Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Bölgede yaşanan bir olay, çözüm sürecine dönülmesine yönelik beklentilerin önemini anlamaya yeter.

        Yaşanan aslında kamuoyunun bildiği, tanıklık ettiği, TBMM’de kavgasını izlediği bir olay...

        Cizre’de çok sayıda kişinin öldüğü, yaralandığı, güvenlik güçleri ile PKK arasındaki çatışma.

        Anımsanırsa, HDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız ve Cizre Belediye Eşbaşkanı Kadir Konur da çatışmanın arasında kalmış, yaralılarla birlikte bir evin bodrumuna sığınmıştı.

        Sarıyıldız Ankara’da parti yöneticilerine ulaşarak yardım istemiş, TBMM Başkanı ve bakanlar alarma geçirilmiş, Meclis Genel Kurulu’nda da sert tartışmalar yaratmıştı.

        O anlarda Cizre’de yaşananları iki taraftan da dinleme, görüntülerini izleme olanağım oldu.

        Aktardıklarına göre Ankara’nın ayağa kalkması üzerine olaya Başbakan Yardımcısı Lütfi Elvan el koyuyor.

        Cizre Kaymakamı’nı arayıp ambulans göndermesi ve eve sığınmış milletvekili dahil herkesin güvenli bir şekilde hastaneye götürülmesi talimatını veriyor.

        Polis, sığınanların bulunduğu eve ambulansın 20 metreden fazla yanaşmasını istemiyor.

        Gerekçesini ise evde PKK’lıların da olabileceği ve ambulanstaki doktor, hemşire ve şoförü rehin alma girişiminde bulunmalarından duyulan kaygı olarak açıklıyor.

        Eve sığınanlar da ambulansa ulaşıncaya kadar devam eden çatışmanın ortasında kalıp silahla taranacakları kaygısını dile getirerek buna karşı çıkıyor ve kapının önüne kadar yanaşmasını istiyor.

        Güvenlik güçleri bu talebi olumlu karşılamayınca ambulans kısa süre bekleyip ayrılıyor.

        BELEDİYE ÇÖZÜMÜ

        Bu kez HDP yöneticileri yeniden devreye giriyor ve evde bulunanlar arasında ağır yaralıların olduğunu belirterek geri çekilen ambulansla ilgili tepki koyuyor.

        Elvan, kaymakamdan ambulansı bir kez daha yollamasını, evdekiler çıkana kadar da orada beklemelerini istiyor.

        Ambulans tekrar gidiyor, çatışma yoğunlaşınca uzaklaşıyor.

        Yaşanan sinir krizinin ardından ara formül üretiliyor; kendi personelinin içinde olduğu Cizre Belediyesi’nin ambulansı kapının önüne kadar yanaşıyor, yaralıları alıp hastaneye götürüyor.

        PKK terörü ve devletin şiddetli karşılığında arada kalanların durumunu gösteren örnek bir olay.

        Daha fazla yaşanması halinde ortaya çıkan yarılmanın yaratacağı etki de ortada.

        Nitekim buna ilişkin kaygılar önceki gün milletvekilleri ile ABD Başkanı Biden arasında geçen görüşmeye de yansıyor.

        CHP Milletvekili Fikri Sağlar, daha önce Şerafettin Elçi’nin de dile getirdiği gibi, “Eğer bu nesil sorunu çözemezse gelecek genç nesil çok daha katı ve onlarla çözüm bulmak çok daha zor olacak” diyor.

        Biden da sorunun siyasi zeminde çözüme ulaşması gerektiğini belirtiyor, California’lı bir senatörle arasındaki sorunu yemek masasında çözdüğünü örnekle anlatıyor, IRA ve Sinn Fein örneklerini veriyor.

        Herkes de mesajı alıyor.

        SİYASETİN DERVİŞİ

        Başkanvekili olarak yönettiği oturumlar da, hatip olarak kürsüde yaptığı konuşmalar da, yerinden laf atmaları da hep hafızalara kazındı.

        Kimi zaman suratına bir su serpildi, bardak atıldı, bazen de gaz lambasıyla çıktığı kürsüden kargatulumba uzaklaştırıldı.

        Ama bildiği yoldan asla dönmedi, kendisine yapılanlar nedeniyle yakınmadı.

        Siyasetin Robin Hood’u, şövalyesi olmaktan vazgeçmedi, doğru bildiğini esprili bir dille de olsa hep söyledi.

        Gittikçe donuklaşan politik ortamın esprili yüzü oldu.

        Halk da onu hep bu yönüyle sevdi.

        Siyasetin dervişini, ‘’Kamer’’ini bugün ebediyete uğurluyoruz.

        Mekânın ışık dolsun, Hak yolun açık olsun...

        Diğer Yazılar