Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        MADEM Murat Ürünsak, Yıldırım Demirören’in “Üstadım” diye bahsettiği önemli bir Beşiktaş yöneticisi. Madem Murat Ürünsak, 2006’da ihaleyi Aktif Reklam’a vermeleri için yönetim kurulu önünde ricacı olacak kadar ihaleyi önemsiyordu.

        Madem Demirören, “Üstadımı nasıl kovayım?” diyecek kadar Ürünsak’a değer veriyor ve iddialara göre tek taraflı fesih için 2 ödeme gecikmesi yeterli olmasına rağmen bu rakamı 4’e çıkardı.

        Madem şirket sahibi ya da ortakları, “Bu işin altından kalkamazlar” dediyse bile Murat Aksu’nun yardımcı olduğu hemşehrileri. Madem Ürünsak, ihtilaf çıktığında kulübün yanında değil de şirketin yanında yer almış.

        Madem Murat Aksu, tehlikeyi sezip kulüp menfaati gereği sözleşmeyi haklı gerekçeyle bozup, anlaşmazlık çıkınca da 3.5 milyon Dolar karşılığında tarafları yeniden uzlaştırmış.

        Madem Aksu arayı bulmasına rağmen 3 Beşiktaşlı yönetici Engin Baltacı, Fahrettin Curoğlu ve Ertunç Soğancıoğlu devreye girip “Biz davayı nasıl olsa kazanırız” deyip Demirören’in aklını karıştırmış. Madem ki yukarıda adı geçen herkes Beşiktaşlı...

        Hata üstüne hata yapılmışsa da bu iş bu noktaya gelmemeliydi, getirilmemeliydi.

        Bu çirkinliğe imza atan şirketin davranışı en azından yakışıksızsa da...

        Bu yönetimin ihmalkarlığı söz konusuysa da. (Ki taksidin geciktiği gün futbolculardan imzaların alınıp UEFA’ya temiz kağıdının gönderildiği, bazı futbolculara ödeme yapmak zorunda kalındığı gündü)

        Birileri Beşiktaş’ın dibine dinamit koyup, darbe planları yapıyorsa da...

        Sonuçta ortada yanlış var, ayıp var. Bugünün değil, geçmiş 9 yılın yanlışı, ayıbı.

        ERZİK DAHA NE SÖYLESiN?

        Birileri yine kızacak, köpürecek ama ne yapalım, yazmak zorundayım. Şenes Erzik pazartesi günü Telegol’e çıktı. Medya oralı bile olmadı ama Erzik aynen şunları söyledi:

        “Şike dosyası UEFA’da kapandı. UEFA kulüp takımlarını küme düşüremez”.

        Bakın ben demiyorum, Şenes Erzik söylüyor. Erzik’e “Peki kişilere ceza gelir mi?” diye bir soru da yöneltildi. Yanıtı; “Hayır. Zaten Infantıno buna defalarca cevap verdi” şeklinde oldu. Ki aynı Erzik, UEFA’nın Viyana’daki genel kurulunda Halil Özer’in sorusu üzerine, “FIFA da bu işe karışmaz” demiş, Halil Özer de bunu yazmıştı.

        Ben de bunları en son 20 Kasım 2014 tarihli Habertürk’te yazdım. UEFA Müfettişi Jean-Samuel Leuba’nın raporu doğrultusunda, tüm detaylarıyla. Beni raporu çarpıtmakla suçladınız, buyrun Şenes Erzik’e de cevap verin. Trabzonspor yönetimine buradan bir kez daha sesleniyorum...

        Daha ne desin UEFA? Daha ne söylesin Şenes Erzik?

        Artık ortamı germeyin, Trabzon camiasını yanlış yönlendirmeyin, oyalamayın. Şimdi de FIFA masallarıyla kandırmayın.

        ŞİKE VE KUMPAS

        Cihan Oskay’ın verdiği bir ifade var. Şike davasının da kumpas olduğuna işaret eden bir ifade. Oskay şu anda cezaevinde. Yaşı icabı yolun sonuna geldiğini düşünüp vicdanen bu girişimde bulunduğunu söylüyor. Orasını bilemem ama iddiaları çarpıcı. Bazı bölümlere kısaca değinirsek...

        “Bana, ‘Aziz Yıldırım Ergenekon sanıklarının avukat paralarını ödüyor. Ergenekon ile ilişkisi vardır. Sen de bunları en iyi bilensin. Sen anlatırsan daha etkili olur. Televizyonda tanıtımını yaparız sana da gazetede köşe veririz’ dediler. Aynı kişi bana ‘Sen şike olayının kitabını yazdın. Bunu da gündeme getirirsin’ dedi.

        “Ben Muğla’da tutukluyken aniden İstanbul’a getirdiler. Özel yetkili savcılardan Cihan Kansız ile görüştüm. O sırada savcı Mehmet Berk geldi. Kitaplarımı şike yargılamasını yapan Mehmet Ekici’ye verdiklerini söylediler, ‘Şike konusunda tanıklık yap, gereken cezalar kesilecek merak etme’ dediler. Ben ifademi verdim. Bu hususları bana neden tekrar soruyorsunuz? dedim. Muğla’ya döndükten sonra gazetelerde sadece ismim ve soyadım yazılmayarak ‘Tanık İstanbul’a getirilerek ifade verdi, Aziz Yıldırım Ergenekon’a bağlandı’ şeklinde haberler çıktı. Burada bir komplo kurulduğunu hissediyorum.”

        İfade çok daha fazla detay içeriyor. Oskay iddialarını elindeki belgelere dayandırıyor, 28 Nisan’daki duruşmada tanıklık yapmak istiyor. Bakalım talebi kabul görecek mi?

        Diğer Yazılar