Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Her türlü duygu, düşünce ve emeği doğal bir hak olarak hem fiziksel hem de ruhsal olarak sömürülen kadınlarımızın dertler külliyatı 8 Mart’ta say say biter mi, bilemiyorum. Ama kutlu olsun tabii diyerek ben bazı oyunlar sayayım bari diyorum. Özellikle kocaları, oğulları ve babaları da yanınızda götürürseniz amaca daha da iyi hizmet edilmiş olacaktır elbette ama gelmezlerse siz gidin ey kadınlar!

        Bu arada aklınızda olsun kadınlar gününü de tüketim kültürünün aracı haline getirip hediye almak ve vermek istiyorsanız tiyatro biletinden daha yaratıcısı, üzerinde kalıcı etkisi olanı olamaz. (Ve bu liste elbette yazarın kişisel seçkisidir, kimseleri bağlamaz… Bilimsel bir veri olarak kullanılamaz! Ancak tavsiye mektubu şeklinde işlevsel olabilir. Belki biraz, sanki yani ve de inşallah!)

        Antabus

        Kusursuz bir oyunculuk, ilginç ve çok katmanlı göndermelerle seyir zevkini coşturan bir reji, kalpten süzülerek yazılmış çok gerçekçi nefis bir metin. Bir daha izlenecek ve gönül rahatlığıyla herkese ‘Allah aşkına gel, çok güzel’ denilebilecek sezonun en kadın oyunu. Yazar Seray Şahiner’in dünyası Nihal Yalçın performansıyla ete kemiğe büründüğünde sevgili seyirciye de yönetmen İlham Yazar eliyle duyarlılık testi yapılıyor adeta! (Ay ben çok fena gaza geldim, bir daha gideceğim… )

        Hepimizin Öyküsü Aynı

        Keşke hepimizin öyküsü aynı olmasaydı tabii! Yönetmen İpek Bilgin’in direkt mesaja odaklanan ve yan öğeleri adeta hiçleştiren sahneleme tercihiyle metnin kalbine inilen şahane bir kadın oyunu! Birbirinden star üç şahane kadının oyunculuğuyla iz bırakan ve çok ağır meseleleri en dayanılır noktasından işleyen kuvvetli bir iş. Sanki Hatice Aslan, İrem Sak ve Pınar Çağlar Gençtürk sahnede voltranı oluşturuyorlar, yok sanki değil voltranı oluşturuyorlar.

        Bütün Kadınların Kafası Karışıktır

        Selen Uçer’in Ece Temelkuran’ın kitabından esinlenerek Seray Şahiner ile yazdığı ve yönettiği kara komedi türünde temiz bir seyirlik. Sadece bu güçlü ve yaratıcı kadınların isimlerini okuyunca bile gitmek isteği uyandırıyor değil mi? Ancak bu kadarla bitmiyor tabii ve Deniz Çakır, Şebnem Sönmez, Zeynep Kankonde, İpek Türktan Kaynak ve Kadir Çermik’i bir arada izleme keyfi ve ayrıcalığı sunuyor seyirciye. Ancak fanatik tiyatro seyircileri keşke yazıp yönetmekle kalmasa ve Selen Uçer’de oynasaydı demekten alıkoyamıyor kendisini. (Zira Selen Uçer’in sahne sihirbazlığı bağımlılık yaratır… )

        Kadınlar gününde evlilik terapisi niyetine gidilesi oyunlar

        Kadını kendi gönül rızasıyla hapsetmenin en kestirme ve legal yolu elbette evlilik kurumudur. Ancak evlilik kurum olarak erkeği de kaskatı norm ve adı konmamış değerlere mahkum etmez mi? İşte evlenmeden önce ama evlendiyseniz boşanmadan önce illa ki gidilmesi gereken nefis oyunlar…

        Yaşamak Denen Bu Zahmetli İş

        Hanoch Levin’in metni, yönetmen Kerem Ayan’ın minimal rejisiyle oyun ilerledikçe büyüyor da büyüyor. 30 yıllık evli bir çiftin ‘evlilik’ üzerinden tüm yaşamı ve varoluşlarını sorguladıkları yalın ve damardan bir oyun. Musa Uzunlar, Ülkü Duru ve İşdar Gökseven farkıyla alışkanlıklar, bağımlılıklar ve çok daha fazlasını kapayan bir sorgulama oluk oluk seyirciye akıtılıyor.

        Paranoya

        Özlem Saraç’ın yazdığı ve genç yönetmen Aytuğ Civan’ın yönettiği Paranoya evlilikte yalnızlaşan, yabancılaşan ve yabanileşen günümüz modern insanının zavallı korkularını anlatıyor. En korunaklı ve güvende olmamız gereken ilişkiler de bile birbirimiz için tehdit unsurlarına dönüştüğümüzün resmi adeta! Üstelik bu derin ve dipsiz korkular son derece eğlenceli ve sürükleyici bir dille sanki interaktifte değilmiş gibi yepyeni bir atmosfer anlayışıyla ayrıca büyülüyor. Hem içindesin oyunun hem de dışında…

        Shirley

        Shirley evlilik kurumunu, hayatı, kadının çıkmazlarını ve aşkı Sumru Yavrucuk mükemmeliyetiyle unutulmazlar arasına sokuyor. İçgüdüsel olanla dayatılan roller arasında bunalan kahramanın yolculuğu sayesinde kadın meselesi evlilik üzerinden sorguya çekiliyor. Üstelik kimseler suçlanmadan, geniş ve objektif bir açıyla…

        Diğer Yazılar