Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Yıllar önce, Mecliste siyasi partilerin kendi bünyelerinden seçtikleri, üçer, toplam 12 milletvekili yeni bir anayasa yapmak için toplanmışlardı. Bu kurulun başına da değerli Meclis Başkanımız Cemil Çiçek getirilmişti. O tarihte de yazmıştım. Ve demiştim ki, bunlar “havanda su dövüyorlar.” Çünkü ülkenin efendisi, kendi partisinin milletvekillerine gerekli talimatı vermişti. Demokrasi varmış, adalet tıkırında, her şey uygar ülkelerde olduğu gibi görüntüsü vermek isteniyormuş gibi bir davranış sergileniyordu. Bu yapmacık oyun fazla sürmedi. Kurul dağıldı.

        Eğer fikir senin değil, yapılmak istenen şey için sana talimat verilmiş ise, yani demokrasi, insan hakları ve benzeri demokratik hakları sen benimsememiş isen özümsememişsen üzerindeki baskı ile körü körüne savunuyorsan... “Aslında sen bir hiç’sin” ve öyle oldu macera bitti.

        Mecliste dört siyasi parti var. AKP 13 yıl sonra ilk defa tek başına hükümet kurabilecek çoğunluğu kaybetti. Diğer üç siyasi parti isterlerse rahat bir hükümet kurabilecek güce sahip. Ama hayır... MHP için, HDP cüzzamlı, vatan haini, sırtını PKK’ya, Kandil’e dayamış, değil koalisyon kurmak yanına yaklaşılması bile tehlikeli siyasi bir teşekkül. Nitekim HDP hem barış hem demokrasi hem de huzur istiyor. Türk ulusu da aynı şeyleri istiyor. Çok güzel değil mi...

        İKİ KURŞUNLA ŞEHİT EDİLİYOR

        Ne var ki, HDP’nin sırtını dayadığı iddia edilen PKK geliyor, Ceylanpınar’da iki gencecik polisimizi gece uyurken beyinlerine iki kurşunla şehit ediyor.

        Yüreğimiz dağlanıyor. Ve sonra Diyarbakır’da iki trafik polisimiz... İnsan, barış bu mu, huzur bu mu... Diye sormaz mı...

        Böyle bir partinin içinde bulunacağı koalisyondan bahsedildiği zaman MHP açık açık “ben yokum” diyor. Ve şunu biliyor. Eğer yüzde altmış oy çokluğu ile HDP ile koalisyon yapacak olsa 17-25 Aralık olayların failleri yüze divana gidecek.

        İşçilerin asgari ücretleri 1400-1500 lira olacak ve bayramlarda işçilere birer maaş ikramiye verilecek... Bunlara “hayır” diyor MHP. CHP’ye gelince, çıkmaz ve karanlık bir yolda ilerliyorlar. CHP’nin millete en büyük vaadi 17-25 Aralık faillerinin yargılanması. Siz bırakın milletin sabrı ile oynamayı. Temsilcileriniz değil, Genel Başkanlar olarak sadece bu iki madde üzerinde anlaşabiliyor musunuz, ona bakın.

        Sayın Davutoğlu, Sayın Kılıçdaroğlu;

        Madde 1; 17-25 Aralık tarihleri arasında cereyan eden suiistimal ve hırsızlık faillerini adalete teslim edeceğiz. Madde 2; Bakanlık bölüşümünde Adalet Bakanlığı CHP’ye verilecek diyebiliyor musunuz?

        Buna millet huzurunda evet diyemiyorsanız... Ki diyemeyeceksiniz. Çünkü AKP anlaşamayacağınızı biliyor ve zaman kazanıyor. Teşkilatlarına “seçime hazır olun” emrini verdi bile. Eğer koalisyon olsa, olmazsa geçici bir anlaşma... Savaşlarda bile “tarafların yaralı ve şehitlerini almak için bir süre ateş-kes anlaşması yapması gibi... Ülkeye gerçek demokrasi gelecek. Seçim sistemleri, oluşturulacak. AKP ye yaşamlarını, akıllarını ipotek altına alan, menfaat kapıları kapanacağı için, panik havasıyla yuvadan uzaklaşacak ve parti içinde gerçek ve idealist üyeler kalacak.

        Sonra koalisyonu çökertin. Ama şimdi siz, hepsine rest çekiyorsunuz.

        Batarsa batsın bu ülke” diyerek. Reisin ekmeğine yağ, üstüne bal sürüyorsunuz.

        Erken seçime giderseniz bir değişim olmayacak. Bu biliniyor. 2015 yılı her bakımdan kaybedilmiş olacak...

        Rüyanın peşinden

        Sayın Kılıçdaroğlu, AKP Genel Başkanı seçime hazır olun diyorsa, MHP ben seçim çalışmalarına başladım, diyebiliyorsa, siz bir rüyanın peşinden koşmaya çalışıyor ve zihni ve bedeni uyuşukluk içinde günlerinizi geçirmeyin.

        Milleti oyalamayın. Bu yenilgide suçlu değilsiniz. Ama bu AKP’nin sistemidir. Bu politikaya kanmayın, boşuna nefes tüketmeyin. Bu defteri kapatın. Hoşça kalın...

        Diğer Yazılar