Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        TBMM’de BDP Lideri, Grup Başkanı olarak son konuşmasını yeni tamamlamıştı.

        BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, bana ve Utku Çakırözer’e kahve söyledi, sohbete başladı.

        Söze, “Benim dışımdaki tüm arkadaşlar haftaya HDP’ye geçecek” diye girdi. Kendisinin 8 Haziran’daki kongresine kadar BDP’de kalacağını, 22 Haziran’daki kongrede HDP’ye katılacağını söyledi.

        BDP’nin de kapanmayıp kadro partisi olarak seçimlere girmeden yoluna devam edeceğini açıkladı. Buna neden gerek duyduklarını da uzun uzadıya anlattı. Hakkında çıkan “BDP’nin kapanmasından rahatsız” iddialarını kesin dille yalanladı. “Aksine, karşı çıkan arkadaşlarımı da ben ikna ettim” dedi.

        HEP, ÖZEP, ÖZDEP, DEP, HADEP, DTP liderleri hangi gerekçeyi gösterdiyse Demirtaş da dün aynı şeyleri söyledi. Anladığım o ki BDP’nin gittikçe bölgeye sıkışmış, Kürt sorunu harici uğraşısı olmayan, gittikçe de milliyetçi ve lümpen yapıya bürünen kimliğinden kurtulmayı amaçlıyorlar.

        Bunun yerine, bütün ezilen kesimleri birleştiren, sol kimliğinden arınmış, muhafazakârları, liberalleri, Alevi kesimi de bünyesinde buluşturan HDP’yi yaratmayı arzuluyorlar.

        BDP DEVAM EDECEK

        Benzer cümleleri geçmişte Ahmet Türk’ten de duyduğumu söyleyince Demirtaş gülümseyip yanıtladı: “BDP’nin darlığını aşan bir yapı olacak. Çünkü BDP olarak kendi içine kapanan bir parti olduk. HDP bunu başarabilir.” BDP’nin de yaşamaya devam edeceğini söylerken görevini de şu sözlerle açıkladı: “BDP için öngördüğümüz seçime katılmayan bir kadro partisi; fikir üreten, bunların takibini yapan kadroları barındıran bir parti olması.” Özerklik fikrinden vazgeçmediklerini de belirtti. “Yeni seçilenlerin yerine tam oturmasını bekliyoruz. Bu konudan vazgeçmiş değiliz” dedi. Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Kışanak’ın petrolden pay istemesini, “Petrolün % 2’si yerel belediyelerin zaten yasal hakkı. Keşke Antalya Belediyesi de turizm gelirinden pay alsa kötü mü olur?” diye savundu.

        CUMHURBAŞKANI ADAYI

        Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday çıkarmayı düşündüklerini de bildirdi. Bir başka partinin beğendikleri bir aday çıkarması halinde onu da destekleyebileceklerini bildirdi. Bir de iddiada bulundu: “Erdoğan seçilemez...” Şu an şansı en yüksek isim olarak Erdoğan adının öne çıktığını anımsattım, “Öyle bir algı yaratılıyor, ama olamaz” dedi, gerekçesini söyledi: “Erdoğan’ın kapsayıcı, kucaklayıcı bir Cumhurbaşkanı olacağına inanmıyoruz, onun için biz desteklemeyiz. Üzerindeki yolsuzluk imajını silemeyecek. Yerel seçimde adaylar birbirleriyle yarıştı, ama bu seçimde herkes Erdoğan’a karşı olacak; bu da onun seçilmemesine yetecek.” Çözüm sürecinin iyi işlemediğini de belirtti, “MİT mensupları gitmediği için bizden ve aileden 45 gündür adaya giden olamadı” dedi. Buna rağmen süreci bitiren tarafın kendileri olmayacağını, özerklik inşa sürecini devam ettireceklerini de sözlerine ekledi.

        Üzerinden büyük bir yükün kalkmış olmasının rahatlığındaydı.

        NOT: 23 NİSAN KUTLU OLSUN...

        Diğer Yazılar