Korku filmlerinin 10 unutulmaz çocuğu
Şirin küçük bir çocuğun korkutucu ne özelliği olabilir ki? Ama işin içine hayal gücü ve sinema teknikleri girince yönetmenler masumiyeti bile ürpertici bir imgeye dönüştürebiliyorlar. İşte size korku gerilim filmlerinden 10 unutulmaz çocuk
SADAKO Halka 1998 (Ringu) Koji Suzuki’nin romanından Hideo Nakata tarafından uyarlanan filmin zirve noktası Sadako’nun ortaya çıktığı an. Usulüne uygun cenaze töreniyle öte dünyaya uğurlanmayan Sadako (Rie Ino’o), hayalet olarak dünyadaki varlığını sürdürüyor ve ölmeden önce çektiği acıların öfkesini insanlardan çıkarıyor. Uzun siyah saçlı kız hiç bu kadar korkutucu olmamıştı.
REGAN Şeytan 1973 (The Exorcist) Şeytan’ın böyle şirin bir kızla ne işi olabilir ki? Ama Regan’ın (Linda Blair) babasız büyüdüğünü ve entelektüel bir anneye sahip olduğunu unutmayalım. Tam şeytanlık vaka! Muhafazakâr alt metinlerine rağmen gelmiş geçmiş en iyi korku filmlerinden biri ve bunun nedenlerinden biri hiç kuşku yok ki Regan. Çünkü Şeytan, kendini belli ettikçe Regan’ın yerini korkutucu bir varlık alıyor.
DAMIEN Kehanet 1976 (The Omen) Sokakta görseniz “Aman canım ne şirin çocuk!” diyeceğiniz, yanağından bir makas almak isteyeceğiniz Damien, aslında Şeytan’ın ta kendisi. Amaç, onun masum, güzel ve tatlı bir çocuk olarak güvenli ellerde büyümesi... Dolayısıyla, kötü güçler Damien’in (Harvey Stephens) önündeki engelleri “kaza görünümlü” cinayetlerle teker teker kaldırıyorlar. Kuşkusuz, planın farkında olanlar da var ama Damien’in arkasındaki stratejik ve lojistik destek küçümsenecek gibi değil
RHODA The Bad Seed 1956 Aslında çok iyi bir film olduğu söylenemez. Sansür nedeniyle romandaki finalin değiştirilmesi bir yana, kötülüğe genetik kusur olarak bakması da tartışmalı bir nokta. Ne var ki, Rhoda Penmark’ın olmadığı bir “sinema tarihinin korku verici çocukları” listesi hazırlamak zor. Rhoda, örgülü sarı saçlarıyla cici bir kız gibi görünse de içindeki kötülüğü saklayamıyor.
ESTHER Evdeki Düşman 2009 (Orphan) Film çok iyi olmayabilir. Ancak Esther (Isabelle Fuhrman), “korkutucu çocuklar”la ilgili liste hazırlamak isteyen herkesin aklına gelen banko isimlerden biri. Esther, kötücül tarafını saklamakta o kadar başarılı ki tuzağına düşürmeyeceği bir yetişkin yok. Tuzağına düştükten sonra ise vay haline! Ayrıca hangi çocuk bir bezelyeyi bıçakla ikiye bölerek yer ki?
MIDWICH’Lİ ÇOCUKLAR Village of the Damned 1960 John Wyndham’ın bir romanından sinemaya uyarlanan bu İngiliz bilimkurgu filmi, esrarengiz olayların yaşandığı bir kasabaya götürüyor bizi. Orduyu dahi çaresiz bırakan birtakım açıklanamaz olaylardan aylar sonra hepsi de aynı gün doğan bir grup çocuk sadece kasabayı değil, dünyayı tehdit eder hale geliyor. Onlar bildiğimiz çocuklara benzeseler de çok farklılar ve sanki bedenlerinde başka birilerini saklıyorlar
HENRY The Good Son 1993 Annesinin ölümünün şokunu hâlâ yaşayan 12 yaşındaki Mark bir süre kalmak üzere amcasının evine gelir. Kuzeni Henry ile başlangıçta iyi anlaşırlar ancak bir süre sonra onun kötücül yanlarını keşfetmeye başlar. Hatta Henry’nin kız kardeşiyle ilgili planları Mark’ı önlem almaya iter. “Evde Tek Başına”yla yıldızlaşan Macaulay Culkin, merhametsiz, duygusuz ve cani ruhlu Henry’de çok iyi
GAGE Hayvan Mezarlığı 1989 (Pet Sematary) Gage Creed (Miko Hughes) listemizin en küçük ve şirin çocuklarından. Bir kazada ölünceye kadar bu özelliklerini kaybetmiyor. Babası, söylenenlere kulağını tıkayıp onu hayata döndürmek için cansız bedenini eski Kızılderili mezarlığına gömdüğü andan itibaren her şey değişiyor. Gage mezardan dönüyor ama eskisinden farklı olarak... Ölümü kabullenmemenin yarattığı sorunlar üzerine etkili bir film.
MICHAEL Halloween 1978 Serinin ilk filmini seyredenler, Michael Myers’in Will Sandin tarafından canlandırılan 6 yaşındaki şaşkın ve masum halini unutamazlar. Gerçekten nedir bu çocuğun sorunu? Kim bir gece yarısı mutfaktan bıçağı kapıp ablasını öldürür? Sinema yazarları yıllardır bunu tartışıyor. Her yerden kaçmayı başaran yetişkin Michael Myers ise yüzünde maskesiyle genç kızları öldürmeye devam ediyor
GRADY İKİZLERİ The Shining 1980 Grady İkizleri’nin (Lisa ve Louise Burns) filmde ağırlıklı rolleri yok ama öyle kritik anlarda çıkıyorlar ki ürperiyoruz. Kuşkusuz işin sırrı, kurgu ve kadraj marifetiyle iki masum çocuğu korkutucu bir imaja dönüştüren yönetmen Kubrick’te. Grady Kardeşler, kahramanımız Danny’nin karşısına aniden çıkıyor ve “Gel bizimle oyna” diyorlar ve Danny, onların kanlar içindeki cansız bedenlerini görüyor
