Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Şurası kesin ki, Aliağa; Türkiye’nin çok önemli liman kentlerinden biridir.

        Türkiye deniz yükü elleçlemesinin %15 i, Aliağa’nın çeşitli büyüklüklerdeki 13 limanından gerçekleşiyor mesela..

        Aliağa limanlarına giren gemi sayısı her geçen gün artıyor.

        Ki..

        Geçen yıl yerli-yabancı tam 5 bin gemi giriş yaptı.

        Burası madalyonun bir yüzü..

        Fakat, ikinci bir yüz daha var.

        Orada ise bazı sıkıntılar yaşanıyor.

        *

        - Aliağa’ya yanaşan ve çeşitli alacak, verecek davaları veya başka hukuki davalara muhatap bazı yerli-yabancı gemiler, mahkeme kararlarıyla seferden men edilerek alıkonuluyorlar veya haczediliyorlar.

        - Ancak, bu gemilerin demirleyebileceği, koruma altında ve deniz güvenliği olan bir bölge bulunmuyor.

        - Bu durumdaki gemiler, Aliağa’nın kuzey çıkışında Bergama’ya doğru, Karadut Mevkii denilen bölgede demirlenerek tutuluyorlar.

        - Bu bölge antik Myrina kenti sınırları içinde kalıyor.

        *

        - Hemen yakınında Pınarcık adlı sahil kesiminin yazlık evleri ve Çaltılıdere köyü yer alıyor.

        - Burası şiddetli kuzey rüzgarlarına açık ve uzun süreli demirlemeye elverişli bir bölge değil.

        - Orada halen son derece dar alanda 5 adet hacizli gemi bulunuyor.

        - Bu sayı zaman zaman 10’u geçiyor.

        *

        - Gemilerin bir kısmı oldukça uzun zamandır burada duruyor.

        - Süren davalar nedeniyle daha ne kadar kalacakları da belirsiz.

        - Gemiler demirlendikten sonra içinde kimse kalmadığından yağmalanıyorlar, denizde sürükleniyorlar.

        - Zaman içinde gemilerden çeşitli petrol ve kimyasal sızmaları meydana geliyor.

        *

        CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan’ın TBMM Başkanlığı’na verdiği bu bilgiler ve yaptığı uyarılar dikkatimi çekti.

        Belli ki sorun epey büyük boyutta..

        Umarım, Ankara da konuya aynı hassasiyetle yaklaşır da, Aliağa’dan yükselen bu şikayetlere kulak verir.

        Madem Aliağa bu kadar önemli, o zaman gereken ilgiyi de göstermesi lazım zaten...

        Daha uygun bir

        yer bulunamaz mı

        Aliağa’daki hacizli gemilerin sorunları hakkında anlatılanlar, meselenin oldukça kritik ve ciddi olduğunu gösteriyor.

        CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, verdiği soru önergesiyle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan konuya müdahale etmesini ve gerekli önlemleri almasını talep ediyor.

        *

        Burada en sağlıklı önlem ne olabilir?

        Bana göre..

        - Bu tip gemilerin demirleyip beklemeleri için daha uygun bir yer bulunması ve tahsis edilmesi şart.

        *

        Bakanlık umarım Murat Bakan’ın uyarılarını takibe alır ve Aliağa’nın yaşadığı sıkıntıyı çözmeye uğraşır.

        Yoksa..

        Hepimiz biliyoruz ki, hatta eminiz ki..

        İlerleyen günlerde de başka sızıntılarla, yağmalarla ve çevre kirliliğiyle kesinlikle karşılaşmaya devam edeceğiz.

        Olacaklar belli çünkü..

        YGS’ci aileler..

        Sizler de sınavdasınız

        Yarın 2 milyonu aşkın öğrenci, Yüksek Öğretime Geçiş Sınavı (YGS) için ter dökecek.

        Elbette kaygıları büyük..

        Tam da ergenlik döneminin getirdiği sıkıntıların arasında, geleceklerini şekillendirecek bir sınavla karşı karşıyalar.

        Bu tabloda elbette ailelere de önemli görevler düşüyor.

        Çocuklarının sağlığı için şunları mutlaka yapmaları lazım..

        *

        - Sınav sonucu ne olursa olsun, ona her şartta değerli olduğunu hissettirin.

        - Matematikten full çekmelisin, en fazla üç yanlış yapmalısın gibi zorunluluk ifade eden cümleleri kullanmayın.

        - Stresini daha da artırmayın.

        - Desteğinizi abartmayın.

        - Stresi azaltacak keyifli etkinlikler planlayın.

        - Ders baskısına girmeyin.

        Sözlerinizle beden dilinizin uyumuna dikkat edin.

        - Yapıcı konuşmalar gerçekleştirin.

        *

        Uzmanların tavsiyeleri böyle..

        Umarım bugüne kadar bunlara dikkat etmişsinizdir.

        Dili bırak cebe bak

        - Dizi oyuncusu Erkan Petekkaya dil eğitimi almak ve Hollywood’a uyum sağlamak için iki ay Los Angeles’ta kalacakmış.

        - Hazır gitmişken, “arabada cep telefonuyla konuşulmaz” eğitimini de alsa iyi olur, çünkü Paramparça’da bir elinden direksiyon, diğer elinden telefon düşmüyor da!..

        Yanlış anladınız

        - Şarkıcı Teoman, eğlendiği bardan üç güzelle çıkmış, taksi beklerken sabırsızlanmış, “hadi bir an önce binelim de, evlerden birine gidelim” demiş.

        - Adam sabırsızlanmakta haklı, çünkü çok fazla bira içiyor, o yüzden de sık sık çişe gidiyor, yine sıkışmış belli ki!..

        Dilimiz varmıyor

        - Galatasaray’ın Hırvat Teknik Direktörü Igor Tudor, “şahane bir kulüpteyim, şahane bir şehirde yaşıyorum, daha ne isteyeyim” demiş.

        - Keşke aynı sözleri kulüp de senin için söyleyebilseydi, ama yanından geçebilecek gibi bile değilsin!..

        Zaten yokuz ki

        - Avrupa Konseyi, “demokrasiden uzaklaşıldı” diyerek Türkiye’yi siyasi ve hukuki denetime tabi tutacakmış, bu uygulama bizi alt lige geri düşürecekmiş.

        - 50 yıldır bir türlü çıkamadığımız Avrupa Ligi’nin ne olduğunu zaten hiç bilemedik, artık daha alta düşsek ne yazar, düşmesek ne yazar!..

        Diğer Yazılar