Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Seçim nedeniyle siyaset gündemi öyle bir işgal etti ki, başka hiçbir şeyi doğru dürüst göremiyoruz.

        Varsa yoksa siyaset.

        Oysa normal zamanlarda manşetlerden düşmeyecek olaylar yaşanıyor çevremizde.

        Mesela sporda...

        Altay’ın hazin sonu karşısında bu kadar ilgisiz kalınması normal mi?

        Takımın küme düşmesi bir trajedi, kulübün ortada kalması farklı bir trajedi.

        Bucaspor’un durumu farklı mı?

        Dün mucizelere imza atan bir takım, bugün tepetaklak aşağı düşüyor.

        Ama memleket, sandık derdinde olduğu için kimse henüz farkında değil.

        Keza Altınordu’nun spor tarihinde tez konusu olacak patlaması ve play-off’un eşiğinden dönmesi de, Göztepe’nin şampiyonluğu da bu kargaşa içinde bir türlü hak ettiği yeri bulamadı.

        Hele Karşıyaka’da yaşananlar apayrı bir olay.

        Erdal Acar’dan söz ediyorum.

        Hani bazı spor sayfalarında, Karşıyaka’nın başına konan talih kuşu olarak lanse edilen işadamından.

        Bir çırpıda kulübün transfer yasağını kaldırdığını, 1.3 milyon küsur lira bağışladığını, tüm borçları üstlendiğini okuyunca meraklandım.

        Geçmişine bakıyorum, sporla ilişkisi kısa bir dönem yaptığı Beşiktaş yöneticiliği ile sınırlı.

        Karşıyaka ile ilişkisini araştırıyorum bir şey bulamıyorum.

        Bu yüzden de bir anda ortaya kurtarıcı olarak çıkmasını bir türlü çözemiyorum.

        İyi niyetli düşünürsek...

        Eğer, yakın bir gelecekte İzmir’de iş yapmayı planlıyorsa ve Karşıyaka sayesinde adını duyurmak amacındaysa sadece, kendi adına doğru bir zamanlama.

        Yeşil kırmızılı ekibin PTT 1. Lig’de, 2 güçlü patronun himayesi altındaki Altınordu ve Göztepe ile yarışacağını düşünürseniz, Erdal Acar açısından muhteşem bir fırsat.

        Fakat bu nasıl bir iş ki, böylesine yüksek bir maliyete göğüs geriliyor.

        Bu da ayrı bir konu.

        Ancak benim bildiğim bir şey var.

        Bir adam çıkıp hiç alakası olmadığı bir kulübe milyonlar yağdırıyorsa veya yağdıracağını açıklıyorsa, illa ki bir beklentisi vardır.

        Yoksa sağmayacağı ineğe niye ot versin ki!

        Söylemek istediğim şu aslında;

        Karşıyaka camiası, bu gün büyük şans olarak gördüğü Erdal Acar’ın çıkışını çok iyi tartmalı.

        Bu gün sağlanan rahatlama yarın ödenmesi zor bir diyet olarak ortaya çıkarsa ne olacak onu düşünmeli.

        Yani ben böyle düşünüyorum.

        Tıpkı ‘bayram değil, seyran değil eniştem beni niye öptü’ mantığında olduğu gibi.

        Başka ne deyim ki...

        İnşallah yanılırım.

        Diğer Yazılar