Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        18-22 yaş aralığındaki gençlerin dağ çıkarmasını takip etmek üzere Uludağ’daydım. Oteller sadece üniversite öğrencileri tarafından kapatılmış, her yer ‘Amerikan Pastası’ filminin çekim platosu gibiydi. Dağın her yerinde ayrı bir parti, ayrı bir organizasyon eşliğinde eğlenen gençlik akşamüstü partisinde -4 derecede durmadan dans etti. Sorel After Ski partisinde DJ Emrah İş çalmaya başlayınca dağın eteklerinde adım atacak yer kalmadı neredeyse. Soğuğa aldırış etmeyen gençler burada saat 20.00’ye kadar kurtlarını döktükten sonra ufak bir yemek molası verip bir diğer parti için saat 22.00 civarı Grand Yazıcı’nın kayak odasında buluştu. Gündüz kayak kiralanan odalardan biri gece kulübü haline getirildi ve Columbia için verilen partide gençlik enerjisi burayı doldurdu bu sefer. Kayak malzemeleri arasında yapılan partide gece yarısını gören eğlence ekibinin günü sonlandırdığını zannediyorsanız yanılıyorsunuz. En sona en bombası saklanmış misali, gece 01.00 civarında da Gülşen için toplanıldı. Kalan son enerjimizi onun için saklamıştık ki kendisi de sahneye giriş yaptığı anda bizi yeniden ayağa kaldırdı. “Gülşen’in sahnesi çok iyi” nidaları eşliğinde izlediğimiz sanatçı Uludağ’a öyle bir enerji verdi ki sabah kalktığında herkesin aklından onun şarkılarından biri geçiyordu mutlaka.

        Kahve işi kolay değil

        GEÇEN hafta iş nedeniyle bolca Cihangir takılmaları yaşadım. Bu kadar fazla gidip gelince mahallelinin takıldığı ünlü mekânları da denemek istedim. Adını çok duyduğum Kronotrop’ta kahve içerek güne başlama olayına girelim dedik. Tatlı bir Brooklyn kafesi görünümündeki Kronotrop’ta daha önce kahve içmediğimi, bana ne önerebileceklerini sordum. Onlar da iddialı bir şekilde her zaman ne içiyorsam onu denememi ve farkı görmemi istediler. Fakat genelde içtiğim Americano’nun yanına bile yaklaşamayacak kahveleri hayal kırıklığı yarattı. Sonraki günlerde Esin Övet önderliğinde gezerken “İyi kahve nerede içeriz” dediğimde beni Not Just Coffee’ye götürdü. Halk arasında bilinen adıyla “Bergüzal Korel’in kafesi” denen yer küçük ama iç açıcı dekoruyla mutlu etti. Sıcak tavırlı personeli mekânı daha da sevdiriyor. Cihangir gezilerimin yeni buluşma noktası olarak seçtim bile.

        Son dönemde...

        ■ SEVGİLİLER Günü’nün sadece tüketim dünyası için uydurulduğunu keşfetmek için oyuncuların açıklamasını bekleyen bir kısım halk şoka girse de bugün için yapılan güzel prodüksiyonlar var. Tabiİ ki Yıldız Tilbe’nin reklamı bunların başında geliyor.

        ■ EMRE Aydın’ın depresif modlu şarkılarına bir yenisi daha eklememesi ve bu duruma açıklama getirircesine ‘Ölünmüyor’ ismini verdiği şarkısı herkesi mutlu etti. Kliplerde modern dans kullanma klişesine yakalansın diye düşünsem de son videosunu beğendim.

        ■ DÜĞÜNLERİ yaklaşan isimlerin harcadığı paralar da ortada dönüyor. Kıvanç Tatlıtuğ, Paris’teki düğün için şimdiden 600 bin TL harcarken, Kenan İmirzalıoğlu 350 bin sınırında. Kim veriyor bu rakamları, uzaklara gitmeye gerek yok, tabii ki en yakın arkadaşlar! İki düğünün de özel anlarını millete ballandıra ballandıra anlatmaya hazırlananlar olduğuna eminim

        Diğer Yazılar