Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Başbakan Davutoğlu, CHP Lideri Kılıçdaroğlu ile başlayacak koalisyon görüşmelerinden bir gün önce, Bosna-Hersek’ten dönüş yolunda gazetecilere yaptığı açıklamada, “Cumhurbaşkanımızın meşruiyetini ya da makamın saygınlığını tartışmaya açmak baştan koalisyon müzakerelerini sabote eder” dedi. Davutoğlu, görüşme sonrası düzenlediği basın toplantısında da, bir soru üzerine “Cumhurbaşkanlığı makamının gündeme gelmediğini” söyledi.

        Görüşmenin dostça ve samimi bir hava içinde geçtiğini anlatan Başbakan Davutoğlu, “karşılıklı güven esasına dayalı güçlü hükümete vurgu yapıldığının” altını çizdi.

        Öte yandan; koalisyon müzakerelerinde uygulanacak yöntemi de anlatan Başbakan Davutoğlu, Kılıçdaroğlu Başkanlığındaki CHP heyetiyle yapılan ilk görüşmenin “keşif amaçlı, nabız yoklama, pozisyonları anlama” şeklinde geçtiğini ifade etti.

        Davutoğlu; koalisyon görüşmelerinde CHP’ye ve MHP’ye pozitif anlamda “eşit yakınlık”ta olduğunu da vurguladı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç da, görüşme sonrası yaptığı açıklamada, “güçlü bir hükümet gereğinin altı çizildi, niyet beyanında bulunuldu. Ortak çalışma devam edecek. CHP; asla çözümsüzlüğün adresi olmayacak” şeklinde konuştu. Keşif amaçlı, nabız yoklamaya, pozisyonları anlamaya dönük olarak gerçekleşen ilk toplantıdan sonra topluma yayılan hava, “ihtiyatlı iyimserlik” oldu.

        AK Parti’nin de, CHP’nin de toplumun uzlaşma talebine ve erken seçime karşı duruşuna uygun bir pozisyon aldığı görülüyor. Koalisyon çalışmalarında, AK Parti ve CHP arasında yapılan bundan sonra da heyetler arasında devam etmesi kararlaştırılan görüşmenin ortaya çıkardığı tablo; gelinen aşamada koalisyon olasılığının arttığı, buna karşılık erken seçim ihtimalinin de azaldığı bir tablodur.

        Denilebilir ki; AK Parti ile CHP arasında “global hedef” birliği sağlanmış, koalisyon çalışmalarında kritik eşik, psikolojik barikat aşılmıştır.

        KİLİT KONUMDA

        Cumhurbaşkanı Erdoğan; koalisyon çalışmalarında “kilit” konumdadır. Erdoğan, koalisyon görüşmelerinin yapıldığı gün TÜMSİAD’ın iftar yemeğindeki konuşmasında, “görüşmeleri yönlendirme, bloke etme amacım yok. Üçüncü köprüyü, üçüncü havalimanını durduracaklarmış, bu olmaz. Büyük projeleri rafa kaldırmak isteyenler, beni karşılarında bulur. Geçmiş 12 yıl üzerinden koalisyon tartışmaları yapılmamalı. Milletimizin sabrı ve tahammülü giderek azalıyor.”şeklindeki sözleriyle ağırlığını hissettirdi.

        Erdoğan’ın pozisyonunu anlatan bir başka gösterge de, siyasi yasaklı olduğu dönemden ve cezaevi günlerinden bugüne en yakınında olan danışmanı, “sırdaş”ı, gözü kulağı, bu seçimde de Ankara Milletvekili olarak Parlamentoya giren Mücahit Aslan’ın koalisyon müzakerelerinde AK Parti heyetinde yer almasıdır.

        Kesin olan şudur ki; Erdoğan, 12 yıllık iktidarının, Cumhurbaşkanı olarak konumunun ve uygulamalarının koalisyon müzakerelerinde gündeme getirilmesini asla istemiyor. Davutoğlu’nun aldığı pozisyon da Erdoğan’ın isteğine uygundur.Öyle görülüyor ki; CHP de kendisini Erdoğan’ın pozisyonuna göre konumlandırmıştır.

        CHP; oluşturduğu heyetten de anlaşılacağı üzere, gerçekleşmesi halinde AK Parti-CHP koalisyon hükümetinin ekonomi ve sosyal politika ağırlıklı ortağı olmaya adaydır.

        Sonuç olarak: Şimdilik, AK Parti-CHP koalisyonu konusunda ihtiyatlı bir iyimserlik hakimdir.

        Not: Okuyucularımızın Ramazan Bayramını en iyi dileklerimle kutlar, sağlık ve dostluk içerisinde nice bayramlar dilerim.

        Diğer Yazılar