Kamyon ekonomisi
HANNOVER
Geleceğin aracında ne önemli olacak; hız mı, bir depo yakıtla kat ettiği yol mu; yoksa fiyat mı?
Ya da konfor ve taşıma kapasitesi mi?
Ayrıca kamyon ve otobüs satışı bir ülkenin ekonomisinin geleceği hakkında ne kadar veri sunar?
Bu soruları yöneltmemin nedeni Hannover’de iki yılda bir kurulan otobüs ve kamyon fuarı...
Şunu baştan belirtmeliyim ki, Türkiye’de olan birini bir anlığına fuar alanına sokun bakışı değişir.
Çünkü fuarın her bir bölümünde birden fazla Türk firması var.
Türk menşeli olmayan firmalar da çıkardıkları yeni ürünlerden bazılarını Türkiye’deki fabrikalarında üretmişler.
Başka bir ülkede üretilmiş olanların da direksiyonu, koltuğu gibi bir yerinde Türkiye’den bir parça yer almış.
YENİ ÜRÜNLER
Arkadaşım, MAN Kamyon ve Otobüs A.Ş. Genel Müdürü Tuncay Bekiroğlu, “Haydi birlikte gidelim” dediğinde fuarın bu kadar etkileyici olacağını varsaymamıştım.
MAN 2017’de zorunlu olacak Euro6C motorla donatılmış yeni otobüsler çıkarmış. Tamamı Türkiye üretimi, yeni kasasıyla Neoplan Tourliner, Cityliner, Skyliner ve MAN Intercity ile Lions Coach...
Anlattıklarından çıkardığıma göre bu piyasanın da bir gencin elde etmek istediği en iyi otomobil gibi bir şoförün de kavuşmayı özlediği bir otobüsü var.
Yeni Tourliner motoru Euro6-C % 10 daha az yakıyor ve 20 beygir daha fazla güç üretirken, rüzgâr direnci de bir SUV düzeyine inmiş.
Bu da şehirlerarası çalışan bir otobüsün yılda 35 bin lira tasarruf etmesi demek...
Benzer durum kamyonlar için de geçerli; elektrikli 17 tonluk dev kamyonlar üretilmiş.
Ayrıca bilgisayar teknolojileri de artmış.
Bekiroğlu, topografik navigasyon ve efektif yol bilgisi sistemlerinin standart hale geldiğini anlattı.
Yani bir otobüs veya kamyon, yeni sistem topografik efektif bilgisayarı aracılığıyla hiç yakıt harcamadan yokuş aşağı inerken elde ettiği hızla karşısındaki yokuşta çıkabileceği en uzun mesafeyi hesaplıyor ve en son limitine kadar bunu kullanıyor.
Taşıma kilometresi başına düşen maliyeti minimuma indiriyor.
BÜYÜMENİN BOYUTU
Görünmez kavşağın arkasından gelen diğer araçta da aynı sistem varsa gelmekte olduğundan haberdar ederek çarpışmayı ortadan kaldırıyor.
MAN ile birlikte Temsa ve diğer Türk üreticiler Otokar ve Mercedes’e de uğradık.
Temsa, durakta 10 dakikalık bir şarjla 35-40 km gidecek elektrikli şehir içi otobüslere odaklanmış; ilkini de 17 Ekim’de tanıtacakmış.
Hedefleri bazı duraklarda tepeden bağlantı kurarak anında şarj etmesini sağlayacak sistemleri kurmak.
Bu aşamada Türkiye pazarı hakkında da bilgi aktardılar.
Hepsinin verileri birbirinin aynı.
Türkiye pazarı bu yıl % 50 daralmış, bunun anlamı büyümenin % 2 seviyesinde kalacağı demekmiş.
Ancak, Avrupa pazarında % 30-40’a varan artış yakalamışlar; birçok Avrupa başkentinin taşıma işini almışlar.
Özetle, kamyon ve otobüs ekonomisi, ülkelerin ekonomisinin tahmininde kriter olmuş.
Bu fuara birlikte geldiğim gazeteci arkadaşlarımın söylediğine göre bugüne kadar da hiç yanıltmamış.
