Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Yeni bir seçimden çıkmış olmaktan mıdır dersiniz, son dönemde bölücü hainlerin saldırılarında şehit düşen gençlerimizin, evlatlarımızın acısından mı tam kestiremiyorum ama 1 Kasım seçimleriyle ilgili çalışmalar ruhsuz geçiyor..

        Belki de bu iki sebebin üzerine, dövizde yaşanan patlama da tuz biber ekince hepsinin toplamı derin bir etki yaratmış, seçimleri klasik havasından uzaklaştırmış olabilir.

        Hemen hemen çoğu aynı kalan adayların, “Sonuç aşağı yukarı aynı çıkacak.

        Fazla masraf etmeye gerek yok” düşüncesiyle fazla kıpırdamaması da bu nedenler arasına konulabilir.

        Daha 4 ay önce, 7 Haziran’da bir deneyim yaşayan ve bunu ‘kılavuz’ alan adaylar, bence büyük yanlış içindeler..

        Neden mi?

        Çünkü hem anketler, hem görüştüğüm farklı kesimler bana gösterdi ki kararsız oranı hayli fazla..

        Ortada çok miktarda ‘yüzer gezer oy’ var..

        Keskin dönüşler olabilir

        Bir örnekle bu düşüncemi aktarayım.

        7 Haziran seçiminde CHP'ye oy atmış bir kaç tanıdığım, "Bu kez AK Parti'ye oy verebiliriz" deyince şaşırdım.

        "Tam farklı kutuplar, nasıl olur" gibisinden baktığımı görünce, neden bu kadar keskin bir viraj aldıklarını anlattılar. Aşağı yukarı hepsi de aynı sebebi sundu:

        "Dünyada zaten bir ekonomik çalkantı var.. Ortadoğu gergin.. Güneydoğu illerimiz karışık.. Böyle bir ortamda koalisyonlar, hükümet krizi yaşamamız ülke açısından sakıncalı. Bu nedenle fikrimiz değişti.."

        AK Parti'ye oy vermiş bir kaç tanıdığım da CHP'yi tercih edebileceğini söyledi, onlar da kendi dillerinin döndüğünce aktardı:

        "Medyaya operasyonlar, hükümet içindeki tartışmalar, Davutoğlu'na karşı kalkışmalar AK Parti içindeki sürtüşmeler, iyi bir hükümet görevi yürütemeyeceğini gösteriyor. CHP'ye şans verip, MHP'yle ya da kontrol altında tutacağı bir AK Parti'yle koalisyon kurması taraftarıyız."

        İki farklı düşünce -anketleri yok saysak bile- size de ortada kararsızların çok olduğunu gösteren bir kanıt değil mi?

        Bu nedenle her şey değişebilir.. 1 Kasım'dan sonra sürpriz bir tablo çıkabilir.. 4+4 milletvekili çıkaran AK Parti İzmir'de 5+5 de yapabilir, 3+3'e de düşebilir.

        CHP, iki bölgede 6+6 olan vekil sayısını düşürebilir de, toplam 15'e yükseltebilir de..

        Bu da, kararsızları etkilemeye bağlı..

        Büyük çekişme yaşanacak

        Yazdıklarım sadece İzmir için değil tüm Ege illeri için geçerli..

        Çünkü Ege’de partiler kılpayı kazandı ya da bu şekilde vekil kaybetti..

        Her seçim öncesi olduğu gibi deneyimli siyaset uzmanı, yazarımız Muharrem Sarıkaya, Habertürk’te seçmen nabzını tutuyor. Seçime kadar dizi şeklinde yayınlanıyor.

        Sarıkaya, CHP’nin başat parti olduğu Ege illerinde halkın eğilimlerine dizisinde yer veriyor..

        Sarıkaya’ya göre, genel olarak Ege’de her parti, 7 Haziran öncesi olduğu gibi bu seçimde de buçuk hesabı yapıyor.

        3 parti, bölgede birinci parti olması nedeniyle ağırlıklı olarak CHP’nin çıkardığı son vekilliği gözüne kestiriyor.

        Bazı seçim bölgelerindeyse MHP ve HDP, ikinci durumda olan AK Parti’nin bir vekilliğini kapma yarışı veriyor.

        Son olarak Aydın ve Muğla’daki notlarını aktaran Sarıkaya, 2 ilde CHP’nin son milletvekilini kapıp, kendi hanesindeki rakamı artırmayı planlıyor..

        Bu nedenle 1-2 bin oy kaymasıyla çok şey değişebilir.

        Sonuç..

        En büyük çekişme Ege’de yaşanacak görünüyor..

        NE GÜZEL SÖYLEMİŞ

        İnsan kendi vicdanından bir şey gizleyemez.

        (A. ÇEHOV)

        Diğer Yazılar