Dar rotasyon
Pınar Karşıyaka geçen hafta Spor Toto Süper Lig ve FIBA Şampiyonlar Ligi’nde oynadığı iki maçı da kazanarak büyük bir başarıya imza attı.
Cumartesi İzmir’de karşılaştığı Beşiktaş Sompo Japan maçı birçok açıdan önem taşıyordu. Birinci nedeni konuk takımın bu maça kadar STSL’nde oynadığı 4 ve FIBA Şampiyonlar Ligi’nde 3 maçını da kazanmış olması idi. Hakikaten Beşiktaş Sompo Japan sezon başında gerek yüksek bütçesiyle, gerek yaptığı transferlerle bu sezon iki cephede de iddialı olacakları sinyallerini vermişti. İkinci sebep ise bundan önceki 4 sezon Pınar Karşıyaka’nın antrenörlüğünü yapan, bu 4 yıl içinde Türkiye Kupası, Cumhurbaşkanlığı Kupası ve lig şampiyonluğu kazandıran Ufuk Sarıca ve yardımcılarının bu sene Beşiktaş Sompo Japan’ı çalıştırmalarıydı.
Karşılaşma öncesi bütün otoritelerin favorisi İstanbul ekibi idi. Ancak Pınar Karşıyaka maça iyi başlayamasa da, sonra toparlanarak karşılaşmayı kazanmayı bildi. Birçok kişi bu sonucu sürpriz bulurken, biz Pınar Karşıyaka’nın Mustafa Kemal Atatürk Spor Salonu’nda her takımı yenebileceğini bildiğimizden hiç şaşırmadık.
SON SANİYEDE YENDİ
İkinci zafer de bu maçtan 3 gün sonra Rusya’nın Saratov kentinde Avtodor takımı ile oynanan FIBA Şampiyonlar Ligi karşılaşmasında geldi. Grubun kuvvetli takımlarından biri olan Avtodor’u özellikle 3. periyottaki iyi oyunlarıyla ve son saniyede Ponitka’nın basketiyle yenerek bir üst tur için büyük bir avantaj yakaladı.
Aslında bu iki galibiyet de çok büyük sürpriz sayılmamalı. Ancak burada dikkati çeken 4 gün içinde oynanan bu iki zorlu maçı Pınar Karşıyaka’nın sadece 7 oyuncuyla oynaması. Antrenör Markovic her 2 karşılaşmada da 6 yabancı ve Türk oyuncu Muhammed Baytürk’ü kullandı. Bazı antrenörler maçlarda oyuncu rotasyonunu pek sevmezler.
Örneğin Türkiye’nin ilk profesyonel ve gelmiş geçmiş en iyi antrenörlerinden biri olan rahmetli Aydan Siyavuş her takımında 6 oyuncuyla oynardı. Ergin Ataman, Ahmet Kandemir gibi bazı antrenörler de fazla oyuncu rotasyonu kullanmazlar. Markovic’in bu dar rotasyonla oynamasının nedeni Soner Şentürk ve Erdi Gülaslan’ın sakatlıkları olabilir ancak STBL ve FIBA şampiyonlar Ligi’nde haftada 2 gibi sık bir maç trafiği yaşayacak olan Pınar Karşıyaka’nın, olası bir sakatlık veya faul probleminden dolayı, bu 7 oyuncunun bazılarından faydalanamadığı karşılaşmalarda zorlanacağı aşikar. Onun için Markovic’in diğer oyuncuları da ara sıra oynatıp hazır tutması gerekir.
EGEMEN GÜVEN
Son 2 maçta Markovic’in Türk oyunculardan yalnız Muhammed Baygül’ü kullanması üzerine gözler Egemen Güven’e çevrildi.
1996 doğumlu 2.10 boyundaki Pınar Karşıyaka alt yapısından yetişen Egemen, 2014 FIBA U-18 Şampiyonası’nda MVP (en değerli oyuncu) seçildi.
O günden sonra NBA’ye gitmesine kesin gözüyle bakılan genç oyuncu geçen 2 sezon Pınar Karşıyaka’nın A takım kadrosunda süre bulamadı. Bu sezon Pınar Karşıyaka’nın bütçe kısıtlamasına gitmesinden dolayı herkesin daha fazla süre almasını beklediği Egemen son 2 karşılaşmada hiç oynamayınca sadece Karşıyakalılar değil, bütün Türk basketbolseverleri bir tasa aldı. Benim iyi arkadaşım ve eski basketbolcu Sadık Güven’in oğlu olan Egemen’e bir çift sözüm var.
‘Sevgili Egemen, şunu çok iyi bil ki hiçbir antrenör takımının kötülüğünü istemez.
Çünkü en ufak bir başarısızlıkta topun ağzında ilk o bulur kendini. Onun için antrenmanlarda daha çok çalışıp antrenöre kendini göstermelisin ve diğer oyuncular kadar takıma faydalı olacağını ona ispat etmelisin.
O zaman antrenörün sana güvenecek ve fazla süre verecektir. Bu tüm Karşıyakalılar’ın ve Türk basketbol severlerinin isteğidir.
Başarılar.
