Özgüven şampiyonu
Dün 45’te Sow hat-trick’i tamamladığında maç bitti.
Rize kötü bir takım. Hocaları da çok statik. Şişir Kweuke’ye topu tutsun, sağa-sola versin, beklerden biri (Sol bek: İsmail) bindirsin, bir şey olursa olur, olmazsa duran toplara bakarız.. Tüm ekmekleri bu. Ne bir taktik zenginlikleri var ne de bir oyun pırıltısı. Yıllardır bu deplasman Fenerbahçe açısından da kolay geçer genelde. Dün de tipik bir Rize-Fener maçı izledik. Rize yaldır yaldır geldi, sol bek önce Kjaer’i, sonra Sow’u sarı kartlık yapıp duran toptan takımının öne geçmesini sağlayan akınlar yaptı. Golden sonra sakin kalan Fener, Mehmet Topal’ın Pirlo’ya taş çıkarırcasına önce sol, sonra sağ ayakla verdiği şahane savunma arkası paslarla golleri buldu. Devre biterken Sow işi bitirdi. Devreyi 3-1 geride kapayan takım 2. yarıya aynı kadro ile çıkar mı? Rize çıktı. Eh Fener de istediği oyunu oynadı, öldürdüler tempoyu ve Aatif’ın güzel golüyle fişi çektiler. Advocaat derbiyi düşünüp sarı kart risklisi Skrtel ve yorgun HAK’ı aldı oyundan..
Rize üstüne 10 kişi kalınca 72 itibariyla gerisi ‘bitse de gitsek’ oyunu idi.
Fenerbahçe dün 7’de 7 yaptı. Ligde 5’te 5 ile geliyorlar. Haftaya Beşiktaş’ı yenerlerse 13. hafta itibariyla G.Saray’ın önünde, Beşiktaş’ın ise sadece 1 puan arkasında olacaklar. Bu büyük çıkışın sırrı Advocaat’ın taktik başarısıdır. “Hoca ne yapıyor ki?” diye sormayı seven başkan Yıldırım dahi Advocaat farkını görmüştür. 4-3-3 takıntısını bitirdikten sonra sürekli kazanan bir takım oluşturdu. Maksimum 15 puan kayıp kredisi kalan Fenerbahçe için bu özgüven ile içeride Gençlerbirliği ve deplasmanda geleneksel olarak zorlanmadan kazandığı Trabzon maçlarından da 3’er puan yazılabilir. Beşiktaş ve Antalya deplasmanı, ligin 2. yarısı için Fenerbahçe adına senaryoyu daha net bir şekilde önümüze koyacak maçlar olarak gözüküyor.
Gerek Şenol Güneş’in “Yorgunuz” açıklamaları, gerekse özgüven patlaması ile “Beşiktaş maçında favori Fenerbahçe” yorumunu yapabiliriz.
MEHMET TOPAL
Elbette hat-trick yapan Sow maçın adamı olmalı. 1 gol, 1 asist ile Aatif da kürsüye çıkabilirdi. Ama dün ofansif orta alan oyuncularına taş çıkarır bir Mehmet vardı.
ŞENER
Kötü değildi ama Zorya maçından sonra dün de görüldü ki Şener çok yorulmuş. Beşiktaş maçından sonra dinlenmesi şart. Van der Wiel hala bu takımda olmayı istemiyor mu acaba?
