Böyle bir kurs var biliyorsunuz değil mi
- Binası, 109 yıllık..
- Binanın ismi, Meslek Fabrikası..
- İzmir Büyükşehir Belediyesi restore etti ve şahane oldu.
- Kursun finansmanı Avrupa Birliği ve Türkiye tarafından sağlanıyor.
- Kursun idaresini Ege Bölgesi Sanayi Odası, İzmir Pastacılar ve Fırıncılar Derneği ve Milano Ticaret Sanayi Odası-Formaper ortaklığı yürütüyor.
- Kursun eğitimi, pastacılık..
- Kursun adı, Güçlü Kadın, Güçlü Ekonomi..
*
Hafta içi her gün devam eden bu özel kursa düzenli 100 kadın katılıyor.
Eğitimlerde klasik Türk mutfağı lezzetlerinin yanı sıra, şeker hamurundan çizgi film karakterli pastalar ve kurabiyeler yapılıyor.
Çalışmalar 8 ay sürüyor.
8 ay sonunda kursiyerlere pastacılık sertifikası veriliyor.
İşin en çarpıcı noktası ise şimdi geliyor.
Kursa bugüne kadar bine yakın kadın iştirak etti.
700’ü aldıkları kurstan sonra hemen iş buldu.
Bazıları da kendi iş yerini açtı.
*
Nüfusunun yüzde 49.8’inin, yani neredeyse yarısının kadın olduğu ülkemizde, kadın istihdam oranı erkek istihdam oranının yarısında..
Bu tablo değişmeden, memleketin tablosu da değişemez.
O nedenle de kadınların iş hayatına katılımını artırmak şart.
Kadınlara bu imkanı yaratanların ellerine sağlık..
Kadın güçlüyse, ülke de güçlü olur çünkü..
************
Sözünü tutanı biz de tutarız
Bizler, her kesim tarafından bol kepçe savrulan vaatlerin tutulmamasına alışık bir milletiz.
Sözler verilir, ama bir süre sonra herkes tarafından unutulur.
Sözü veren bile ileride ne sözü verdiğini hatırlamaz, çünkü öyle bir gayreti olmayacağını, sözü ortaya attıktan sonra tutması gerekmediğini, nasıl olsa kimsenin kendisini sorgulamayacağını en baştan bilir.
O yüzden rahattır, sorumsuzdur ve üfledikçe üfürür.
*
Ancak dün gördük ki..
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, iki yıl önce Muğla’da yaptığı konuşmada üfürmemiş.
Sıtkı Koçman Üniversitesi’nde fahri doktora unvanı alırken, kente bir okul yaptırma sözü vermişti.
Dün, o okulun temelini atmak için Muğla’ya geldi.
Sözünün arkasında durdu, Türkiye zihniyeti için alışılagelmişin dışında bir tavır sergiledi (!)..
Muğla, bu tavır sayesinde bir fen lisesi kazanmış olacak.
Biz her zaman sözlerini tutanların arkasında durduk, onları alkışladık.
Şimdi de TOBB’u ve Hisarcıklıoğlu’nu alkışlıyoruz.
************
Sürpriz bir hat açıldı aniden
Türkiye ile Katar ilişkileri son dönemde pek sıkı fıkı oldu.
Katar’ı “teröre destek veriyor” diye dünya dışlarken, biz onlara daha fazla sarılıp sahip çıktık.
Bu sarılmanın neticesi olarak, iki ülke arasındaki ticaret hacmi yükseldi.
Fakat, en önemli gelişme sanki İzmir’de yaşandı.
Geçtiğimiz günlerde İzmir’e gelen Katar’lı siyasiler ve işadamları, belli ki kentten iyi izlenimler aldılar ve hiç vakit kaybetmeden İzmir ile iletişime geçtiler.
Katar hükümeti dün resmi olarak, “Katar-İzmir arasında ilk doğrudan konteyner taşımacılığı hattı”nın açıldığını duyurdu.
*
Peki, bu açılım ne demek?
*
- Limanlar arası bağlantının güçlenmesi demek..
- Doğrudan ticaretin daha kolaylaşması demek..
- Ekonomik ilişkilerin daha gelişmesi demek..
*
Onun için..
Bu sürpriz hat hoşuma gitti doğrusu..
İyi kullansak bari..
************
Alkışlar sana Küçük Kulüp
İzmir’deki Küçük Kulüp Tenis Derneği, 25 yıldır “Beyaz Turnuva” adı altında harika bir organizasyon yapıyor.
Emre Sarıgedik başkanlığındaki yönetim, bu sene turnuvayı daha ileri noktaya taşıma kararı aldı.
Öncelikle adını “9 Eylül Kupası” olarak değiştirdiler.
Peşinden de turnuvanın kapsamını genişlettiler.
Açık kategoride oynanacak yeni turnuvada, tek erkekler, tek kadınlar ve karışık çiftler karşılaşmalarına rekor katılım olması bekleniyor.
Sarıgedik ve arkadaşları, bana göre çok başarılı bir hamle gerçekleştirdiler.
Yeni organizasyon hem adıyla, hem de kapasitesiyle kentin ve bölgenin “en büyüklerinden” olmaya aday hale geldi.
*
Ayrıca bitmedi..
Tenisçilere turnuva boyunca sürpriz hediyeler de hazırlandı.
Ki, aralarında bir de motosiklet var.
Eliniz raket tutuyorsa, 9-21 Eylül arasında düzenlenecek bu cazip etkinliği kaçırmamanızı öneririm.
************
Çözen çıkar mı
- 47 yaşındaki şarkıcı Serdar Ortaç eşinden 22, kayınvalidesinden 6, kayınpederinden de 3 yaş büyükmüş.
- Üniversite sınavında “bu tabloda kim hangi yaştadır, kim kime nasıl hitap eder” diye sorulsa, çoğu öğrenci sıfır çeker vallaha!..
************
Aşk bunun neresinde
- Her fırsatta “aşk kadını” olduğunu söyleyen 53 yaşındaki Yonca Evcimik, sevgili adaylarında aradığı şartları sıralarken, “enerjime ayak uyduracak, vücuduna iyi bakacak, işime karışmayacak, özgürlüğümü kısıtlamayacak, yaşı benden küçük olacak” demiş.
- İyi de, bu şartlar bana aşk kadınından ziyade iş kadınını çağırıştırdı nedense!..
************
Hatice’ye değil, neticeye bak
Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD), ülkelerin yıllık ortalama çalışma sürelerini açıkladı.
Verilere göre, en çok çalışan ülke Meksika olurken, en az çalışan ülke Almanya çıktı.
Türkiye ise, yıllık 1832 saat çalışmayla 35 ülke arasında 11. oldu.
Almanya’da yılda ortalama 1371 saat çalışılıyor.
*
Bizde “Hatice’ye değil, neticeye bak” denir ya..
Bu araştırma sonuçları da onlardan biri belli ki!..
