Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Ege Genç İşadamları Derneği, çocuklar yararına çalışan Koruncuk Vakfı ve Ege Çağdaş Eğitim Vakfı’na destek olmak için bir gece düzenledi.

        Keza..

        Altay Kulübü de “Koruncuk Dostu” oldu.

        Daha önce de Göztepe Kulübü aynı unvanı almıştı.

        *

        Belki biliyorsunuzdur, Koruncuk Vakfı; İstanbul Bolluca’dan sonra İzmir Urla’ya da Çocuk Köyü kuruyor.

        Vakıf, bugüne kadar 10 milyon lira harcama yaparak, köyün inşaatını büyük oranda tamamlamayı başardı.

        Burada bakıma muhtaç çocuklar ev ortamında büyütülüyorlar, her türlü eğitimden geçiriliyorlar, meslek sahibi yapılıyorlar.

        Kimsesiz yavrular 24 yaşına kadar evlerde aile ortamında kalıyorlar.

        *

        Ben İstanbul’daki Bolluca Köyü’nü ziyaret ettim, öğretmenlerle ve çocuklarla görüştüm, onlarla birlikte yemek yedim, beraber bir kaç saat geçirdim.

        Gönüllü annelerin, ablaların o çocuklara sevgisi, tutkusu görülmeye değer.

        Vakıf yönetimi, çocukların daha kaliteli yaşam sürmeleri için olağanüstü gayret sarfediyor.

        Kendilerine sağlanan tüm yardım ve fonları bilinçli bir şekilde kullanıyorlar.

        *

        O yüzden..

        EGİAD’ın, Altay’ın, Göztepe’nin ve diğer kurumların “Koruncuk Dostu” olması gerçekten çok önemli ve yararlıdır.

        Çünkü uzanan her dost eli..

        - Kimsesiz bir çocuğun daha mutlu yaşamasını..

        - Daha iyi eğitim almasını..

        - Daha sağlıklı bir geleceğe kavuşmasını sağlıyor.

        Siz de uzatın..

        ************

        Yeni Türkiye’nin rol modeli: Acun Ilıcalı

        Önce Sabah grubunda, sonra da Habertürk’te yıllarca birlikte çalıştığım sevgili arkadaşım Doğan Satmış, çok değişik bir kitap daha yazdı.

        Yeni Türkiye’nin rol modeli Acun Ilıcalı’nın sıra dışı hikayesini kaleme aldı.

        Doğan’ın kitabı gerçekten de çok ilgi çekici ve soluk soluğa okunuyor.

        Düşünün ki Acun Ilıcalı şöyle bir karakter..

        *

        - Annesini, babasını ve en yakın arkadaşını kaybettiği 10’dan fazla kaza geçiriyor, hepsinde de hayatta kalıyor.

        - Yaşamı boyunca her türlü trajedilerden ve trafik kazalarından kurtulabilmiş.

        - Her zor durum ve koşuldan sıyrılabilecek bir kabiliyet..

        - Muhafazakar ya da seküler, her siyasi atmosferde hayatta kalabilecek gerçek bir survivor.

        - Yeni Türkiye’nin eğlence dünyasından sorumlu bakanı..

        - Muhafazakar kitlelerin hoş görmeyeceği bir yaşamı sürdürüp, hoş görülebilen ender bir karakter..

        - Kitlelerin neyi sevebileceğini iyi bilen bir patron.

        - Başarıya kestirme yollardan koşmanın, keskin virajları kıvrak bir zekayla kazasız atlatmanın ustası.

        - Modern bir ip cambazı.

        - Genç kitlelere, ciddi bir eğitim ve donanım sahibi olmadan yırtmanın mümkün olduğu umudunu veren yeni bir rol model.

        *

        Doğan Satmış, Ilıcalı için bu tespitlerde bulunduktan sonra, onun sıfırdan milyonerliğe uzanan öyküsünü araştırdı, irönik bir üslupla mercek altına aldı.

        Keyifli bir kitap okumak isterseniz, Karakarga Yayınları’ndan çıkan “Survivor” isimli bu kitabı mutlaka alın derim.

        ************

        30 bin defa sallandık, kim ne yaptı peki..

        Türkiye’nin yüzölçümünün yüzde 42’si birinci derecede deprem kuşağı üzerinde..

        2017 yılı içinde yaklaşık 30 bin deprem kayıtlara geçti.

        Peki..

        Günlük hayatımızın bir parçası olan depreme karşı ne kadar duyarlıyız, ne kadar bilinçliyiz?..

        Bu soruların cevaplarını yapılan bir araştırma gayet net veriyor.

        *

        - Yaşadıkları binanın depreme dayanıklılık testlerinin yapılıp yapılmadığını, araştırmaya katılanların sadece 3’te 1’i biliyor.

        - Katılımcıların 4’te 1’i ise bu testin hiç yapılmadığını belirtiyor.

        - Yaşadıkları ve çalıştıkları yerlerde toplanma alanı olmadığını söyleyenlerin oranı yüzde 30.

        - Yüzde 26 bu konuda fikir sahibi bile değil.

        - Her 10 kişiden 6’sı depremle yaşamayı kader olarak görüyor.

        - Her 10 kişiden 3’ü kaçıncı deprem bölgesinde yer aldığını bilmiyor.

        - Her 10 kişiden 3’ü depreme karşı bir hazırlık yapmadığını belirtiyor.

        - Katılımcıların 3’te 1’i deprem anında binayı terk etmek gerektiğini düşünüyor.

        - Her 5 kişiden 4’ü deprem anında çömelerek korunmayı tercih ediyor.

        *

        Bu yanıtlara baktığımızda..

        30 bin sarsıntıya karşı sıfır önlem aldığımız ortada..

        Büyük kentleri bırakın, insanlarımızın da depreme hazır olmadıkları ortada..

        Acı bir tablo, fakat gerçekler böyle..

        ************

        İki şey..

        İki şey kalitesiz insanın özelliğidir:

        1- Şikayetçilik

        2- Dedikodu

        *

        İki şey çözümsüz görünen problemleri bile çözer:

        1- Bakış açısını değiştirmek

        2- Karşındakinin yerine kendini koyabilmek

        (Filozof Giordano Bruno, 1548-1600)

        ************

        Çok çalım yüzünden

        -Barcelona’da 6 haftadır kadroya giremeyen futbolcu Arda Turan, önce ayrıldığı, sonra barıştığı sevgilisinden yine ayrılmış, ertesi gün de arkadaşının eski aşkıyla sevgili olmuş.

        -Ee, saha dışında bu kadar çok çalım atarsa, bu kadar çok ver-kaç yaparsa, saha içinde yürüyecek hali kalmıyor tabii!..

        ************

        Onunla işimiz var

        -Fenerbahçeli Alper Potuk’un sevgilisi Tuvana Türkay, bugüne kadar sosyal medyaya hiç birlikte fotoğraf koymamış, F.Bahçe Beşiktaş’ı yenince kuralını bozmuş.

        -Bu kızcağız futboldan hiç anlamıyor belli ki, bir galibiyetle sevgilisinin takımının şampiyon olduğunu zannetti herhalde!..

        Diğer Yazılar