Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        İSTANBUL’da, Galata taraflarındaki Müslüman mahallelerinde 1839 ilkbaharında büyük bir yangın çıktı ve ahşap binalar çıra gibi tutuştu...

        Şehirde itfaiye teşkilâtı yoktu, yangını halk ve askerler beraberce söndürmeye çalıştılar ama çabalar işe yaramadı, alevler bir evden öbürüne atladı...

        O günlerde Jupiter adında bir Fransız savaş gemisi İstanbul’u ziyarete gelmiş ve limanda demir atmıştı. Geminin 21 yaşındaki kaptanı François alevlerin gittikçe büyüdüğünü görünce 200 kadar denizciyi ellerinde su kovalarıyla karaya çıkarıp yangın mahalline gönderdi ve yangın, alevlerle mücadeleyi bizden daha iyi bildikleri belli olan Fransız askerlerinin yardımı ile söndürülebildi...

        Denizciler çatılara tırmandıkları, kovaları elden ele taşımak için insan zinciri oluşturdukları yahut yanan binaları alevlerin başka yerlere sıçramaması için baltalarla yıkmaya çalıştıkları sırada geminin kaptanı François’nın ne yaptığını imkânı yok tahmin edemezsiniz:

        Alevlerin karşısına geçti, önüne bir resim sehpası, sehpanın üzerine de boş bir tuval koydu; paletini, fırçalarını ve boyalarını eline alıp yangının tablosunu yaptı!

        PARİS KONTU’NUN EŞYALARI

        Kaptan François yahut tam adı ile Joinville Prensi François Ferdinand Philippe Louis Marie d’Orleans, isminden de anlaşıldığı gibi, Fransa’nın Orleans Hanedanı’nın mensubu ve sonradan Fransa tahtına geçecek olan Orleans Dükü Loui Philippe’in oğluydu. 1818 ile 1900 seneleri arasında yaşadı, denizcilik, yazarlık ve ressamlık yaptı, Fransa’da krallığın sona ermesinin ardından politikaya girdi ve meşru ve gayrımeşru hayli de çocuğu oldu.

        François d’Orleans’ın tablosu, aralarında başka İstanbul görüntülerinin de yeraldığı daha birçok eseriyle beraber Sotheby’s müzayede şirketinin 29 ve 30 Eylül’de Paris’te düzenleyeceği açık arttırmada satışa çıkacak. Müzayedenin asıl önemi, Fransa tahtının vârisi olan Orleans Hanedanı’nın elindeki 232 parça tarihî eserin satılacak olması ve Prens François’nın resimleri de hanedana ait objeler arasında bulunuyor.

        Fransa’da tahtın vârisleri “Paris Kontu” unvânını taşırlar. Papa aslında nasıl “Roma Kardinali” ise, kral da “Paris Kontu”dur ve Kont’a “Monseigneur” yani “Efendimiz” denir ve sağcısı da, solcusu da, dindarı da, lâiki de tahtın vârisine böyle hitap eder ve onunla ilgili haberlerde de ismi ile beraber bu ifade kullanılır.

        ALDILAR AMA SATAMIYORLAR

        Orleans Hanedanı uzun senelerden buyana maddî sıkıntı içerisindeydi ve hanedanın reisi ve ressam olan 82 yaşındaki şimdiki Paris Kontu Henri, geçimini tablolarını satarak kazanıyordu. Aile kendilerine ait olan bazı gayrımenkuller ile mücevherlerin satışı konusunda hükümetle sürtüşmüş, mahkemelik olmuş, senelerce devam eden dâvâların neticesinde mücevherlerin bir kısmını “satmamak, sadece muhafaza etmek” şartıyla alabilmişler ama parasızlığın çaresini bulamamışlardı.

        Fransız kraliyet ailesi, şimdi biraz nefes alabilmek için aile kolleksiyonlarını müzayedeye koyuyor. Kolleksiyonda neler var neler! Fransa’nın 13. asırda yaşayan ve sonradan “aziz” ilân edilen kralı Dokuzuncu Loui’nin paltosunun parçasından “güneş kral” 14. Louis’ye ait özel eşyalara, nişanlardan kraliyet fermanlarına ve mobilyalardan çoğu şimdiye kadar görülmemiş tablolara kadar dünya kadar obje...

        Prens François’nın mezata çıkacak olan “Galata Yangını” tablosuna kaç para istendiğini merak etmiş olabilirsiniz... Satılacak olan diğer objelerin fiyatlarının yanında pek birşey değil, açılış fiyatı 15 bin euro, yani sadece 50 bin lira.

        Paris’te önümüzdeki hafta yapılacak olan mezatı “Şekerim, Fransa Kralı parasız kalmış, aile yadigârlarını satıyordu, gidip bu tabloyla beraber bir-iki parça birşey aldım” diye hava atmak isteyecekler çıkar ve sayelerinde “Galata Yangını” tablosu da Türkiye’ye gelir diye şimdiden duyuruyorum.

        Diğer Yazılar