Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Üzerinden epey zaman geçti ama MHP’deki çatlak iddialarına, dahası tabandaki “Hayır”cılara ilişkin bir polemik olması hasebiyle önemi hâlâ sürüyor. AK Parti’nin MHP ile ortak miting yapabileceği bilgisi de gündeme düştüğüne göre Devlet Bahçeli’nin kalkıp ortada önemli bir durum da yokken Doğu Perinçek’i hedef alarak, “Eğer Doğu Perinçek ve ‘Hayır’cı yoldaşları ile Erdoğan arasında tercih hakkımız olacaksa Sayın Erdoğan’ı tercih edeceğimizi herkesin bilmesi gerekir. Bunlar çılgına dönse de millet için, devlet için ‘Evet’, Türklüğün bekası için ‘Evet’ diyeceğiz” şeklinde bir cümle kurmaya neden gerek duyduğu üzerinde daha detaylı durmak için hâlâ geç değil.

        70’Lİ YILLAR UNUTULMAZ

        Zira Doğu Perinçek’in cevabı da ilginçti. “Oylama olsa ülkücüler Devlet Bahçeli yerine beni seçer” demekle kalmadı, şöyle bir cevap verdi: “FETÖ’nün 15 Temmuz darbesini esas olarak Vatan Partisi’nin dik duruşu önledi. Ve tabii Tayyip Erdoğanlar da önledi. Tayyip Erdoğan, AKP ile Vatan Partisi ve Türk Silahlı Kuvvetleri önledi. Ancak bunların arasına nifak sokarak Amerikan planları ilerletilebilir. Erdoğan’ı tercih edenler, Perinçek’i de tercih etmiş olacaklar.”

        Ancak bütün bu sözlerden geriye kalan AK Parti tabanındaki karasızların da kafasını karıştırabilecek “Erdoğan’ı seçince zaten Perinçek’i seçmiş oluyorsun” cümlesi oldu. Yılların siyaset kurdu Perinçek herhalde bunu hesaplamamış değil. Dahası ta Çin’den buralara uzattığı açıklamanın içinde birkaç kez “ABD, Erdoğan ile aramızı açmaya çalışıyor” ifadesi geçiyordu.

        Mesele sadece MHP tabanındaki “Hayır”cı ülkücülerin yüzünü Perinçek’e dönüp dönmediği meselesi değil. 70’li yılları hatırlayan hiçbir ülkücünün buna tevessül etmeyeceği az çok tahmin edilebilir. Ancak kartların değil ülke, küresel çapta yeniden karıldığı bir dünyada kimsenin, hele gençlerin 70’li yıllara bakmayacağı da iddia edilebilir. Ancak bu ayrı bahis.

        Bahçeli’nin açıklaması “siyasi hafızası sağlam” MHP’li siyasetçilere, milletvekillerine ve teşkilata bir meydan okuma içeriyor. “Bu referandumda yeriniz ‘Evet’in yanı değilse Perinçek’le aynı saftasınız demektir, hazmedebiliyorsanız buyrun” demek istiyor.

        Ancak bu mesajı aynı zamanda orduya da veriyor.

        Zira partisi ne olursa olsun ulusalcı ya milliyetçi bazı kesimlerin “Hayır”cı pozisyonu da aşıp sistem değişikliğine husumet besleme noktasında olmalarının bir nedeni “tek adamcılık” mülahazaları ise diğer nedeni “Başkanlık sistemi benzeri bu model değişikliği federasyonun önünü açar mı?” şüphesi. Bu endişenin, hatta reaksiyonun orduda karşılık bulmadığını düşünmek naiflik olur.

        Dahası 15 Temmuz’un hemen arkasından yazılan “Bu daha bir şey değil, asıl darbeyi Avrasyacılar yapacak” temalı dış basın yazıları ve makaleler de unutulmadı.

        TARAFTARA MESAJ VERDİ

        Rusya’ya yaklaşan Türkiye’den, sadece 10 gün içinde hem İngiltere hem Almanya başbakanlarını, hatta bir de CIA Direktörü’nü ağırlayan Türkiye boyutuna geçilmiş olması, Trump’lı ABD’ye bel bağlama konusundaki aşırı doz heveskârlığın sadece Rusya’yı değil, Türkiye’nin yönünün “Batı ittifakı değil Avrasya” olması gerektiğini düşünen çevreyi rahatsız ettiği de aşikâr.

        Bu ve benzeri sebeplerin yarattığı potansiyeli referans alan Bahçeli, söz konusu açıklamasıyla referandumdan “Evet” ya da “Hayır” çıkması halinde herhangi bir vesileyi mazeret görerek darbeye kalkışabilecek unsurlara karşı, ordudaki sempatizanlarına/ taraftarlarına da mesaj vermiş oldu: “Sakın aklınız karışmasın, dolduruşa gelmeyin.”

        Diğer Yazılar