Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        CEM Yılmaz bizlerin de az çekmediği havuz problemlerine takmıştı gösterilerinde. İlkokulda okuyan kardeşlerimizin dertlerini anlatmıştı. Çocukların, problemlerin ürettiği psikolojik sıkıntı nedeniyle havuza girmekten korktuklarını anlatır ve “Havuzun problemi mi olur? Havuza ya girersin ya uzaktan işersin” diye bağlardı esprisini... İzleyecileri de gülmekten kırardı.

        Ben Aziz Yıldırım’dan en az 5-6 kere duydum “Havuzdan çıkacağız” restini! Kendisi zamanında TFF’ye dava açmış ve kaybetmişti. Hatta bu konuda Yargıtay içtihati dahi var. Yani havuzu bir veya birkaç kulüp bo-za-maz.

        Havuz dağılımında 4 büyükler hatta 2 büyük takımın tasallutu yıllardır azalan oranda ancak dengeli bir noktaya karınca adımlarıyla ilerliyor. Büyüklerin oburluğu için dağıtılan ‘şampiyonluk sayıları’, ilk 6’ya özel destekler gibi ulufelerin yanında dünyanın her gelişmiş futbol ülkesinde artık oturmuş olan havuz gelirlerinin % 50’sinin tüm takımlara eşit, %25’inin sıralamaya göre dağılım modelleri bizim ‘küçük ağa’lara yetmiyor. Çünkü hep söylüyorum: PARA BİTTİ!

        Burada asıl vahim olan 14 takımın ‘yanaşma’, ‘kader mahkumu’ veya aktörler tarafından dayak yiyen ‘dublör’ gibi davranmaları. Bunu anlamak mümkün değil. Ne İstanbul’a ihraç ettikleri futbolcuların getirisi ne de kişisel iş ilişkileri... Hiçbiri memleketlerinin kulüplerinin bu haksızlığa göz yummaları için kabul edilebilir değil.

        Türkiye’nin en borçsuz kulüplerinden, ekonomisi dengeli Sivasspor küme düşme hattında... En borçluları ve ‘para yüzsüzleri’ ise şampiyonluk kovalıyorlar.

        Bu havuz işi kabak tadı verdi. ‘Hesabını bilmeyen çavuşlar’ havuzu avuçlama derdinde! Onlar olmasa lig olmayacak. Ama gel gör ki, 14 kulüp sessiz... ‘Küçük Emrah’ duruşlarını yıllardır değiştirmediler. Hiç mi büyümediniz kardeşim? Hiç mi cesaretiniz yok? Bu esarete ve tacize daha ne kadar susacaksınız?

        Bazılarınızın hatta çoğunluğunuzun bu durumdan rahatsız olduğunu bildiğim gibi aranızdaki bazılarının ‘ağabey’ veya ‘baba’ dedikleri kulüp ve federasyon başkanlarının ‘yancısı’ olduğunu da biliyorum. Özellikle aynı iş kolunda faaliyet gösterenlerin!

        Burada görev önce 14 kulübe ve Kulüpler Birliği’ne düşüyor. Birileri “Dur” demezse bu ‘obez’ büyükler, rızkınızı yemeye devam edecekler. Ülkenin kaynaklarını saçacaklar 20-25 yıldır olduğu gibi.

        Hani derler ya... “Amerikalılar porsiyonlarını 3’te 1 azaltıp o besinleri Afrika’ya gönderse, Afrika’da aç kalmaz” diye... Bizim havuz da işte o misal!

        Bence en iyisi havuzdan çıkmak isteyen denize veya hamama gitsin. Ya da ezilenler geçsin havuzun karşısına. Şöyle uzaktan içine doğru...

        Diğer Yazılar