Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Başbakan Yıldırım Ödemiş’te hükümetin Tarım politikası çerçevesinde “Milli Tarım Projesi”ni açıkladı. Bu Milli Tarım projesi hem İzmir, hem de ülkemiz açısından önemli bir yol haritasını da ortaya koymaktadır.

        Tarım; milli ekonominin temeli, kalkınmanın, büyümenin de belirleyici etmenlerinden en önemlisidir.

        Kısa denilebilecek bir süre öncesine kadar Türkiye, dünyada tarımda kendi kendine yetebilen 7 ülkeden biri iken bugün buğday, et, tohum, canlı hayvan, saman ithal eden bir ülke haline gelmiştir. Bunun nedenlerinin başında köyden kente göç, miras yoluyla arazilerin bölünerek küçülmesi, arazi ıslahının yapılmaması, tarımsal teşviklerin yerinde ve amaca uygun kullanılmaması, verimliliğin ve kalitenin sağlanamaması, üretimin, ekili alanın azalması olarak değerlendirebilir.

        Böylece; Türkiye’nin tarımsal potansiyeli, tarımla uğraşanların sayısı ve ekili alanların azalması, köylünün fakirleşmesi, köyden kente göçün hızlanması sonucunda ülkemiz; kendi kendini besleyemez duruma gelmiş, giderek tarım ülkesi olma vasfını yitirmeye başlamıştır.

        Bunun sonucunda da; ihracatımız, milli gelirimiz olumsuz etkilenmiş, işsizlik artmış, köyden kente göç hızlanmış, kentlerde çarpık yapılaşma ve sosyal doku bozulması ortaya çıkmıştır.

        Yaşanan bu süreçte hükümetlerin uyguladığı tarım politikası da sürdürülebilir olmaktan çıkmıştır.

        Bu arada; Başbakan Binali Yıldırım, geçtiğimiz günlerde İzmir’de düzenlediği toplantıda hükümetin “Milli Tarım Projesi”ni açıkladı.

        MAZOTTA İNDİRİM

        Başbakan Binali Yıldırım’ın 2023’de, tarımda 150 milyar dolar gelir beklediklerini belirttiği “Milli Tarım Projesi” üç ayak üzerine oturmaktadır.

        Buna göre; “Milli Tarım Projesi” kapsamında devlet, çiftçinin kullandığı mazotun parasının yarısını ödeyecek, hayvancılık yapanlara “hibe” sağlayacak ve planlı tarıma, “havzaya” uygun üretime geçilecek.

        Başbakan Yıldırım, projeyi açıklarken, “Tarımı stratejik sektör kabul ettik. Yeni uygulamaya başlamaya karar verdik. Bu uygulamayla hem çiftçi, hem de memleket kazanacak” şeklinde konuştu.

        Hükümet “Milli Tarım Projesi”yle 19 stratejik ürün belirledi. Tarım Bakanlığı, bu stratejik ürünlerin hangi “havzalarda” daha düşük maliyetle, daha iyi üretileceğini belirleyecek ve ekim bir plan dahilinde buna göre yapılacak.

        Buna göre; buğday ve yem bitkileri stratejik ürün olarak her yerde desteklenecek.

        Öte yandan; piyasalardaki fiyat dalgalanmalarını önlemek, piyasa düzenini sağlamak üzere Toprak Mahsulleri Ofisi etkin bir biçimde kullanılacak.

        Bu arada; çiftçilere ilk bir yıl içinde, tek başvuruyla yılda iki kez bir ekim diğeri de hasat olmak üzere desteklenecek.

        VERGİ DESTEĞİ

        Ayrıca; tarımda maliyeti artıran iki unsur; mazot ve gübre maliyetini düşürmek için gübre fiyatında yüzde 23 indirim sağlandı, çiftçinin kullanacağı mazotun yarısının parasını da devlet ödeyecek.

        Öte yandan; hayvan varlığımızı artırmak üzere hayvancılıkta yerli üretim desteklenecek, meralar üreticilere düşük ücretle kiraya verilecek. Yapılacak ahır ve ağılların yarı parasını devlet ödeyecek.

        Bu arada; et ve süt kurumu, piyasada düzenleyici bir konuma getirilerek çiğ sütün fiyatının altına düşmesi önlenecek.

        Önemli stratejik bir karar da; 184 ova “sit alanı” ilan edildi. Buralarda tarım dışında hiçbir şey yapılamayacak.

        Bunun yanında; 2023’e kadar 7 milyon hektar arazi, küçük araziler birleştirilerek toplulaştırılacak.

        Başbakan Binali Yıldırım, “Milli Tarım Projesi”nin amacının “uygun yerde uygun ürünü yetiştirmek, yerli hayvan varlığını artırmak, tarımda maliyeti azaltmak, çiftçilerin gelirini artırmak” olarak özetledi.

        Sonuç olarak: Tarımda kendi kendine yeten bir Türkiye; güçlü ve büyük Türkiye olur.

        Diğer Yazılar