Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        ANKARA’da siyasetin her kesimi ABD’nin Türkiye’deki vize işlemlerini durdurmasıyla yükselen krizin suhuletle çözülmesinden yana...

        Kimse krizi tırmandırma niyetinde değil, hatta o derece temkinlilik hâkim ki, konunun farklı bir noktaya gitmemesi için de AK Parti ve hükümet gerekli tedbiri almış.

        Kadrolarına konu hakkında ileri geri konuşmamaları, konuyu kaşıyan demeç ve söylemlerden kaçınmaları, sosyal medyada ilk aşamada tepki çeken mesajlara da son vermeleri tavsiyesinde bulunulmuş.

        Dikkat çeken ise hükümet ve muhalefet arasında çok az konuda sağlanan fikir birliğinin, bu konuda tam olması.

        Hatta aynı cümleleri birbirleriyle hiç temasları olmadan beş dakika arayla tekrarlamaları da önemliydi.

        SENATÖR UYARISI

        Siyasi partilerin grup toplantısı günü olan dün Meclis’te ilk olarak Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş ile karşılaştık; krizi sorduk.

        “Aşırı bir tepki, orantısız karar” diye söze girip devamını getirdi:

        “İlk kez ABD, NATO müttefikinin vatandaşlarını doğrudan hedef alıyor. Astana sürecinin başlamasından beri rahatsızlardı. Bu onun yansıması.”

        Bunu söylemekle birlikte temkinliliği de elden bırakmadı:

        “Ancak popülist tuzaklara düşmeden suhuletle sorunu çözmemiz lazım...”

        AK Parti Grup toplantısı bitimine doğru yakın geçmişte Washington’da temaslarda bulunup gelmiş olan etkili isimlerle karşılaştık.

        Yaşananın gelmekte olduğunu üç hafta önce gördüklerini belirttiler.

        Aktardıklarına göre ABD Senatosu’na yaptıkları bir ziyarette geçmişte Türkiye’nin hakkını savunmak için elinden gelen çabayı gösteren bir senatör aynen şöyle demiş:

        “Siz boş verin başkalarını kazanmayı; şu dönem beni kaybetmemenin yolunu bulun. Bu dönem beni de kaybetmeyin...”

        ŞİMŞEK’İN HEYETİ

        Hükümet her ne kadar krizin merkezini görevi sona eren Büyükelçi John Bass’a sevk etme çabasında olsa da AK Parti kurmayları durumun Washington odaklı olduğunun farkında.

        Nitekim Dünya Bankası toplantısı için Washington’a giden Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in başkanlık ettiği heyetin tespiti de bu yönde.

        AK Parti milletvekili ve Dışişleri Komisyonu Başkanı Taha Özhan da dünkü sohbetimizde Washington’daki havayı yansıtırken benzer duruma dikkat çekti.

        Özhan, “Diplomatik ve siyasi bir seviyede kalması gereken mesele teknik soruna dönüştü, şimdi çıkış bulunamıyor” deyip ekledi:

        “Vize başlaması için tutuklu mu bırakılacak, yoksa tutuklu bırakılmadığı için sorun çıkmaza mı girecek? Bu noktaya gelmemeliydi. Suhuletle meselenin çözüm yolu bulunmalı.”

        MUHALEFET DESTEĞİ

        CHP’deki bakış da farklı değildi; Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz da “suhulet” dedi ve devam etti:

        “Yarın Kıbrıs, Ege sorunu, savaş sonrası Suriye, Irak, Afganistan dahil her sorun karşımıza çıktığında ABD ile çözüm arayacağız. Geleceği de görerek hareket etmeliyiz. Popülizmden kaçmalıyız...”

        MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay da benzer bakış açısıyla “vizenin orantısız, ölçüsüz olduğunu” belirtti.

        Her şeyin hukuk sistemi içinde çözülmesi gerektiğine vurgu yaptı.

        Yılların tecrübeli siyasetçisi HDP’li Celal Doğan’ın uyarısı ise dikkat çekiciydi:

        “ABD bunun devamını getirirse Gaziantep’te tekstil ve halıcılık biter, 300 fabrika batar. O nedenle meseleyi popülizme kaçmadan halletmenin herkes yolunu düşünmeli. Bu noktaya gelmemeliydi.”

        Siyaset fikirde buluştu, dilerim bunu eylemde de sürdürür...

        Diğer Yazılar