Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        KUDÜS’teki Kıyamet Kilisesi’nde birkaç aydır yoğun bir faaliyet var...

        Hristiyan dünyası Hazreti İsa’nın kabrinin bu kilisede bulunduğuna inanıyor ve tarihî yapıların restorasyonunda tecrübe sahibi olmuş Yunanlı bir ekip, kabirde gece-gündüz çalışıyor.

        Aylardır devam eden faaliyeti yakından takip etmeye çalışmama rağmen, açıkçası ekibin ne yapmak istediğini tam olarak anlayamadım. “Restorasyon” diyorlar, mezarda güçlendirme yapacaklarını söylüyorlar ama kabir kazıldığı takdirde kemiğe tesadüf edilmesi ihtimalinden bahsetmiyorlar ve “Çalışmanın daha uzun zaman devam edeceğini” söylüyorlar, o kadar...

        Önceki hafta tam altmış saat uğraşıp Hazreti İsa’nın kabri olduğu söylenen yerdeki mermer kapağı kaldırdılar ve hayli şaşırdılar. Zira alttan çok daha eski bir başka kapak çıktı ama bunu henüz açmadılar, açacaklarına dair bir söz de etmediler, sadece güçlendirme ile alâkalı bazı teknik açıklamalar yaptılar...

        Hem restorasyonun yapıldığı Kıyamet Kilisesi’ni seneler önce defalarca ziyaret ettiğim, hem de Kudüs’e ve böyle çalışmalara zaten merak duyduğum için kilisedeki faaliyeti yabancı basından günü gününe takip etmeye çalışıyorum. Dolayısı ile Türkiye’nin gündeminden, yani bitmeyen çekişmelerden sıkılmış olanlar için bugün Kıyamet Kilisesi’nde yapılanlardan bahsedeyim dedim...

        KANUNÎ’NİN FERMANI NEREDE?

        Restorasyonda iki husus dikkatimi çekti... İlki restoratörlerin kaldırdıkları kapak ile ilgili açıklamaları, diğeri de kilisedeki çalışmaların finansı...

        Kaldırılan mermer kapak mezarın üzerine 1555’te yerleştirilmiş ve o tarihten buyana ilk defa yerinden çıkartılmış...

        Kudüs 1555’te Osmanlı toprağıdır ve Osmanlı tahtında da Kanunî Sultan Süleyman oturmaktadır...

        Şehrin bugün hâlâ ayakta duran surları Kanunî tarafından tamir ettirilmiş, yine günümüzde kullanılan su sisteminin bir bölümü de hükümdarın hanımı Hürrem Sultan’ın vakfı tarafından yaptırılmıştır. Kıyamet Kilisesi’ndeki mezarda o devirde hükümdarın izni olmadan herhangi bir iş yapılamayacağına göre, önceki hafta kaldırılan mermer kapak hakkında Kanunî’nin mutlaka bir emrinin bulunması gerekir. Ama o senelerden bugüne gelebilen evrak sayısı zaten azdır ve üzerinde çalışılan belgeler arasında da bu şekilde bir emir, ferman, irade, vesaire bulunmamaktadır.

        Kanunî Süleyman’ın Hazreti İsa’nın mezarını konu alan ve her bakımdan enteresan olan bu emri kimbilir ne oldu ve hâlâ mevcut ise acaba nerede?

        PARAYI VERENİ TAHMİN EDİN!

        Ve, bana garip gelen diğer tuhaflık:

        Hazreti İsa, Kur’an’a göre ölmemiş, öldürülmemiş ve Allah tarafından “kendi nezdine” kaldırılmıştır. Bu “kaldırılış” eski metinlerde “göğe yükselme” mânâsında “göğe ağmak” şeklinde geçer ve İslâmî itikada göre Hazreti İsa’nın kabrinin mevcut bulunması mümkün değildir!

        1967’deki Arap İsrail Savaşı’na kadar Ürdün’e ait olan ve savaşta İsrail’in işgaline uğrayan Kudüs’teki vakıflar aradan yarım asır geçmesine rağmen hâlâ Ürdün tarafından idare ediliyor. Hazreti İsa’nın mezarının bulunduğuna inanılan mekândaki restorasyonun masraflarının büyük kısmını da “Şerif” olduğu, yani Hazreti Muhammed’in soyundan geldiği söylenen Hâşimî hanedanına mensup Ürdün Kralı Abdullah karşılıyor! Kudüs’teki bu faaliyet devam ederken Aryeh Şimron adındaki İsrailli bir arkeolog da, şehrin dışında bir kayaya oyulmuş olan Talpiyot isimli mezarın Hazreti İsa’ya ait olduğunu ve mezarda üzerinde “Yusuf’un oğlu İsa” yazılı bir ölü kemiği kutusunun ortaya çıkartıldığını söyleyip kafaları bir hayli karıştırıyor...

        Kıyamet Kilisesi’ndeki kapak açıldığı takdirde Hristiyan dünyasından hayli ses geleceği besbelli ve olacakları sizlere de nakledeceğim...

        Diğer Yazılar