Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        AKP Parti ile MHP’nin oluşturduğu, BBP’nin de listeden katılacağı ittifaka SP’yi de eklemek zor görünüyor.

        Son 5 sandıkta düşük oy almış; parti içinde sıkıntılar ve çalkantılar yaşamış SP, daha hızlı yükseleceği asfalt yol varken, neden stabilize şoseye sapıyor?

        Soruyu 1 haftadır, SP yönetimi, geçmişte SP kadroları içinde olup AK Parti’nin yönetiminde bulunanlar ve akademisyenlerle konuşuyorum.

        Farklı gerekçelere dayandırılmış olsa da üzerinde mutabık kaldıkları, SP’nin AK Parti-MHP ittifakında yer almasının olanaksız olduğu...

        SP Lideri Temel Karamollaoğlu da zaten 3 hafta önce bu sütunda bunları dile getirmişti; bugün de eksiksiz sürdürüyor.

        SP’nin bütün kadroları da açıklamalarını aynı dile ve zemine oturtuyor.

        Adalet, insan hakları, bağımsız yargı, demokrasi, liyakat ve azınlık haklarına öncelik veriyor.

        AK Parti dahil başka partiler söylese eleştirilecek HDP tabanına, Kürt sorununa ilişkin düşüncesini tepki görmeden anlatıyor.

        Hatta bazen sözleri, sosyal demokrat partilerin de ilerisinde sosyalist söyleme dönüşüyor.

        Öyle olmamakla birlikte, bir zamanların “yeşil sosyalist” akımını andıran sloganlar geliştiriyor.

        Aslında AK Parti kadrolarının kendinden çıkmış olmasının verdiği konforu yaşıyor; millici kimliği, aşırı dinci fanatizmi dışlayan ideolojisi ve toplum hafızasındaki yeri nedeniyle de atılı bir şey yapışmıyor.

        İnsanların aklında olmakla birlikte, “Başıma bir şey mi gelir?” kaygısıyla dile getirmekten çekindiği sorunları sakin üslupla doğrudan söylüyor.

        1994 POLİTİKASI

        Hükümetin Barzani ile arasının açılması sonrası tepkili olan muhafazakâr Kürtlerin de dikkatini çekiyor...

        Demirel’in kadro verip merhum Özal’ın yan yana yürüdüğü, bürokratik kadroda yer almış olmanın verdiği lider kimliğiyle % 20’lik eski ANAP ve DYP’li liberallere de kapı aralıyor.

        AK Parti’deki memnuniyetsiz, seçmene kendi kimliğini koruyarak sığınabileceği ortam sunuyor.

        RP Lideri Erbakan da 1994 seçiminde benzer söylem ve politika izlemiş ve birçok ilde yerel seçimi kazanmıştı.

        Şimdi SP Lideri Karamollaoğlu, “hocasından” öğrendiğini sergiliyor, toplumdaki makul sesin, makul muhalefetini oluşturuyor.

        Başarılı olabilir mi?

        Genel seçimlerden aldığı oylar açısından bakıldığında SP, Kurtulmuş liderliğindeki 2009 il genel meclisi seçiminde yüksek oya ulaştı; % 5.20 aldı.

        Sonrası seçimlerde ise çıkabildiği en yüksek rakam % 2.06 oldu, son seçimde ise % 0.68 oya indi.

        TABANA YÖNELECEK

        Bugün iktidarda içinden gelen ve tabanı iyi bilen güçlü karizmatik bir lider varken SP’nin eski rakamlara ulaşması kolay değil.

        Ancak son dönem partinin de aşırı ihtimamı SP’yi AK Parti tabanında da dikkat çekici kıldı...

        Görünen o ki ısrarcı tavır kademeli düşürülecek, bundan sonra yönetimi yerine doğrudan SP tabanına oynanacak.

        Anadolu’yu arşınladığım son 4 seçimde karşılaştığım, SP tabanının % 2 de olsa kilit yapısını etkilemek biraz zor.

        Ayrıca SP’yi her dönem dinamik hale getiren de bu toplumsal tabandı...

        Ancak yaratacağı etki alanını bazı politikalar uygulayıp kırmak ve içindekini korumak da AK Parti açısından o denli kolay...

        Hepinizi öyle seviyorum ki...

        Her yaşta hepinizi...

        Seviyorum sizi; gününüz kutlu olsun.

        Diğer Yazılar