Aidat odaları
Bu ülkede esnaflar yaptıkları işe göre mutlaka bir odaya bağlıdır.
Bu odalar kendilerine bağlı üyelerin haklarını savunur, onların mesleğini daha rahat koşullarda sürdürmelerini sağlar ve karşılığında da doğal olarak bir aidat adı altında bir bedel alırlar.
Lokantacılar ve Elektrik Teknisyenleri Odaları’nın bu konudaki çalışmalarını bildiğim için en başta onları ve bu iki oda gibi çalışan diğerlerini ayrı tutalım...
Zira bu tür odalar çıraklık, kalfalık ve ustalık gibi eğitimler vererek mesleklerinin “ehil eller” tarafından yapılması için gereken özeni gösterirler.
Ama bir Şoförler ve Otomobilciler Odası, bir Servisçiler Odası, bir Minibüsçüler Odası için aynı şeyleri söylemek mümkün değil.
Neden mi?
Zira bu ülkede cebine ehliyet koyan herkes geçimini şoförlükten sağlayabilir. Buna itirazım yok.
Ama şoförlük bir meslek olarak icra ediliyorsa, bu işi yapan adamın eğitilmesi gerekmez mi? Hepsinden önemlisi direksiyon başına oturanlar belli dönemlerde psikolojik testlerden geçirilmez mi?
Ne de olsa can taşıyorlar.
Böylesine sorumluluk üstlenen bir meslek grubunun sıkı bir denetim altında tutulması şart değil mi?
TERÖR YARATANLAR
Görünüşe göre bizde bu meslek gruplarını bünyelerinde barındıran esnaf odalarının üyelerinin trafikte yarattığı terör umurlarında bile değil.
Onlar sadece gelen aidatlara bakıyor.
Yoksa, meslek sahibi olamadığı için babasının aldığı hatlı minibüsle trafiğin altını üstüne getiren şoför bozuntularına izin verilir miydi?
İzmir’de minibüs terörü bir kez olsun gündemden düşmüyor. Buna rağmen siz hiç Minibüsçüler Odası’nın bu durumu düzeltmek için en küçük bir çabasını gördünüz mü?
Ya da Şoförler ve Otomobilciler Odası’nın maaşı yetmediği için ek iş olarak taksicilik yapan bir işçinin yorgun-argın oturduğu direksiyon başında yarattığı tehlikelere müdahil olduğuna tanık oldunuz mu?
Olmadınız tabii ki.
Bu aykırı tipler yüzünden mesleklerini doğru-düzgün icra edenler de zan altında kalırken, şoförlük mesleği küçümsenirken bu meslek grubundaki insanların aidatları ile ayakta duran, hatta saltanat süren o odalar ne işe yarar?
