Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Artık neredeyse her yağış öncesi yetkililer tarafından “sel uyarısı” yapılıyor.

        Eskiden böyle değildi, ama son dönemlerde değişen iklim koşullarıyla birlikte “daha fazla uyarı” duyar hale geldik.

        Peki, bu alarmların sebebi sadece iklim değişikliği mi?

        Kesinlikle değil.

        *

        Yetkililer “sel” olacağını söylüyorlar, ki oluyor da..

        *

        - Çünkü “altımızın çürük, üstümüzün çarpık” olduğunu hepimizden iyi biliyorlar.

        - Kentlerdeki betonlaşmanın artması, dengelerin şaşması, doğanın ve tarihin kemirilmesinin bedelini ödediğimizi görüyorlar.

        - 1950’lerden sonra başlayan “kırdan kente gö甑 furyasının, şehirleri mahvettiğinin bilincindeler.

        - Hızla ve kontrolsuz gelişen kanserli yapılaşmanın neticesinde, yağmuru emecek toprak yüzeyinin neredeyse kalmadığını, herkesten daha çok fark etmiş durumdalar.

        - Ormanların, yeşil alanların birer birer yok edildiğini çok net izliyorlar.

        - O yüzden, bir saatlik yağmurdan bile korkar hale geldiler.

        *

        Ne yazık ki..

        Ekonomik, ahlaki ve toplumsal yozlaşmalar, kentlerimize sağlıksız doku olarak yansıdı.

        Şehirlerimize, kıyılarımıza, kasabalarımıza bakın, medeniyet çizgimizin hangi seviyede olduğunu hemen anlayın.

        Başka bir araştırmaya gerek kalmaz.

        **************

        Yine ‘son 6 ay’muhabbeti

        İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Mart 2019’da yapılacak yerel seçimlerde aday olup olmayacağını, “sandığa 6 ay kala” açıklayacağını söyledi.

        Aslında bu yeni ve farklı bir söylemi değil.

        2009 seçimini kazandıktan sonra da, 2014’te tekrar aday olup olmayacağını “kararımı sandığa 6 ay kala açıklayacağım” diyerek duyurmuştu.

        Nitekim öyle yaptı ve başkanlık koltuğuna bir kez daha oturdu.

        Şimdi önümüzde Mart 2019 seçimleri var.

        Ve Kocaoğlu yine son 6 aydan bahsediyor.

        Ehh..

        Yaşanmış son iki seçimdeki örneğe ve sonuçlarına bakarak bir değerlendirme yaparsak..

        *

        - Kocaoğlu tekrar aday olursa, kimse şaşırmasın.

        - Kocaoğlu tekrar kazanırsa, sürpriz sayılmasın.

        **************

        Türk futbolunun idam kararı

        Doğru dürüst varlığı olmayan Türk atletizmini, basketbolunu, güreşini, masa tenisini vesaire “devşirme” sporcular bitirirken..

        Sağolsun Futbol Federasyonu da geri kalmayıp, “Türk futbolunu bitirme kararı” aldı.

        Süper Lig kulüplerine “14 yabancı futbolcu bulundurma” kuralını getirerek, zaten zor nefes alan futbolumuzun ipini tamamen çekti.

        *

        14 yabancı kararı çok büyük hatadır.

        Bu uygulama Türk futbolcusunu iyice kenara attı, meydanı bütünüyle yabancılara bıraktı. Artık takımlarda Türk futbolcusu oynayamaz oldu. Milli Takım teknik direktörleri, milli takım forması giydirecek oyuncu bulmakta bile zorlanmaya başladı.

        *

        Dolayısıyla..

        4 yıllığına alınmış bu kararın kademeli olarak iptal edilmesi ve eskiye dönülmesi şarttır.

        Zira, uzun vadede futbolumuza daha büyük zarar verecektir.

        Bari alay eder gibi açıklamasaydı

        Futbol Federasyonu, yeni yabancı kuralını milletle dalga geçercesine açıkladı hatırlarsanız.

        Kurala göre, kulüpler 28 kişilik oyuncu kadrosunda 14 yerli, 14 yabancı oyuncu bulundurabilecek.

        18 kişilik maç kadrosunda ise, 11 yabancı ve 7 yerli futbolcuya yer verilebilecek.

        Peki..

        Federasyon Başkanı bu garabeti nasıl duyurdu kamuoyuna..

        Aynen şu cümlelerle:

        - Altyapıdaki futbolcuların geleceği için bu yeni kuralı uygulama kararı aldık.

        - Biz bu düzenlemeye yabancı değil ‘Yerli Kuralı’ diyoruz.

        - Hocamız Fatih Terim bir senedir çalışma yaptı.

        - Türk futbolunda devrim gibi karar aldık.

        *

        Bunlar milleti iyiden iyiye enayi yerine koymaya başladılar artık!..

        **************

        Ancak orasıpaklar zaten

        - Sosyetik güzel Eda Taşpınar, tüm yazı yakıcı güneşin altında Mikonos’ta geçirdikten sonra, şimdi de iki aylığına Kuzey Kutbu’na gidiyormuş.

        - Aylarca şezlongda yatarak güneşlendiği için vücudu aşırı ısındı, soğutma işlemleri için mecburen burayı seçti anlaşılan!..

        **************

        Kıvırmadanizah etti

        - “Grinin 50 Tonu” filmiyle ünlenen Dakota Johnson, “benim için romantizm, cömertlik demektir” diye konuşmuş.

        - Ha anladım, bütün zengin erkekler doğal olarak romantiktir diyorsun yani!..

        Diğer Yazılar