Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Meclis'te cinsel saldırı ve istismara dönük yasa düzenlemesinin dün geldiği nokta tam anlamıyla karmaşa...

        Gelişinde olduğu gibi, Cumhurbaşkanı’nın son anda devreye girmesiyle kriz maddesinin komisyona geri çekilmesi süreci de yeni bir kaosun önünü açtı.

        Oysa sabah saatlerinde Başbakan Yıldırım’ın söylediği gibi tasarının tamamı Adalet Komisyonu’na çekilmiş olsaydı yeni krizin de yolu açılmamış olacaktı.

        Şimdi başka bir alanda çok daha tehlikeli bir noktaya taşıyacak yeni bir sıkıntının kapısını araladı.

        Hem de bütün bunlar muhalefetin az rastlanır bir şekilde TBMM İçtüzüğü’ne aykırılığını ortak dille kayda geçirmesi, AK Parti’nin hukukçu milletvekillerinin de sıkıntı yaratacağı yönündeki düşüncesini kuliste dile getirmesine rağmen...

        Bütün bunlara karşın AK Parti’nin önergenin gelişinde olduğu gibi komisyona çekiliş sürecinde de neden böyle davrandı- ğını anlamlandırmak güç...

        Nedeni de açık, zaten kendisini tartışılır kılan, parti içinden dahi ağır eleştirilerle karşılaşmasına yol açan süreci yeni tartışma alanı açarak uzattığı yetmezmiş gibi, bir de Cumhurbaşkanı’nın “uzlaşın” talebini görmezden geldi.

        İSTEYEN GERİ ÇEKER

        Ayrıca bundan sonraki süreç çok daha sıkıntılı ve yaratacağı etki de çok daha ağır olacak.

        Şöyle ki...

        AK Parti dün Genel Kurul tarafından oylanıp kabul edilmiş maddeyi, normal yoldan geri çekmek yerine etrafından dolanarak komisyon başkanının talebiyle geri çekti.

        Anayasa kadar önemli içtüzüğe aykırı olarak komisyonu Genel Kurul’dan daha önemli makama taşıdı, Anayasa Mahkemesi’nde (AYM) iptale açık hale getirdi.

        Oysa Meclis yayını olan “Genel Kurul’daki Yerleşik Uygulamalar” kitabı- nın 279’uncu sayfasındaki şu cümleyi okuması yeterli idi:

        “Genel Kurul’un kabul etmiş olduğu bir maddenin komisyon tarafından geri çekilmesi ve görüşülmesi mümkün değildir. Genel Kurul kararını ancak kendisi gözden geçirebilir...”

        Yani 89. maddedeki yöntemle, Danışma Kurulu’ndan karar alıp Genel Kurul’da görüşerek komisyona çekmesi daha uygun olurdu.

        Yeni açtığı yol ileride çok daha tehlike yaratacak bir uygulamaya da kapı araladı; buna göre her komisyon başkanı, Genel Kurul’un kabul ettiği bir maddeyi canı istediğinde geri çeker.

        AYM SINIRI

        Daha önemlisi, tasarının geçmesi için de hükümetin önünde çok zaman yok.

        Komisyon Başkanı İyimaya, en kısa sürede maddeyle ilgili düzenlemenin yapı- lıp getirileceğini söylemiş olsa da AYM’den tekrar iptal edilmesi halinde nasıl bir durumla karşılaşılacağı bilinmiyor.

        Çünkü AYM tartışılan bu maddeyi Bafra Ağır Ceza Mahkemesi’nin başvurusu üzerine iptal etmiş, Meclis’e de düzeltme yapması için 11 Aralık’a kadar süre tanımıştı.

        Şimdi komisyona çekilen madde üzerinde görüşme yapılacak, muhtemelen kaldırılacak; bir raporla Genel Kurul’a getirilmeyeceği bildirilecek.

        Yani Genel Kurul’un oylayıp kabul ettiği bir maddeyi buharlaştıracak...

        Bu durumda Genel Kurul’da kabul edilmiş maddeyle ilgili bir boşluk oluşacak.

        Tam anlamıyla bir kaos ve kargaşaya dönülecek.

        Oysa ilk andan itibaren süreçleri doğru çalıştırsa, komisyona getirip mutabakat içinde geçirmiş olsaydı bunlar olmayacak; sürekli gündem olmaktan da kurtulacaktı.

        Diğer Yazılar