Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Yıllarca olağanüstü fotoğraflar çeken ancak bunları tek bir kişiyle bile paylaşmayan bir kadından bahsediyoruz. Vivian Maier’ın fotoğraflarını ona özgü yapan, sıkça kullandığı yansımalar, sarılmalar, el ele tutuşmalar, gölgeler, ayak fetişleri ve selfie’leri... Kendisini, iki yıl önce John Maloof ve Charlie Siskel’in “Vivian Maier’in Peşinde” adlı filmi sayesinde keşfetmiştim. Filmde, bir fotoğraf galerisinde Maier’ın fotoğraflara naklettiği kareleri, yani anılarını tekrar tekrar izliyorsunuz. Bu, 1950’lerde üstten vizörlü bir Rolleiflex ile fotoğraf çeken bir dadının hikâyesi...

        GİZEMLİ KADININ HİKÂYESİ

        Vivian Maier, (1926, New York-2009, Chicago) elinde fotoğraf makinesiyle görülmüş ancak yaşamı süresince bu fotoğrafları kimseyle paylaşmamış. Vivian Maier ismiyle insanlar tanışalı aslında üç-dört yıl oldu. Birkaç yıl öncesine kadar Maier ile ilgili Google’da bulunan tek şey ölüm ilanı iken, bugün 900 bin sayfa açılıyor.

        1956’DA NEW YORK’TA

        Fotoğraflarına gelince, insanın içini sızlatan bir taraf da yok değil bu fotoğraflarda. Bir yandan da Vivian Maier’in bütün duyarlılıklarını açığa vuran bir taraf. Kız çocuklarının ellerinden tutan kadınları ve bu çocukların masum sarılışlarını çekmiş. Genç, yaşlı, şık, bakımlı, kürk mantolu, tüllü şapkalı kadınları çekmiş. Şişman, yoksul, bakımsız, çalışan işçi kadınları ve kapı aralarında sohbet eden kadınları da... 1956’da mesela, New York’ta bir caddenin ortasında kavga ederken polisin müdahale ettiği Ermeni kadın da var fotoğraflarda, kara çarşaflı kadınlar da...

        NASIL ORTAYA ÇIKTI?

        John Maloof, 2007’de, Chicago’da yapılan bir müzayedede satışa çıkarılmış yüzlerce negatifle dolu bir kutuya tam 390 dolar ödedi. Maloof, ikinci el pazarların müdavimi genç bir emlakçı... Kendisini eleştiren de çok. Maloof’un bu kutuyu almaktaki amacı aslında yaşadığı şehir Chicago’da hazırlayacağı bir tarih kitabı için işine yarayacak fotoğraf ve malzeme bulmak. İlk başta fotoğrafların işine yaramayacağını düşünüp bir kenara kaldırmış, ardından fotoğraflardan 200 tane seçip bir bloga yüklemiş. Vivian Maier’ı Google’ladığında hakkında bulabildiği tek metin “huzur içinde” diye başlayan bir ölüm ilanı olmuş. Ardından bir mail almış: “Vivian Maier’i tanırdım, kendisi benim dadımdı.” Gerisi, uzun zaman alsa da çorap söküğü gibi gelmiş. Maloof, elinde 100 bin negatif ve 700 adet banyo edilmemiş makara ile işe koyulmuş! Bir “biriktirme hastası” olan Maier’in hayatıyla bu sayede tanışmış... Sonuçta binlerce tab edilmiş fotoğraf ve basılmamış negatifler bulmuş. Ardından yanında çalıştığı aileler ve bakıcısı olduğu çocuklarla iletişime geçmiş; yetmemiş Fransa’ya Maier’in bir dönem yaşadığı o küçük kasabaya gidip akrabalarıyla görüşmüş ve ardından filmi hazırlamış. O günden beri Vivian Maier sergisi dünyanın dört bir yanını dolaşıyor.

        MAİER FOTOĞRAFŞARI 13 ÜLKEDE SERGİLENDİ

        Maier’ın fotoğrafçılıktaki yeteneği, sokak fotoğrafçılığının duayenleri olarak bilinen Henri Cartier-Bresson, Gary Winogard ve Diane Arbus ile karşılaştırılıyor. Her ne kadar durumdan John Maloof’un kendine fazla pay çıkardığı söylense de Vivian’ın fotoğrafları onun sayesinde Norveç, Danimarka, Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya, Belçika, Çin, Kanada, İsviçre, Polonya ve Türkiye’de, ayrıca ABD’nin çeşitli şehirlerinde sergilendi.

        Diğer Yazılar