Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Nedense, son 10 yıldan beri durmadan “mekanizma” kuruyoruz.

        Ben bu mekanizmaları saymayı seviyorum, çünkü onlara çok alıştırdılar bizi..

        Bugüne kadar kurduklarımızı şöyle hatırlayalım mesela:

        1- Türkiye-ABD ikili mekanizması..

        2- Türkiye-lrak ikili mekanizması..

        3- Türkiye-Kuzey Irak ikili mekanizması..

        4- Türkiye-ABD-Irak üçlü mekanizması..

        5- Türkiye-Suriyeli muhalifler ikili mekanizması..

        6- Türkiye-ABD-Suriyeli muhalifler üçlü mekanizması..

        Tam 6 tane nurtopu gibi mekanizmamız var elimizde..

        4 ikili, 2 üçlü mekanizmaya sahibiz çok şükür.

        Ama, bu kadarı bize yetmez.

        O yüzden, önceki günlerde bir yenisini daha patlattık:

        Türkiye-Rusya-İran üçlü mekanizması..

        Yani, bununla beraber etti 7 mekanizma..

        Gördüğünüz gibi, mekanizma kurmada üstümüze yok.

        Dünyada en hızlı mekanizma kuran ülkeyiz ve bu alanda rekortmeniz.

        Gerçi, bugüne kadar hiçbirinin Türkiye için işe yaradığını görmedim, ancak umarım bir gün onu da görürüz.

        Duyduğumda ürküyorum

        Kurduğumuz ilk 6 mekanizma, PKK’yı ortadan kaldırmak içindi.

        Mekanizmadaki ülkelerle ortak çalışmalar yapıp, terör örgütünü bitirecektik.

        Geçtiğimiz gün kurduğumuz 7. mekanizma da Suriye içindi.

        Hedef, işbirliği ile teröre son vermek ve barışı sağlamaktı.

        Tabii ki, ortaya konulan amaçlar çok yerinde..

        Ancak, bazen amaçlar ile yapılan çalışmalar birbirini tutmuyor.

        Mesela..

        İlk 6 mekanizmanın herhangi bir faydasını bir türlü göremedik.

        Mekanizma ortaklarımız K.Irak, Irak

        ve ABD, sanki bu ortaklıkları yanlış anlamış gibiydiler.

        Bizim yanımızda olacaklarına, gittiler PKK’yı destekleyip kolladılar.

        Bu mekanizmalar çalışmaya başladığından beri pek çok şey kalktı, tek PKK kalkmadı.

        Aksine, sağlananan imkanlarla terör örgütü daha da canlandı, güçlendi, hatta Suriye’ye de yayıldı.

        O yüzden..

        Mekanizma denildiğinde hep ürküyorum.

        Çünkü, sonunda kazığı biz yiyip duruyoruz.

        Bombaya doğru

        koşulur mu

        Manisa’da bir banka önünde unutulan çanta için bomba ihbarı yapıldı.

        Polis geldi, imha etti, çantadan spor malzemeleri çıktı.

        Buraya kadar her şey normal.

        Fakat, olayda anormal olan bir şey var ki; o da halkın bombaya karşı olan aşırı ilgisi..

        Böyle bir durumda oradan uzaklaşılmaya çalışılması gerekirken, bizimkiler toplu halde bombanın olduğu yöne koşuyorlar.

        Hatta bazıları gidip, şüpheli pakete tekme bile atıyor.

        Dün de, şüpheli çantanın ve imha çalışmasının fotoğrafını çekmek isteyenler herkesi şaşırttı.

        Ben bu merakı gerçekten anlamış değilim.

        Nasıl bir ruh haliyle şüpheli pakete ya da bombaya doğru

        koşulur, bir türlü çözemiyorum!..

        Çözen varsa bana da anlatsa bir zahmet..

        Futbol Federasyonu

        Altınordu’ya bağlanmalı

        Altınordu var ya Altınordu..

        Öyle güzel işler yapıyor ki, inanılmaz..

        Düzenlediği U12 İzmir Kupası, ülkenin en büyük uluslararası futbol turnuvası oldu.

        Avrupa’nın en önemli çocuk yaş futbol turnuvaları arasında yerini aldı.

        Şimdi de 48 takımlı bir organizasyon daha yapıyor.

        U12 Kupası’nın tadını daha fazla çocuk ve amatör takım yaşasın diye, ön turnuva düzenliyor.

        Bugün ve yarın Selçuk’taki tesislerinde ülkenin her bölgesinden 48 amatör takımı ağırlıyor.

        Burada dereceye giren ilk 4 ekibi U12 Kupası’nda konuk ediyor.

        Ne diyeyim..

        Keşke Türk futbolunu Altınordu yönetse..

        Keşke federasyon Altınordu’ya bağlansa..

        Ankara’nın yapamadığını, Altınordu tek başına yapıyor çünkü..

        Bilmiyorsan

        konuşma

        Şarkıcı Hande Yener, “nişanlım Ümit’ten önceki hayatım patatesti, artık havalara uçacak kadar mutluyum” demiş.

        Sen o dönem patatesin kıymetini bilememişsin, eğer kızartılmışını tatsaydın, bak nasıl havalara uçardın!..

        Bitiriyoruz

        zaten..

        Bilim adamları, “İstanbul’da 2030’a kadar 7 ile 7.5 şiddeti arasında deprem olacak, bu da şehri bitirir” demiş.

        İstanbul’daki yozlaşma bu hızla sürerse, depreme filan gerek kalmadan, şehir kendi kendini bitirecek zaten!..

        Öyle ben de üflerim

        Manken Azra Akın evine giderken trafik kontrolüne takılmış, alkolmetrede sıfır promilli çıkmış, “alkol yok, kurallara uyarım” demiş.

        İyi güzel de, sen bardan ya da içkili restorandan değil, market alışverişinden dönüyordun, alkollü çıkamazsın ki zaten!

        Diğer Yazılar