Gomez böyle oynatılmaz
Mario Gomez nihayet sahada! Avrupa’nın son dönemdeki en etkili santrforlarından biri. Şenol hoca iyi giden Cenk’i risk pahasına kenara almış ve Alman panzerini ilk 11’e koymuş. Gomez henüz tam hazır olmasa da gol için çırpınıyor ama ona bu golü attıracak varyasyon yok ortada.
Elinde Gomez gibi pivot bir adamın varsa ilk akla gelecek olan kanatları en üst seviyede kullanmaktır. Bırakın kanat kullanmayı Gökhan ile Olcay’ın bölgesinden doğru dürüst bir atak bile gelmedi maçın tamamına yakınında. Gökhan yine de bir şeyler yapmaya çalıştı ama o da topla fazla oynayınca inanılmaz kayıplar yaşadı genelde. Gomez bu şartlarda ilk kez 11 deneyimine başladı. Baktı top alamıyor, kendi pozisyonu yaratmaya çalıştı. Kale önüne kadar gelip top çaldı. Daha ne yapabilir ki?
Sonunda yoruldu, usandı. Ortadan Sosa’dan etkili pas ve bindirmeler de istenilen düzeyde gelmeyince Gomez adeta yalnız adamı oynadı maç boyu. İkinci yarıya Şenol Güneş baktı ki böyle gol gelmeyecek ileriyi Cenk ile ikiledi. Sistem de 4-1-3-2’ye döndü. Savunmanın önü sadece Atiba’ya, göbek de Oğuzhan’a kaldı. İşin ilginç yanı Beşiktaş bu değişikliklerle daha çok ofansif bir görünüme kavuşacağı yerde dakikalar geçtikçe Gaziantepspor’un direnci arttı. Chibuike ve Abuda orta sahada güçlü fizikleri ile kontrolü çoğu zaman ele geçirdi. Her zaman ortadaki emniyet sübabı dediğimiz Atiba’da bile fiziki düşüş baş gösterdi. Oğuzhan da ikili mücadelelerde sağlam durmayınca Beşiktaş’ın orta sahası bir anda çok kolay geçilen bölgesi oldu. Zaten Gaziantep de ani ataklarla hep buradan Kartal’ı yokladı. Istediği üretkenliği bir türlü sağlayamayan Beşiktaş’ın maçı kazanması için tek seçenek kalmıştı; o da duran toplardan golü bulmaktı.
Aranan fırsat da 78’de geldi. O ana kadar ayakta durmakta bile zorlanan Oğuzhan, klasını konuşturup çok şık bir vuruşla kilidi açtı. Sonrası yine bir duran topta Cenk penaltıdan işi sağlama aldı.
Beşiktaş hiçbir çözüm üretemediği bir deplasmandan farklı bir skor alıp geçen haftanın moral bozukluğunu üstünden attı. Oyun kötüydü ama bazı maçlarda bu fark etmez. Eldeki yeteneklerle böyle maçlar alınır. Beşiktaş da bunu gösterdi.
Yalnız Şenol hoca kendilerini çözen ve sağlam defans anlayışı yapan takımlara karşı formüller üretmeli. Yoksa her oyun dünkü gibi kolay dönmez! 2-0 dan sonra dağılan Gaziantepspor karşısındaki farkın artmasında, sonradan giren Cenk ile Necip’in olması da ilginç bir anektod. Maçta ise kim göze battı derseniz; yerinde müdahaleleriyle Rhodolfo ilk sırayı alır. Her şeye rağmen Sosa’nın alınması da sanki yanlış karar gibi geldi bana.
RHODOLFO
Hazırlık maçlarında eleştiri almıştı ama Brezilyalı stoper dün yer tutuşu, kademe anlayışı ve soğukkanlı hareketleriyle klasını ortaya koydu.
ÇİFT SANTRFOR
Sosa’nın çıkarılıp çift santrfor hamlesi yapan Beşiktaş’ın daha etkin olmasını bekledi herkes. Ancak anlaşılan bu takım iki santrforlu düzene henüz uyum sağlamış değil.
