Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Ve tabii dezenformasyon bombardımanına da...

        Bu yüzden kitle medyaları sadece enformasyon taşıyarak, sosyal ve kişisel medyalarla rekabet edemez artık.

        Kitle medyalarının enformasyonun yanısıra yapmaları gereken iki şey daha var günümüzde;

        Birincisi, enformasyonu güvenirlik testinden geçirerek alıcılarına ulaştırmak.

        İkincisi ise enformasyona önem ve anlam boyutlarını katmak.

        Bu çağda ancak bunları hakkıyla yapabilen kitle medyaları ayakta kalabilir.

        HABERTÜRK Grubu, geçtiğimiz günlerde bu iki yetiye de sahip olduğunu İçişleri Bakanı Beşir Artalay'ın konuşmasıyla başlayan süreci doğru tanımlayarak bir kez daha kanıtladı.

        Cumhuriyet tarihinin en yakıcı sorununun çözümüne yönelik atılan bu önemli ve tarihi adım tüm medyada 'Kürt Açılımı' olarak adlandırılırken, bir tek HABERTÜRK Grubu Bakan Atalay konuşmasını bitirir bitirmez interneti ve televizyonuyla ve ertesi gün okura ulaşan gazetesiyle 'Demokratik Açılım Süreci' adlandırması yapıyordu.

        HABERTÜRK Grubu bu adlandırmayla bir yandan konunun çözümünün bir süreç işi olduğunu doğru bir şekilde öngörüyor, öte yandan da meselenin Türkiye'nin genel demokratik standartlarının yükseltilmesiyle bağlantılı olduğunu isabetle teşhis ediyordu.

        Aradan geçen iki haftanın sonunda süreç; bizzat sürecin mimarları olan İçişleri Bakanı ve Başbakan da dahil olmak üzere, ilgili tarafların neredeyse tamamı tarafından 'Demokratik Açılım Süreci' olarak adlandırılmaya başlandı. Böylece; tarihi sürecin doğru anlaşılması, daraltıcı değil kucaklayıcı, karşıtlık üretici değil katkı talep edici, ayrımcı değil birleştirici boyutlarının öne çıkarılmasının önü açıldı.

        Diğer Yazılar