Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Budönem kişisel favorim haline gelen Deeperise’ın Jabbar katkılı parçası ‘Raf’ günde birkaç kere dinlenmeyi hak eden cinsten bir şarkı olmuş. İsimlerin yabancı olduğuna bakmayın, Deeperise 90 doğumlu Mesut Yılmaz’ın sahne adı. Jabbar’ın eşsiz vokaliyle taçlanan, kendiliğinden akıp giden bir şarkı yapmışlar. Elektronik şarkılar Türkçe sözle pek uyum sağlamaz aslında ama bu sefer öyle olmamış. Açıkçası deep house semalarına selam çakan Türkçe bir şarkı duymak heyecan verdi.

        Sezen Aksu ve Tarkan’ın Yaşar Gaga’nın ‘Alakasız Şarkılar’ albümü için yaptığı ‘Ceylan için ağıt niteliği taşıyan şarkı yazın beach club’lardaki partilerde çalar mı çalmaz mı’ tartışması sürerken klip de geldi. Peki bu kadar özel bir şarkının klibinin hayran videoları gibi eski videolardan devşirilmesi biraz ‘alakasız’ olmamış mı? Sezen’in ‘Manifesto’su yeni piyasaya sürülmüş, Tarkan’ın yepyeni şarkıları beklenirken ‘Ceylan’a sıra gelir mi bilemedim.

        Bengü'nün ‘Kuzum’ isimli klibindeki stiline, tavrına ve dansına bayıldım. Şarkı tam olarak yabancı yaz hitlerinin ağızda bıraktığı tadı yakalamaya çalışmış ama “Kuzum” sözü konuyu biraz ‘Türk işi’ safına çekiyor. Ayla Çelik ve Gökhan Tepe’nin yazdığı şarkının aranjesi Volga Tamöz’ün. Şarkının bas dizilimi Ed Sheeran’ın ‘Shape of You’suyla benzerlik gösterdiği için fonda o şarkı çalıyor gibi oluyor ama neyse.

        Öyle Vakti

        Best FM’deki programlarının hastası olduğum Yasemin Şefik, şiir tadında mırıldanmalarına yeni kitabı ‘Öyle Vakti’nde devam ediyor. Konuşurken fazla detaya girip olayı ballandıra ballandıra anlatanlardan nasıl hoşlanmıyorsam, direkt konuya girip az ama öz cümleyle durumu anlatanlara da bayılırım. İşte Yasemin’in dizeleri de böyle. Bazen tek bir cümle, bazen iki satır okuyorsunuz ama üzerinde düşünmek için harcadığınız vakit bundan çok daha fazla. ‘Ucuzluk’ adlı şiirinde “Etiketin yarısı olmuş her şey / Bir ben kendi yarımı bulamadım” diyerek günümüzün en büyük yarası yalnızlığa çok derinden girmiş mesela. Ya da ‘Horlama Edebiyatı’nda “Beni hor görme. Biri de seni görmez... Anlarsın!” diyerek kısa ama tahrip etkisi büyük bir yer açıyor. ‘Kitap okumaya vakit bulamıyorum şekerim’, diyenler için bile çekici bir tarafı olduğunu düşünüyorum.

        Kaçamak için Sayfiye

        Hani bazen oluyor ya, Sıla’nın şarkısındaki gibi “Kafa nereye biz oraya” tadında bir tatil yapmak istiyor insanın canı. Metropol insanları- nın son dönemdeki tercihi bu yönde en azından. Çalışma hayatından bezip kaçamak tatili yapmak isteyenler için Kabak Koyu yakınlarında Kelebekler Vadisi'nde yepyeni bir mekân açıldı: Sayfiye. İstanbul gece hayatından bıkıp Bodrum beach’lerini kalkındıran Kaan Urcan, şimdi gözden de gönülden de ırak olmak isteyenler için yepyeni bir yer açmış. Kısa sürede milletin özel tekneleri ile geldiği bir mekân oluveren Sayfiye, gündüz deniz mahsulleri ağırlıklı mönüsüyle restoran kafasında takılırken, akşam ateş başında dans edilen partilere ev sahipliği yapıyor. Tropikal bir adadaymışsınız gibi korunan doğal doku insanın ömrünü uzatan cinsten. ‘Alayım başımı gideyim bir adaya yerleşeyim’ kafasına geçmeden o civarda bir süre takılmakta yarar var.

        Diğer Yazılar