Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        DAİRE, yay hesaplamalarının olmazsa olmazıdır...

        Bir dairenin çevresinin çapına bölümü ile elde edilen sabit sayıdır.

        Adı Yunan alfabesinin “perimetier” (çevre, çember) sözcüğünün ilk harfi olan “π” “pi”den gelir ve her çemberin çevresinin uzunluğunun, çapının uzunluğuna bölündüğünde karşılaşılan, “3,14...” diye sıralanan sabit rakamdır.

        Çember, yay şeklindeki metre ile iki ucunu alıp hesaplaması olanaksız alanların ölçümü için kullanılır; kesine yakın sonuç verir.

        “Bayram günü bunun ne anlamı var?” diyebilirsiniz.

        Bütün bunları anlatmamın nedeni, son günlerde yayınlanan anketler ve bazı öngörüler ile kamuoyu yoklama ve oluşturma şirketlerinin oy oranlarına ilişkin verileri.

        Bu verilerin ne kadarının bilimsel olarak karşımıza çıktığı tartışılır. Çünkü matematikteki gibi sandık sonuçlarını öngörmek için de pi sayısı gibi baz alınacak, “sabit” değerlere ihtiyaç vardır.

        Bu değer, her seçimde farklılık gösterir. Yani milletvekili genel seçimindeki seçmen davranışını baz alıp yerel seçimi okuyamazsınız. Eğer okumaya kalkarsanız dikdörtgen hesabı ile daire alanını bulmaya kalkışmış olursunuz.

        ÖRNEK HACİM NE?

        Özetle, Afrika’dan aldığınız toprakla Avrupa’daki bitkinin verimini söyleyemeyeceğiniz gibi, milletvekili genel seçimine bakıp yerel genel seçimin nasıl sonuç vereceğini tahmin edemezsiniz.

        Her seçim araştırmasının, örneklem model ve planlamaları, veri derleme teknikleri, örnek hacim ve dağılımları, soru kâğıtları farklıdır.

        Ayrıca ellerinde baz alacakları rakamlar, örneklemler olmasına rağmen, son seçimde yanılan anket şirketlerinin bugünü bilimsel yöntemle hesaplamalarının da hiç olanağı yoktur.

        Çünkü bu seçim ilk kez yapılıyor ve örneklemi gerçekleşmedi.

        SEÇMEN DAVRANIŞI

        Ayrıca milletvekili ve yerel seçimde kararlı davranan seçmenin, referandumdaki gibi bu seçimde nasıl bir eğilim göstereceğini de kestiremiyoruz; elde buna ilişkin bir veri yok.

        Örnek vermem gerekirse, HDP ve öncesindeki partilerin hiçbiri yerel ve milletvekili seçiminde Kırşehir, Nevşehir, Kırıkkale, Yozgat gibi Orta Anadolu’da aday çıkarmadı. Ankara, Konya gibi çıkardığı yerlerde de seçmeni, “Nasıl olsa sonuç getirmeyecek” diye oy vermedi; siyasi platformda kendisine en yakın olan AK Parti’ye yöneldi.

        Oysa bu seçimde adayına doğrudan oy verecek.

        Bunun oranı % 3-5 olabilir; ancak unutulmasın ki bu seçim % 50 artı 1 oy ile kazanılacak.

        Ayrıca sandığa gidecek seçmen sayısına dönük de elde veri yok. Bu da % 50 oyun hangi rakamda gerçekleşeceğini kestirmeyi zorlaştırıyor.

        Diyelim ki 2004 seçimindeki gibi seçmenin % 24’ü sandığa gitmedi. Bu durumda toplam seçmenin % 38 oyunu alan % 50 oyu almış olur.

        2009’daki gibi % 16 seviyesinde olursa, o zaman da % 50’yi aşmak için toplam seçmenin % 42’sinin oyunu almak gerekir.

        MHP seçmeninin AK Parti ile arasındaki 3-4 puanlık geçirgenliği de buna eklemek gerekir.

        Bütün bunlara bakıldığında öngörüde bulunulabilir.

        2011’in rakamı ile 2014 Ağustos’u okunamaz.

        Okunursa da niyetçi güvercinin gagaladığı kâğıdı okumaktan farkı olmaz.

        Diğer Yazılar