Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Öğrencilerimiz, ülkemizin ve toplumumuzun geleceğidir. Öğrencilerimiz mutsuz, huzursuz, stresli ve kendisini okuluna “ait” hissetmiyorsa; bunun üzerinde durup düşünmemiz gerekir.

        Bugünün öğrencileri yarınımızın, geleceğimizin, refah düzeyi yüksek uygar ülkeler içinde yer alıp alamayacağımızın belirleyicisidirler.

        Atatürk’ün, hayatının askeri okullarda okutulmasını zorunlu tuttuğu, İsveçli düşünür Snellman’ın gençlerle ilgili; “Gençliğin ruhunu, işlenmeyen bir tarla gibi kendi haline bırakırsanız, orada ısırganlar, dikenler yetişir” sözü gençlerin mutlu ve umutlu olmasıyla ancak topluma ve insanlığa daha çok hizmet edebilecekleri anlatılıyor.

        Ekonomik İşbirliği ve Gelişme Örgütü’nün (OECD) 15 yaş üzerinde öğrencilerle yapılan “Öğrenci Refahı ve Yaşam Mennuniyeti” anket çalışmasına göre Türkiye; OECD ülkeleri arasında son sırada yer aldı. Bunun anlamı; “OECD’nin en mutsuz öğrencileri Türkiye’de.”

        OLUMSUZ TABLO

        Ortaya çıkan bu “olumsuz” tablo; “yaz-boz” tahtasına dönen eğitim sistemimizdeki problemlerin, ekonomik ve sosyal sorunların ve öğrencilerimizin geleceğe dönük kaygılarının, bir ölçüde de umutsuzluklarının göstergesidir.

        Ayrıca; toplumsal gerginlik, kutuplaşma, uzlaşma yerine çatışma kültürünün egemen olması, bu sonucun oluşmasına katkı veren faktörlerdir. Ülkemizi yönetenler ve siyasi aktörler; “kısır”politik “itiş-kakış” ve “çekişme”ler yerine geleceğimizi biçimlendirecek olan öğrencilerimizin sorunlarına ve eğitim sistemimizdeki aksaklıklara odaklanmalıdırlar.

        SÜREKLİ SINAV KAYGISI

        Araştırma sonuçlarına göre; Türkiye’de 15 yaş düzeyindeki öğrencilerin yüzde 28.6’sı “hayatından hiç memnun olmadığını” belirtti. Türkiye bu oranla OECD ortalamasını üçe katladı. Bu arada; araştırma sonuçları “Öğrenci Refahı ve Öğrenci Memnuniyeti”nin “Asya ülkelerinde düşük, Kuzey Avrupa’da ise yüksek” olduğunu gösteriyor.

        Öte yandan; OECD’nin araştırmasında, Türkiye’de öğrencilerin yüzde 58.8’i “sınava iyi hazırlanmasına rağmen çok kaygılı” olduğunu, yüzde 56’sı da “ders çalışırken stres yaşadığını” belirtiyor.

        Bu sonuç da; sınav sistemine olan “güvensizliği” gösteriyor.

        Ayrıca; Türkiye’de öğrencilerin yüzde 61.4’ü “kendilerini okula ait hissettiklerini” belirtiyorlar. Bu oran da, OECD’nin ortalamasının altında. Sonuç olarak: Eğitimi siyasal ideolojilerden arındırarak “çağdaş sisteme” kavuşturmalıyız.

        Diğer Yazılar