şartları Patagonya’da buldu. Bölgede jet stream akımları And Dağları ile çarpışıyor, bu da Perlan için harika uçuş şartları anlamına geliyor. Uçuş, önümüzdeki yıl...

        Motorsuz hafif hava aracı Perlan’ın iki ayrı basınçlandırılmış küçük kabini bulunuyor. Kabinin basınçlandırılmış olması sebebiyle de pilot ve yolcunun, astronotlar gibi özel kıyafetler giymesi gerekmiyor. Bu tip uçuşlar da her an kaydediliyor. ABD merkezli Perlan ekibi, hedeflerine ulaşabilmek için 10 yıldan uzun bir süredir çalışıyor. İlk olarak 2006 yılında Steve Fossett ve Einar Enevoldson, Perlan 1 planörüyle 50.722 feet’e (15.6 km) ulaşarak rekor kırmıştı. Airbus destekli ekip, Perlan II planörünün inşasına 3 milyon dolardan daha fazla harcadı. Perlan II, hedefe ulaşırsa, aynı zamanda kanatlı bir hava aracının ulaşabileceği en yüksek irtifaya da çıkmış olacak. Şu ana kadar en yüksek irtifaya çıkan kanatlı hava araçları “Soğuk Savaş” döneminde 25.929 metreye ulaşan Lockheed Martin üretimi SR-71 ile 21.300 metrenin üzerine çıkan yine Lockheed Martin üretimi U-2 casus uçakları oldu.

        Perlan II’nin teknik özellikleri

        -Ekip: 2

        -Uzunluk: 33.33 ft (10.16 m)

        - Kanat açıklığı: 84 ft (25.55 m)

        -Genişlik: 7.25 ft (2.21 m)

        -Kanat alanı: 24.4 m2

        -Maksimum ağırlık: 816 kg

        - Maksimum hız: 698 km/s

        - Maksimum servis yüksekliği: 90 bin ft (27 km)

        Diğer Yazılar