Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        TEKE Tek Özel'de geçen Pazar gecesi söz dönüp dolaşıp Hazreti Meryem'e gelince, içerisinde Meryem'in isminin geçtiği bir Bektaşi nefesinden bir dörtlük okudum. Eskilerin "şathiyât-ı sofiyâne" dedikleri şekilde yazılmış olan, yani ilâhî meselelerden teklifsizce bahseden nefesin okuduğum kısmında, bugünün diliyle "Bir gececik Meryem'e misafir olduk, Hazreti İsa'nın öz babası biziz" deniyordu. Yayın anından itibaren, iki gün boyunca, seyircilerden ve okuyuculardan şiirin tamamını ekranda okumam veya köşemde yazmam için bir hayli mesaj geldi. İsteklerini yerine getiriyor, Bektaşi ve Alevi edebiyatının en meşhur eserlerinden olan nefesin şairi hakkında bilgi veriyor ve metnini yayınlıyorum. Okuduğum nefes 1853 ile 1915 yılları arasında yaşamış ve eserlerinde "Harâbî" mahlâsını kullanmış olan Bektaşi şairi Ahmed Edib'e aittir, âyetlerle süslenmiştir ve tam metni şöyledir: "Kâf u nun" hıtabı izhâr olmadan Biz bu kâinatın ibtidâsıyuz Kimseler vâsıl-ı dîdâr olmadan Ol "kaabe kavseyn"in ev ednâsıyuz

        Yok iken Âdem'le Havvâ âlemde Hak ile Hak idik sırr-ı mübhemde Bir gececik mihman kaldık Meryem'de Hazret-i İsâ'nın öz babasıyuz

        Bize "Peder" dedi tıfl-ı Mesîhâ "Rabbi erinî" deyü çağırdı Mûsâ "Len terânî" deyen biz idik ana Biz Tûr-ı Sînâ'nın tecellâsıyuz

        "Küntü kenz" remzinin olduk âgâhı "Hakk al-yakîn" gördük cemâlullahı Ey hoca bizdedir sırr-ı ilâhî Biz Hacı Bektâş'ın fukarâsıyuz

        Zâhidâ şânımız "İnnâ fetahnâ" Harâbî kemteri serseri sanma Bir kılı kırk yarar kâmiliz amma Pir Balım Sultan'ın budalasıyuz

        Mısraları, bugünün Türkçesi ile izah edeyim: "Biz, Allah 'Ol!' emrini vermeden önce de kâinatta idik. O'nun güzel yüzünü hiç kimse görmeden önce biz gördük, Cebrail'e iki ok boyu mesafeden daha yakın olduk. Âdem ile Havvâ âlemde vârolmadan evvel, o bilinmezlik içerisinde biz Hak ile yakın olmuştuk. Hazreti Meryem'de bir gece misafir kaldık, Hazreti İsa'nın öz babası biziz. İsa 'Baba', Musa da 'Rabbim, bana görün' diye bize hitab etti. Musa'ya 'Sen beni göremezsin' cevabını biz verdik, Sina Dağı'nın tecellisi biziz. Allah sözü olduğu söylenen 'Ben gizli bir define idim' ibaresinin ne olduğunu biz biliriz, Allah'ın güzel yüzünü yakından biz gördük. İlâhî sırlar bizde gizlidir, bizler Hacı Bektaş-ı Velî'nin yolundan gidenleriz. 'Biz sana apaçık bir zafer verdik' verdik âyeti bizim şânımızdır. Kılı kırk yaran olgun bir insanız ama pîrimiz Balım Sultan'a bağlanmışız". Yapmaya çalıştığım bu açıklamaya bakarak metni başka türlü yorumlamayın, zira yukarıda da söyledim, Harâbî'nin bu şiiri bir "şathiyât-ı sofiyâne"den ibarettir.

        Diğer Yazılar