Gündem
KARŞIYAKA
- KSK son dakikaya kadar pes etmiyor, çok gol atıyor ama çok da yiyor, yorumunuz?
3-1 yenik duruma düşmesine rağmen maçı bırakmaması alkışlanacak durum. İşin özü ve esası bu. Maçın berabere bitmesi tabi ki sevindirici. Pes etmemek, bugüne kadar pek tanıdık olmadığımız bir tutum. Yıllarımız kabullenmekle, boynumuzu bükmekle geçti. Bu yüzden sahadaki mücadele bize hoş geliyor. Sonuç ne olursa olsun, içimizi ısıtıyor, keyif veriyor.
KSK, 81. dakikada iki farkla mağlup duruma düşmesine rağmen aldırış etmeden mücadelesine devam etti, kalan süre içerisinde bir şeylerin değişebileceğine inandığı için...
İşin kolaycılığına kaçıp bu saatten sonra ne olur deyip de havlu atmadı.
Maçın berabere bitmesi emin olun o taraftar için önemli değildi. KSK kaybetseydi seyirci takımını yine çağıracaktı.
Neden?
KSK’lilik ruhuna yakışan inat ve inancından dolayı... Puan cetveline bakmadım. KSK’nin ligdeki yerini merak etmiyorum. Kaçıncı sırada olduğu hiç önemli değil. Doğru yolda olduğunu bilmek bana yetiyor.
Teknik olarak irdelediğimizde, futbolda güç olan golü bulmaktır. Yaratıcılık, akıl, bireysel yetenek ister. Bileşik doğrular, dolayısıyla organizasyon gerektirir. Bunu oluşturmak gerçekten zordur. Savunma ise hücumun yanında kolay olandır. Teşhisi de, kısa sürede tedavisi de mümkündür. KSK zor olanı becerebilmektedir. Golcü takım görünümündedir.
Özetle, bir takımda olması gereken ciddi değerlere sahiptir. Gol atabilen takım kolay, kolay yenilmez. Gol yemeyen takım ise sadece berabere kalabilir. Soner Hoca belli dokunuşlarla KSK’nin savunmasını daha etkin hale getirecektir.
Derdimiz bu olsun...
AKHİSAR
- Akhisar’ın, Başakşehir deplasmanından aldığı 5-1’lik yenilgiden neler çıkarmak gerek?
Geçen haftaki rakibi ligin flaş ekibiydi... Biliyoruz.
Gücü kuvveti yerindeydi ve liderdi... O da tamam.
Ee ne yapalım?
Bu tür söylemlerle avunup, Akhisarspor’un kök söktürdüğü dönemleri unutarak 5-0’lık yenilgiyi hafifletelim mi?
Geçmiş dönemlerde Akigolar gelen 3 büyüklere el sallıyordu. Büyük dediklerimiz puan aldıklarında resmen bayram ediyorlardı. Mağlubiyet tabi ki futbolcun içerisinde olan bir şey. Yenmek kadar yenilmek de var. Ancak skor ayıbını yaşamamak, yaşatmamak gerekir. Daha ilk yarıda teslim olmak Akhisarspor’un geleneğine de, geçmişin de uymuyor.
5-1’lik sonuç bir takım hastalıkların işaretidir. Eğer defansın bu denli hata yapıyorsa sen bu ligde kolay kolay tutunamazsın. Akigo’da değişimle birlikte tutmayan bir balans var. Ritimsizlik ile beraber tatsızlık da süre geliyor. Sahada oluşan bıkkınlık, kazanmanın tadını unutmak, güvensizlik insanı aşağıya çeker.
Özetle gidişat iyi değil. Benden söylemesi...
GÖZTEPE
- Göztepe’nin 10 kişi kalan Giresun’la berabere kalması büyük kayıp, katılır mısınız?
Göztepe- Giresunspor maçı hızlı çekim gibiydi. Çabuklukla telaşın iç içe yaşandığı bir maç oldu. Süratli oynama isteği top kayıplarını da beraberinde getirdi. Göztepe kritik yerlerde doğru paslar yapamadı. Final olgunluğu yaratamadı. Sarı kırmızılılar orta sahayı hızlı geçmelerine rağmen rakip ceza sahası yakınlarında belirgin bir hakimiyet kuramadı. Bu alandaki hücum süresini uzatamadı.
Ancak mücadele etti mi? Etti.
İlk yarıdaki genel görüntüye baktığımızda ikinci yarının hemen başında 10 kişi kalan Giresunspor’u çok rahat yeneceğini düşündük. Bir avantaj oluşmuştu ancak Göztepe avantajı lehine çeviremedi. Rakibinin eksikliğinden faydalanamadı.
Neden?
Rakibinin 10 kişiyle yarattığı enerjiye bu devrede aynı şekilde karşılık vermedi. Kafaya oynayan takımlar gelen bu tür fırsatları kaçırmamalı. Deplasman dahi olsa alınan beraberliği kayıp olarak görüyorum. Sonuca odaklı bir Göztepe 10 kişilik rakibini çok rahat yenmeliydi.
Bunun yanı sıra çabuk oyuncularının çok iş yapmadığını gördük. Aynı şekilde sonuç ağırlıklı silahları da etkin değildi.
Cebi dolduran değil, cebe giren puan var.
