Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Gelişmişliğin, kalkınmışlığın, zenginliğin ölçüsü; sadece ekonomik göstergeler değildir. Uygar dünya; sosyal ve kültürel alanda, bilimde, fende gelişmişliği üretilen kitap varlığıyla ölçmektedir.

        Bu nedenle; “söz uçar, yazı kalır” özdeyişi; geleceğimizi aydınlatan projektör, kalkınmamızın da yolunu açan insan varlığımızın kültürel gıdasının kalıcılığını anlatmaktadır.

        Aynı şekilde; öğrencilerimiz de; ülkemizin geleceğini şekillendirecek olan en değerli varlığımız ve toplumumuzu uygarlığa taşıyacak olan potansiyel gücümüzdür.

        Gazeteci-Yazar, sivil toplum örgütü yöneticisi olarak bizleri de sosyal sorumluluğumuzu yerine getirmek için insanlığa yararlı, kalıcı olan ürünleri üretmek durumundayız. Diyebiliriz ki; kitap, öğrenci ve yazar varlığı; gelişmişliğin temel göstergesidir.

        Bu anlayışla; TÜYAP 21.Kitap Fuarı’nda, 5 ciltten, 1815 sayfadan oluşan “Türkiye gerçeği” kitabımı, İzmir Gazeteciler Cemiyeti Standı’nda gelirinin tamamının eğitim bursuna aktarılması koşuluyla imzaladım. Çok sayıda eğitim gönüllüsüne kitap aldığı için teşekkür ederim.

        Bu girişimi; bugüne kadar gerçekleştirdiğim sosyal sorumluluk projeleri içinde ayrı bir önemde ve değerde görüyorum. Kitabım; son 30 yılda çeşitli gazetelerdeki yazılarımdan, televizyonlarda hazırlayıp sunduğum “Mercek” programımdaki söylediklerimden ve seminerlerdeki, panellerdeki konuşmalarımdan oluşmakta; tamamen nesnel bir yaklaşımla “olaylar ve insanlar” eksenine oturmaktadır.

        OTUZ YILIN YANSIMALARI

        Kitabım; Türkiye’nin son 30 yılının ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel gelişmelerini, yaşanan ekonomik ve siyasal krizlerin topluma yansımalarını tamamen objektif bir yaklaşımla ve sorumluluk anlayışla çoğu resmi verilerle değerlendirilerek hazırlanmıştır.

        Ayrıca; “Türkiye gerçeği” kitabımda, herhangi bir siyasal partiye, siyasal düşünceye angaje olmadan toplumun dar ve sabit gelirleriyle, ekonomik olarak güçsüz kesimleriyle emeklilerin, yoksulların, işsizlerin, esnafın, eğitime erişim olanağı bulamayanların, konutu olmayanların, kadın haklarının, ülkemizin ve İzmir’in kentleşme sorunları, özetle aş, iş ve barınma ihtiyacı içinde olanların sorunlarını toplumun gözü önüne sermeye özen gösterdim. Bu arada; medya özgürlüğümü kullanırken topluma karşı sorumluluk üstlenmeyi de görev saydım.

        Ayrıca; kişilik haklarına sonuna kadar saygılı olmak ve çoğulcu, katılımcı, saydam ve özgürlükçü demokrasiyi vazgeçilmez bir hayat tarzı olarak benimsemek, bir kişiye yapılan haksızlığı toplumun tümüne yapılmış haksızlık saymak kitabımın ana fikrini oluşturmaktadır.

        Sonuç olarak: Kitap zenginliğimizdir, gelirimin de öğrenci bursuna dönüştürülmesi; geleceğimizin inşasına konulan harçtır.

        Diğer Yazılar