Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Bir ülkede insanlar aş ve iş derdindeyse, can ve mal güvenliği konusunda endişeliyse, terör gündemin ağırlıklı bir maddesiyse; o ülkede huzuru da demokrasiyi de, ekonomik gelişmeyi de sürdürülebilir kılmak giderek zorlaşır.

        Türkiye; genç nüfusuyla, stratejik konumuyla, dinamik ekonomisiyle güçlü bir ülkedir. Karşılaştığımız problemlerin bazıları geçmişten günümüze taşınan yükler, bir kısmı konjonktürel, bir bölümü de coğrafyamızın bize biçtiği kaderden kaynaklanmaktadır.

        Ancak; koşullar ne kadar ağır, problemler ne kadar çok bilinmeyenli ve karmaşık olursa olsun Türk ulusu olarak bu ortamda, birlik ve beraberliğimizi sağlayarak, çok çalışarak “güçlü Türkiye”yi yarınlara daha da güçlendirip mevcut potansiyelimizi harekete geçirerek taşıyabiliriz. Çağdaş bir Türkiye yapısını sağlam temeller üzerinde inşa edebiliriz.

        Güçlü bir Türkiye için güçlü ve şeffaf kurumlara, bağımsız ve tarafsız hızlı çalışan “öngörülebilir” hukuk sistemine, hak ve özgürlüklerin korunmasına, gelir dağılımı dengesizliğinin giderilmesine, adil bir vergi düzenine ihtiyacımız var.

        Bu arada; katma değeri yüksek üretimi ve ihracatı artırmak için inovasyon ve teknolojiyi merkeze alan bir modelde devlet ve özel sektör yan yana ve “eşgüdüm” için çalışmalıdır. Böylece yeni büyüme ve başarı hikayelerini yazabiliriz.

        YERİMİZDE Mİ SAYACAĞIZ?

        Ne var ki; bu potansiyelimizin yanında sorunlarımız da var. Çok cepheden terör saldırısı altındayız, işsizlik yüzde 11.8, genç işsizlerin oranı yüzde 21.2, enflasyon çift haneye tırmanma eğiliminde, küçülen bir ekonomi, azalan ihracat, büyüyen iç ve dış borç, kur riskiyle karşı karşıya özel sektör, yoksulluk ve gelir dağılımı adaletsizliği, borçla yaşayan milyonlar...

        Bu problemlerin hiçbiri çözülemez, sorunların hiçbiri aşılamaz değil... Yeter ki; birlik-beraberliğimizi koruyalım, geriye değil ileriye bakalım, yoklarımızı vara dönüştürme çabamızı yoğunlaştıralım. Kutuplaşmadan, ayrışmadan kucaklaşarak, el ele, kol kola, omuz omuza parlak geleceğe doğru birlikte yürüyelim.

        Sonuç olarak: Hiçbir şey “güçlü ve büyük Türkiye” kadar önemli ve değerli değildir.

        Diğer Yazılar