Oyunu kurabilecek santrforu yok
Benfica maça direkt oynayan 4 önemli oyuncusunu getirmemiş olmasına rağmen böylesine bir deplasmanda 4-2-4 başladı. İlk yarıyı 1-0 önde kapadılar. 2. yarının hemen başında Salvio-Gabriel değişikliği ile 4-3-3'e döndüler. Bu esnada skor 1-1'e geldi. Sonra Gedson'u sağ kanada çekip 4-4-2 dizildiler. 2-1 ö geçtiler. 87. dakikada Gedson-Samaris değişikliği ile de 4-5-1'e dönüp maçı bitirdiler.
Bunu iki sebeple anlattım.Birincisi şu: Günümüz teknik adamlığında A oyuncusunu B oyuncusu ile değiştirme asla yetmiyor.Muhakkak formasyon ile de oynamanız gerekiyor.Ve en mühimi de her formasyon değişikliğinde oyun merkezini değiştirdiler.
Başlangıçta savunma hatlarını epeyce ileride kurup her alanda baskı yaptılar. 4-3-3'de top çevirmeye çalıştılar. 4-4-2'de direkt göbek oyunundan vazgeçip savunmayı biraz daha geriye kurup kanat oyuncularını koşturdular. 4-5-1'de de hep beraber savundular.
İkinci önemli husus ise şu: Bu kadar çok formasyon değiştirerek oynamanız için uygun oyuncularınız olmalı.Savunma 4'lüsü ve önlerindeki yorulmak bilmez Florentino dışında herkesin, her oyuncunun yeri değişti. Gedson kanat ve göbekte, Felix ikinci santrfor ve sağ açıkta bazen 10 numara gibi, Seferovic ise hem santrafor hem de kanat forvet gibi oynadı.Benfica'nın hocasından oyuncu tercihlerine kadar almamız gereken çok ders var.
Gelelim temsilcimize.Fatih hoca maç öncesi "Trabzonspor maçındaki gibi önde basarak ve yüksek tempo ile başlamak istiyoruz" dedi ama rakip buna izin vermedi.İlk 35 dakikada hem 2 stopere hem Belhanda hem de Fernando'ya sert ön alan presi yapınca takım çıkamıyor.Ndiaye'nin savruk ve top kaptırması muhtemel driplingleri dışında top rakip alana taşınamıyor.
Bu devrede klasikleşen sağ kanat organizasyonunda ofsayttaki Linnes'in ortasında Onyekuru'nun vuruşu dışında pozisyon üretilememesinin başlıca sebebi sete yerleşilememesiydi.Bunun da ikincil sebebi Galatasaray'ın akan oyunu yönlendirebilecek bir santrforunun olmaması. Diagne çok iyi bir bitirici ama oyunda yok.
Trabzonspor maçında da bu maçta da gördük ki ceza alanı içi ve civarında topla buluşmadığında tamamen siliniyor. Bir takımda 2 tane çok önemli mevki vardır kaleci ve santrfor.Santrafor tüm takımı yönlendiren oyuncudur ve G.Saray'ın böyle bir oyuncusu yok.
"Topu atalım santraforumuz tutsun, biz de çıkalım" yok;
"Topu verelim bir iki çalım denesin atarsa takımı ileri çıkarsın" yok;
"Faul alsın" yok;
"Deplase olsun, kanatlara açılıp arkasından gelen arkadaşlarına alan açsın" yok;
"Uzun atalım stoperlere vurdurmasın, ortaya sekenleri toplayalım" yok..
Peki ne var? Kasımpaşa'dan biliyoruz ki bitiricilik var.İddia ediyorum gelecek yıl güçlenirse Kostas 1. santrafor tercihi olacaktır Fatih hocanın..
Diagne'de ne yoksa ve ne olması gerekiyorsa Haris Seferovic'de vardı.
Santrfor eksikliğinin yanı sıra oyunun yavaş akıtılması da bir başka sorundu. Hızlı oynayabilmek için de hızlı düşünen ve uygulayabilen orta alan oyuncularına ihtiyaç olduğunu da belirtmek gerekir.
Galatasaray'ın Ndiaye ve Belhanda yerine 2 iyi oyuncu almadan UEFA gibi bir hedef koyması mümkün değil.
Benfica'nın üstün yanları dışında hakemin penaltı kararının da hatalı olduğunu belirtmemiz şart. VAR'ın önemi de ortada.. Tur artık zor. Gelecek için yüksek hedefler varsa 2 orta alan bana göre 1 sol bek ve oyunu da üstüne kurabileceğiniz bir santrfor daha lazım gibi görüldü.
