Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Galatasaray’da bugünlerde önemli bir tartışma var. Özbek yönetimi hiç olmadığı kadar mercek altına alınmış durumda. Mesele Riva-Florya arazilerinin satılma anlaşmasının ne şartlarda ‘kırdırılacağı’.. Fatih Altaylı’nın başlattığı tartışma kulisleri hareketlendirdi. Kafamızın daha da netleşmesi için madde madde gidelim:

        - Dursun Özbek, Ünal Aysal’dan enkaz devraldı. Bu kesin bir doğru.

        - Kendisi yönetim biçimi bakımından eleştirilse bile dürüstlüğü konusunda kimsenin şüphesi hiçbir zaman olmadı.

        REKLAM

        - G.Saray’ın en üst düzey kurumu, Dursun Bey’e Aysal’a verilmeyen satış yetkisini verdi. Riva ve Florya arazilerinin satışı onaylandı.

        - Anlaşmaya göre muhammen bedel 500 milyon lira. Dursun Bey kendi ağzından “500 milyon dolar gelir” projeksiyonundan bahsetti. Ama bu rakam tüm inşa işleri bittikten sonra beklenen gelir. G.Saray’ın ise bunu bekleyecek zamanı yok.

        - Peki ne olacak? Kulüp elindeki anlaşmayı bir bankaya götürüp kırdıracak ve geliri hemen elde edecek.

        - İşte en kritik tartışma başlığı burada. Şu anda giderek daha çok kişi tarafından seslendirilen şey şu: Anlaşmanın kırdırılması ile elde edilecek gelir 130-150 milyon dolar. Bu da kulübün banka borçlarını bile tam olarak kapatmaya yetmeyecek..

        - Bu tartışmayı seslendirenler şu an ikiye ayrılıyor: Birinci kesim Dursun Özbek’e verilen yetkinin iptalini isteyenler; ikinci kesim ise başkanın en azından açıklama yapmasını istiyor. Her iki kesimin ortak endişesi ise şu: 130-150 milyon dolar gelir için bu iş yapılıyorsa hem Riva’dan hem de Florya’dan olacağız ve üstüne üstlük banka borçlarımız bile kapanmayacak..

        REKLAM

        - Bu anlaşma ile ilgili ‘soru işaretleri’ dışında özellikle Garry Rodrigues’e verilen 3.5 milyon Euro ile Ahmet Çalık ve Serdar Aziz için harcanan bonservis bedelleri de tartışılmaya başlandı.

        Bu tartışma ortamı; Dursun Bey’i ‘güven endeksi’ tartışmasına doğru çekebilir. O yüzden yönetimin gerek bilhassa bu sene ciddi tartışmalara gebe olan transferlerle ilgili gerekse Riva-Florya anlaşmasının kırdırılmasına yönelik endişeleri giderecek bir takım açıklamalara ihtiyaç var.

        VİDEO HAKEMLİK DAHA BAŞLANGIÇ

        Türkiye’de futbola dair ne kadar yenilik varsa öneriyi getiren hep 2 kişi oluyor; Göksel Gümüşdağ ve Fatih Terim. Gümüşdağ ve çok yetkin ekibinin yeni önerisine sanki kendi fikriymiş gibi atlayan Yusuf Namoğlu MHK’sı video hakemlik uygulamasını başlatacaklarını açıkladı. Uygulamaya karşı olanların temel endişesi oyunun durması ile ilgili. Yayın işi şöyle gelişir:

        - Kamera çektiği görüntüyü canlı yayın aracına gönderir; 1 saniye sonra görüntü araçtadır.

        REKLAM

        - Araç, görüntüyü uyduya, yani uzaya gönderir; 5-6 saniye sonra görüntü uydudadır.

        - Uydu, görüntüyü TV’nin ana rejisine gönderir; görüntü 5-6 saniye sonra ana rejidedir.

        - Ana reji yayına; yani evinizdeki yayıncıya gönderir. Evinizde kablo TV varsa 1-2 saniye sonra görüntü sizdedir. Uydu alıcısı (Digitürk dahil) varsa en geç 5 saniye sonra görüntü sizdedir.

        - Yani kamera görüntüyü kaydettiği andan 15-18 saniye sonra siz o görüntüyü evinizde izlersiniz. Alın size zamanda yolculuk!

        - İşte video hakemlik de böyle işleyecek. Video başındaki hakem, canlı yayın aracının hemen yanındaki başka bir araçta olacağından ve aynen canlı yayın aracındaki anda görüntüyü izleyebileceğinden 1 saniye içinde görüntüye hakim olacak. Tekrara ihtiyaç duyulmayan az kritik pozisyonlarda çok zaman kaybı olmaz. Tekrara muhtaç sıkıntılı pozisyonlarda ise bırakalım beklensin. Bu aralara reklam bile alınır laf aramızda.. Artık futbol TV izleyicisine göre evrimleşecek. Video hakemlik de bunun ilk uygulamalarından biri olacak. Daha durun fazla da uzak olmayan bir gelecekte yapay zeka hakemlik de olacak.

        Diğer Yazılar