Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        RTÜK’ün internet video servislerinin de deneticisi haline gelmesine en yaygın itiraz, ekstra ücret verilen bir hizmetin neden bu kapsama dahil edildiği. Oysa zamanında Cine 5 ya da Digiturk servisleri de paralıydı ama ayrıcalıklı bir statüye ulaşamadılar. Vatandaşını mikro düzeyde terbiye etmeye kararlı devlet için fark etmiyor.

        Halbuki dünyada “pay TV” (ekstra ücret ödenerek izlenen sistemler) içerik olarak yaratıcılığın da öncüsü, bunun da nedeni sansürden muaf özgür bir yayıncılık yapmaları. Yakın tarihe damga vurmuş televizyon yapımlarının önce HBO, birkaç senedir de Netflix gibi platformlarda ortaya çıkması tesadüf değil.

        Dünya bu yönde hızla ilerlerken Türkiye sürecin tam bizim için emeklilik aşamasında RTÜK’le gelişmeyi engelliyor.

        “Çukur” gibi ana akım dizilerin sansürsüz internet versiyonlarına gösterilen ilgi yeni televizyon izleyicisinin ihtiyacını da kanıtlıyor. Dizilerini Ortadoğu’ya satarak yeni bir pazar açan Türk yapımcılar belki de bu platformlar ve özgürlük ortamı sayesinde bir eşik daha atlayacaklardı.

        ÖPÜŞME, SEVİŞME

        RTÜK denetiminin her öpüşmeye, içki ve sigara sahnesine, küfürlere müdahale etmesinin toplumsal ahlak için faydaları da tartışmalı. RTÜK’ün müdahalelerinin amacı insanların öpüşmediği, içki içmediği vs. belli bir ahlak anlayışını oturtmaksa ekranı karartmak ya da çiçek koymakla bu amaca ulaşılamadığı ortada. İnsanlar televizyonda gördüğü için sevişmiyor; seviştikleri için televizyonda gösteriliyor.

        Tabii, bütün bunlar işin yasal zemindeki tartışmaları. Bir de işin korsan boyutu var.

        Napster adlı MP3 paylaşım programı çıktığında hepimizin bilgisayarları ortak bir kütüphaneydi ve kaçak olduğunu bile bile istediğimiz her şarkıyı başkalarından indiriyorduk. Wired’ın son sayısında da aktardığı gibi müzik sektörü bununla mücadele edemeyeceğini anlayınca dinleyiciye daha iyi bir alternatif sunmaya karar verdi. Steve Jobs tarihin müzik dinleme alışkanlıklarını yerle bir ederek albümleri bütün olarak değil, şarkıları teker teker satmaya başladı. Ardından bugün yaygın olarak kullanılan Apple Music, Spotify gibi servisler geldi.

        Abonelik ücretini vererek üye olduğumuz bu servisler sayesinde korsan müzik indirmeye gerek bile duymuyoruz. Dahası, bilgisayara zarar verecek dosyalar, yanlış çıkan şarkılar, bozuk linkler yok. Kullanıcı tecrübesini kolaylaştırarak kazandı teknoloji firmaları.

        SANSÜRE KARŞI

        Benzer bir mantık video paylaşımında işledi. BitTorrent teknolojisi korsan film paylaşmak için geliştirilmedi. Büyük dosyaların kolay bir şekilde indirilmesiydi amaç. Ama kısa sürede filmlerin, dizilerin “düştüğü” bir yer oldu. BitTorrent teknolojisi bir dosyayı bölüp her kısmını farklı “host” bilgisayarlarda tuttuğu için internet servis sağlayıcıları indirilen dosyanın boyutuna bakarak korsanı tespit edemiyor.

        Yeni çıkan filmler, bir gün önce gösterilen dizileri hemen kaçak bir şekilde izlemek mümkün. TV-film sektörü bu tehlikeye karşı Netflix gibi hizmetleri öne çıkardı. El kamerasıyla beyazperdeden çekilmiş korsan filmlere karşı pratik bir alternatif olarak başarıya ulaştı. Türkiye’de ise RTÜK denetimi korsanı adeta teşvik ediyor. Yıllardır dünyanın kaçak DVD cenneti olan Türkiye’de bu platformlar teşvik edilmesi gerekirken şimdi denetimle kullanıcılar yine korsanı seçecek. Zaten herkes her şeyi bedava izlemenin yolunu bulmuş.

        RTÜK sansürünün internet video servislerine olumlu katkısı olmayacak; giden de kullanıcı ülke ekonomisi için bir kayıp. Sonuçta hiç kimse terbiye edilmiş olmayacak, hiç kimsenin izlemek istediğinin önüne geçilemeyecek. (Porno siteleri yasak diye porno izlenmiyor mu?) Korsan ise dizifilm meraklıların bir numaralı adresi olmaya devam edecek.

        ***********

        ÇİFTLİK OYUNU

        DAHA Çiftlik Bank adı duyulur duyulmaz, skandal patlamadan önce bile “Buna kim inanır, Facebook’taki Farmville mi?” diyordum.

        Epey uzaktan bile bir oyunu andırıyordu küçücük çocuğun attığı palavra. Nitekim geçenlerde tahmin olarak yazmıştım Farmville benzerliğini. Önceki gün ise bizim gazetenin manşetindeydi.

        Meğerse Çiftlik Bank şarlatanı hakikaten de Farmville’den esinlenmiş.

        ABD seçimlerine de etki eden Facebook’un verdiği bir başka zarar mı diyelim? Hayatın oyunu taklit etmesinin ironisine mi gülelim?

        Benim için en çarpıcı olanı, bu çağın dolandırıcısının bile bu kadar kolay tahmin edilebilir olması. Bari biraz orijinal olsaydı...

        ***********

        BU HAFTA UBER ÖNDE

        SARI taksici-UBER rekabetinde her gelişme maçın sonucunu değiştirecek gibi. Son olarak UBER yolculuğu yapan bir kadının “darp edilmesi” olayıyla sarı taksiciler öne geçecek gibi görünürken... İşin aslı ortaya çıktı.

        Şoförü delirten kadın, taksici lobisinin bir komplosu olmasın?

        Şaka bir yana, birçok insanın neden artık UBER kullandığı da aslında bu sözde darp olayıyla anlaşılıyor. Her şey kayıt altında çünkü... Gidilen mesafe, verilen ücret, şoförle diyaloglar. Durma kalkmalar, rota değiştirmeler...

        Her şeyin kayıt altında olması da yolcunun lehine.

        Diğer Yazılar