Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        İzmir’in 8 aylık Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya ile önceki yıllardan tanışıklığımız var.

        Ben Yeni Asır Yayın Grubu Başkanı’yken, kendisi de Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Hizmetleri Başkanı’ydı.

        O zaman gazeteye ziyaretime gelmiş ve uzunca sohbet etmiştik.

        Aradan seneler geçti ve Uzunkaya İzmir’e bu kez Emniyet Müdürü olarak döndü.

        ***

        Gözlemleyebildiğim ve biraz olsun tanıyabildiğim kadarıyla, Uzunkaya mesleğiyle örtüşen bir kimliğe sahip.

        Emniyet görevinin dışında başka işlerle uğraşmayı ya da farklı ortamlarda görünmeyi pek sevmiyor.

        Zorunlu katılması gereken davetler haricinde bir davete katılmıyor.

        Tüm enerjisini asli görevi için harcıyor.

        Bana göre de doğrusunu yapıyor.

        Celal Bey, kente adımını attığı ilk günden itibaren başını kaldırmadan İzmir’i çalıştı.

        Sekiz ay boyunca elde ettiği veriler ile kendine özgü yöntemleri birleştirip, kent geneli için tedbirleri aldı.

        En iyi yaptığı işlerden biri de, okullara yönelik aldığı önlemler oldu.

        Uzunkaya’nın yönetim biçimi, şu ana kadar başarı sağladı diyebilirim.

        Kentin asayişinde, trafikte, terörle mücadelede, gaspta, cinayette ve diğer olaylarda dikkati çeken bir yükselme oranı yok.

        Sadece evden ve işyerinden hırsızlıkların sayısı fazlaydı, ama bunlara yapılan müdahalelerle o seviye de aşağı çekildi.

        ***

        İzmir Emniyet Müdürü, 8 aylık çalışmalarını arkadaşımız Neşet Dişkaya’ya uzun uzun anlattı.

        Bugün bir bölümünü okuduğunuz söyleşinin ikinci bölümünü de yarın yayınlayacağız.

        Bu yayının bizim açımızdan bir başka önemli tarafı ise, Celal Uzunkaya’nın medyaya ilk röportajını Habertürk Egeli’ye vermesiydi.

        Hem bu tercihi, hem de paylaştığı bilgiler için kendisine teşekkür ederim.

        Ayrıca, Celal Uzunkaya isminin İzmir’de tuttuğunu da söyleyebilirim.

        Haydi, bütün kahinler Didim’e..

        Didim’de ziyaret ettiğimiz CHP’li Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay ile konuştuğumuz 7 konuda onunla aynı düşünüyorum.

        ***

        Bütünşehir Yasası ilçe belediyelerini fena vurdu.

        Bir çok konuda yetki kargaşası çıktı.

        Belediye başkanlarını büyükşehirin memuruna çevirdi.

        İngiliz turistlere telafisi zor büyük yanlışlar yapıldı.

        Memlekette işsizlik yok, iş beğenmeme var.

        Kruvaziyer iskelesi Didim’e yakışır.

        Marina halktan kopuk, ilçeyle birleştirilmesi doğru olur.

        ***

        Bütün bu meselelerde Başkan Atabay ile hemfikirim.

        Ama, onun bir fikri daha var ki, buna sadece katılmak yetmez, alkışlamak da lazım:

        Kehanetler Ülkesi Didim..

        ***

        Geçmişte tüm kahinler Didim’de toplanıp, halka gösteriler sunarlarmış.

        Buradan yola çıkan Atabay, dünyadaki bütün kahinleri tekrar ilçede buluşturup, festival olarak düzenlemeyi planlıyor.

        Etkinliğin adını da “Kehanetler Ülkesi Didim” olarak duyurmak istiyor.

        Başkanı dinlerken en çok bu projeyi beğendim, umarım başarılı olur.

        Havai fişekleri yasaklayın

        Bazı illerde valiler yasakladılar, ama yeterli değil.

        Her yere aynı yasak gelmeli.

        Çünkü, bu fişekleri isteyen herkes kafasına göre atabiliyor.

        Düğünde, sünnette, eğlencede, konserde, mangal partisinde vs. gibi her fırsatta, her alandan kontrolsüz şekilde fırlatılıyor.

        Oysa, büyük yangın tehlikesi var.

        Nitekim, önceki gün Cunda’da bu yüzden yangın çıktı.

        Cunda Adası Hakkıbey Boğazı kıyısında bir kır salonu işletmesindeki düğünde atılan onlarca havai fişek, önce kuru otları, sonra da bir depoyu alevler içinde bıraktı.

        Rüzgarla büyüyen yangını itfaiye ve vatandaşlar ancak bir saatte söndürebildi.

        Daha kötüsü de yaşanabilirdi, şans eseri bu kadarla kaldı.

        İşte bu yüzden havai fişek ve benzerlerinin gelişigüzel kullanımı kesinlikle yasaklanmalıdır.

        Hem hava kirliliğini, hem de yangın tehlikesini önlemek adına yasaklanmalıdır.

        Göztepeliler bu diziye niye gıcık

        Kanal D’de yayınlanmaya başlayan “Benim adım Gültepe” dizisi, Göztepe ve Karşıyaka taraftarlarını sosyal medyada karşı karşıya getirdi.

        Diziyi Karşıyakalılar seviyorlar, Göztepeliler ise gıcık oluyorlar.

        Sevginin de, tepkinin de sebebi şu:

        ***

        Dizide “Gül Ali” karakterini canlandıran Efe Akercan’ın, Karşıyaka formasıyla Gültepe sokaklarında futbol oynayıp, “Karşıyaka attı, Gode Cengiz attı” diyerek Kaf-Kaf çekmesi..

        ***

        Göztepeliler diyor ki..

        Gültepe, Göztepe’nin kalelerinden biridir. Orada Karşıyakalı bulunmaz, kimse de Kaf-Kaf çekmez.

        ***

        Haklı olabilirler, ama unuttukları bir şey var.

        Dizinin senaristi Vural Yaşaroğlu koyu Karşıyakalı..

        O nedenle senaryo zor değişir!..

        Sorunun amacı

        —Şarkıcı Yalın, ısrarla “neden evlenmiyorsun” diye soran gazeteciye, “nikah şahidim mi olmak istiyorsun, amacın ne” diye cevap vermiş.

        Sanırım şahitliği değil de, gelin arabasının önüne atlayıp para koparmayı planlıyor!..

        Diğer Yazılar