Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        HABER kaynağım “Kesin bilgi” diyor ve ekliyor: “Seren Serengil’le Hakan Altun birkaç haftadır flört ediyor.”

        Seren Serengil’in, Hakan Altun’un doğum günündeki (14 Ağustos) Instagram paylaşımına bakarsan, ilk sinyal orada verilmiş zaten. Serengil’in bu paylaşımından aşk kokusu alan takipçileri de ikiliye tebrik mesajları yağdırmış.

        Her ikisi de aşk insanı, her ikisi de ilişkilerinde sonuna kadar sadık, her ikisi de sevmeyi seviyor ama bir türlü doğru insanla olamıyor...

        GÜVENEBİLMEK ŞART

        Serengil’i de, Altun’u da gönüllerine kefil olacak kadar tanırım. O yüzden de rahatlıkla şunu söyleyebilirim, eğer ilişkilerini ‘güven’ üzerine kurarlarsa birliktelikleri çok ama çok uzun ömürlü olur.

        İkisi de defalarca hayal kırıklığı yaşadı ilişkilerinde. Kalbinde kırık olan insanların yeni birine güvenmesi zor. O yüzden bu noktada her ikisine de büyük iş düşüyor.

        Güven alınmaz, özenle karşı tarafa verilir çünkü. Eğer güveni birinci öncelik yapar ve birbirlerine dürüst, aynı zamanda da açık olurlarsa, bu senenin birbirlerine en çok yakışan çifti olurlar.

        Umarım geçmişteki hatalarından ders alıp tertemiz bir sayfa açarlar kendilerine...

        Çocuklara da bir sorsanız diyorum

        BOŞANAN çiftlerin, çocukları için birlikte çıktıkları tatilleri konuştuk bu yaz. Kimilerine, arada çocuk var tatile çıkmaları çok normal dedik, kimilerini de yeniden birbirlerine yakıştırdık.

        Düşündüm de, biz çiftleri yakıştırıyorsak çocuklar haydi haydi anne babalarının yeniden bir araya geleceklerini düşünüyordur ki, eminim onların en büyük arzusu budur. Minikler bir heyecanla çıktıkları tatilden müthiş bir hayal kırıklığı ile dönüyor olmalılar...

        İnşallah ebeveynler bu tatillere çıkmadan önce pedagoglardan onay alıyordur. Aksi halde bence çocuklarına müthiş bir travma yaşatıyorlar. İsim verip de kimseyi rencide etmeyeyim ama fotoğraflara bakıyorum da bazıları ne kadar mutsuz o çocukların....

        Bir de çocuğun fikrini alsa keşke bu modern çiftler. Bakalım anne babasını birbirine bu kadar uzak, sinirli, huzursuz, bitse de gitsek havasında gören çocuklar da sizinle tatil yapmak istiyor mu!

        Kedili kadın olmak ya da kedisine ‘karım’ demek

        BİRKAÇ ay önce bir yavru İran kedisi ile birlikte yaşamaya başladım. Kediyle birlikteliğimi duyan tüm arkadaşlarım yüzüme ‘Vah vah’ der gibi bakarken, en açık konuşan ünlü fotoğrafçı Cem Talu oldu: “İpek, sakın o kedili kadınlardan olma!”

        Ben ilk kez Cem’den duydum, meğer ‘Kedili kadın’ diye bir tanım varmış ve aşktan vazgeçmiş, insanlardan soğumuş, kendisini kedisine adamış, yalnız yaşayan kadınlar için kullanılıyormuş.

        Gerçek hiç böyle değil halbuki ama, neyse...

        HATA KEDİDE Mİ?

        Hafta sonu Habertürk’te Emre Karayel’in Ekin Türkantos’a verdiği röportajı okuyunca anladım ki, evet, kedi toplumda bir yalnızlık sembolü gibi...

        Karayel röportajda, hayatından 5-6 tane aşk filmi çıkacağını söylüyor. Aşkta başarılı olamadığını anlatıyor, yalnızlığından dem vuruyor ve konuyu ‘Aşk yaşıyoruz’ dediği, “Karım, hayat arkadaşım” diye bahsettiği kedisi Safiş’e getiriyor..

        Onca kadından, ilişkiden sonra, sen gel kediye ‘karım’ de...

        Bence kedileri rahat bırakın ve dönüp bir kendinize bakın...

        Diğer Yazılar