Rüzgar ve dalga
HAMZA Hamzaoğlu’nun G.Saray’ı ligin 2. yarısında neredeyse hep aynı tarzla yol alıyor. Maç başladığı anda boğucu bir baskıyla rakip alana akıyor ve çok adamla pozisyon arıyor. Ekseriyetle de istediği pozisyonları buluyor. Bu yaklaşık 15-20 dakikalık pupa yelken döneminde sarıkırmızı gemi, hızla yol alıyor. Bu esnada girilen pozisyonlarda; atılan şutlarda isabet oranı yüksekse maç erkenden kopuyor (Kupadaki Konya ve ligdeki Balıkesir maçları gibi). Dün de görüntü benzerdi. Limandan ayrılan gemi hızla yol aldı rakibini hapsetti ve daha 5’te skoru buldu. 15’te 3-0 olabilirdi. Bu kez olmadı.
Sonra ne oluyorsa oluyor, aynı gemi yavaşlıyor, rüzgar kesiliyor ve dalga üzerinde yavaş yavaş yol alınmaya çalışılıyor. Oysa Balıkesir maçının 2. yarısı gibi Sivas maçı gibi dünkü karşılaşmada “Dalgalar arasında sakince süzülmek” G.Saray’ın tarzı değil. Takım bir anda dalıyor; bağlar kopuyor, bir kaç akın üst üste yeniyor ve kaliteli santrfor varsa rakipte; skor eşitleniyor. Dün de aynen öyle oldu. 2. yarıda yine rüzgar. Sonra yine skor; sonra bir süre pas oyunu ve sonra yine dalgaların arasında yavaş yavaş yol almaya çalışıp yine işi zora sokuyor. Rakip bir net pozisyon daha atamıyor ve Wes son anda fişi çekiyor. G.Saray’ın oyun klasiği bu oldu herhalde: Cimbom her iki devrede de hızlı başlar, baskı yapar, rakibi boğmaya çalışır, bol şut atar, bulduğu pozisyonları sonuca çevirmekte üst düzey istatistik tutturur ama sonra dalar, başladığı gibi devam edemez sonra pozisyonlar verir, arada gol yer ve bir daha bu paradoks devam eder.
Hamza Kaptan bu yönetimi ile gemisini 4. Yıldız Limanı’na vardırmak istiyorsa bu rota planı belki nakıs Anadolu takımları karşısında yeter. Ama haftaya Fenerbahçe karşısında; Beşiktaş maçında; Trabzon deplasmanında yetmez. Bursa maçında yetmediği gibi. Bence Hamza Hoca’nın her iki devrede de hızlı ve agresif başlangıç modeli çok doğru. Sonrasında pas oyunu oynatmayı denemeli. Yan pas - yan pas - yan pas adını verdiğim sıkıcı, modası geçmiş oyun skor yapmaz; ama skoru korumak için hala iyi bir yöntem. Yani G.Saray’ın 0-0’ı oynama planı çok doğru. Ancak takımın 1-0’dan sonra nasıl oynayacağını çözmesi lazım.
Fenerbahçe derbisi öncesi Hamzaoğlu için bir diğer uyarım da Olcan konusunda. Olcan’ın bek oynaması çok riskli. Hem kısa hem de Koray’la arasındaki mesafe her maçta kapanamayacak görüntüde. Derbide en zayıf halka, sol kanat olabilir.
HAMİT ÇOK İYİYDİ AMA
Melo’nun eksiği bana göre çok önemli. Hamit dün çok iyi oynadı. Çok top kaptı. Ancak zaten 2 beki de kısa olan takımın orta savunma bloku da kısaldı. Uzun forvetlere sahip rakipler avantaj sağlayabilir.
TARAFTAR FORMDA
G.Saray taraftarı şampiyonluğa inanmış. Takımın havasının farkında ve formları yerinde. Sayıları da artacaktır, iç sahada puan kaybının önünde en büyük engel olurlar bundan kelli.