Futbolumuzun altyapı ayıbı
Yıllardır yazılır, söylenir... “Türkiye’de altyapı göstermeliktir. Hatta yoktur” diye. Ne var ki, gerçekle kimse yüzleşmek istemez. Üstü örtülür…
Beşiktaş’ın 70’li yıllarda başlattığı “öz kaynak düzeni” Türk futbolu için bir umuttu. Serpil Hamdi Tüzün ve Adnan Dinçer’in büyük çabası ve özverisi ile kurulmuştu. Kısa sürede A takıma çıkan gençler futbolumuzun yüz akıydılar…
Birçok kez bu köşede “öz kaynak düzeni” gerçeğini dile getirdik. Geleceğin adımlarını atanların nasıl engellendiğini, yok edildiğini yazdık…
Aradan geçen 40 küsur yıl sonra, “hiçbir şey yapılmadığını” görmek üzülmenin ötesinde bir umudun nasıl yok edildiğini gösterdi bize…
Bir tek Altınordu, inatla altyapıya sahip çıktı. 80 milyonluk ülkemizde parmakla gösterilen mücevher gibi…
Yalnız futbolcu değil, “iyi bir insan yetiştirme” çabasını iş edindiler. Yaşam felsefeleri oldu…
GENÇLER SAHİPSİZ
Gazetemiz Habertürk, “altyapı gerçeğinin” hangi noktada olduğunu Ahmet Selim Kul’un haberiyle bir kez daha gündeme getirdi. Son günlerde seçim haberleriyle sıkça konuşulan Fenerbahçe takımının, Dereağzı Tesisleri’nde yaşanılanlar geleceğin nasıl çöpe atıldığının en belirgin örneğiydi...
Neden oyuncu yetiştiremediğimiz sorusunun en çarpıcı yanıtıdır Fenerbahçe altyapısında yaşanılanlar. Adam kayırmadan tutun da oyuncuların yaşam biçimlerine kadar iç karartıcı birçok olay…
Yalnız Fenerbahçe mi?
Tüm takımlarımız aynı vurdumduymazlık ve sorumsuzluk içerisindeler… Ne yöneticiler ne de teknik adamlar bu soruna yürekten inanarak eğilmediler. Günü kurtarmak işlerine geldi.
Neden Cengiz’lerin, Çağlar’ların, Abdülkerim’lerin, Yusuf’ların daha çok çıkmadığını sorgulayan var mı?
Kim bu işin sorumlusu? Kulüpler mi, federasyon mu, Bakanlık mı?..
Çok geç olmadan sistemsizliği ortadan kaldıracak sistemi kurmak zorundayız. Zor mu? Olmadığını hepimiz biliyoruz. Önemli olan samimi olup, altyapı sorununu iş edinecek idealistleri bulup destek olmalıyız. Bıkmadan, usanmadan… Hepimizin borcudur…
***********
HALİT DERİNGÖR
Fenerbahçe’nin değil, Türk sporunun Halit ağabeyiydi. Centilmenliği bir yana her davranışıyla örnek bir isimdi. 90’lı yaşlarına rağmen düzenli yürüyüşlerini aksatmazdı. Sigara gibi tüm kötü alışkanlıklar ona çok uzaktı. Fenerbahçe kongrelerinin en renklisiydi. Ali Şen, Aziz Yıldırım “çok çekmişlerdi!” Halit ağabeyden. Her zaman muhalifti. İnandığı, doğru bildiği konuları hiç çekinmeden dile getirirdi. Fenerbahçeliler’in daha az ücretle yararlandığı Todori’nin bugünkü duruma gelmesinde büyük emeği vardı. Başkanlar, eleştirilerine rağmen her zaman söylediklerini dikkate almışlardı…
Cumhuriyet’te Hıncal Uluç, Cüneyt Koryürek, Sabri Kiraz, Önder Seden, Adnan Dinçer, Deniz Gökçe, ve Halit Deringör gibi ustalardan çok şey öğrendik. Abdülkadir Yücelman’ın ölümü sonrası tadı kaçmıştı. İstemeyerek de olsa gazetesinden ayrılmıştı. Hayattan ayrıldığı gibi. Yeri doldurulamayacak büyük bir spor adamıydı…
