Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        G.Saray, ilk devre Feghouli'nin içeriye attığı topta Babel topu önüne aldı, vuruşunda Flavio blokladı. Bir de 93. dakikada Jimmy Durmaz'ın içeri çevirdiği topta Belhanda vuracakken Berat son anda topa dokundu.. Bu kadar.. 95 dakika boyunca G.Saray'ın ceza alanında oyuncularının topla buluşabildiği 2 pozisyondu.

        91. dakikaya kadar çok iyi maç yöneten Halil Umut Meler, o dakikada Sessegnon'un Belhanda'yı çekmesini atladı. Bence net penaltıydı.

        Maçta Gençlerbirliği'nin daha net akınları vardı. 2 iyi pozisyon buldular 2'sinde de Muslera dikkatliydi. Gençler, 4'e 2; 3'e 2 yakaladıkları akınlarda heyecandan ve acemilikten yanlış değerlendirdiler.

        Maçla ilgili konular bunlar.

        Hakemlikle ilgili kısaca şunu söyleyeyim. VAR'ı kaldıralım. Biz bu işi beceremedik. VAR sistemini beceremeyen bir hakem topluluğu olarak daha fazla kendimizi rezil etmeyelim. Bence 1 yıl alt liglerde denensin, VAR hakemleri de mevcut hakemler olmasın. Benim bu önerim değerlendirilsin.

        ☆☆

        Gelelim Galatasaray'ın oyununa.. "G.Saray ceza alanına top getiremiyor" demekten bir hal oldum. Kısa pasçı orta alan oyuncuları ve driplingsiz kanatlar ile pozisyon dahi üretemiyor.

        Dün F.Bahçe, bugün de G.Saray'da gördük ki iki büyük takımımız da kapalı rakibe oynayamıyor. Eskiden bu takımları daha rahat yenerlerdi çünkü iyi yerli oyuncu havuzu dardı ve biraz parlayan isimler zaten büyüklerde oynardı. Oysa şimdi ortalama bir Anadolu takımı 4-5 tane iyi yabancı yakaladı mı fark yaratıyor. Bugünün futbolunda 500 bin Euro'luk futbolcu ile 2 milyon euroluk futbolcu arasında ciddi fark yok. Misal Belhanda'nın takım yönlendirmesi ile Sessegnon'un takım yönlendirmesi arasında ekstra bir fark oluşmuyor.O yüzden Avrupa'nın devleri en az 20 milyon Euro'luk futbolcuların peşindeler. Çünkü 500 bin Euro'luk oyuncu ile 2 milyon Euro'luk oyuncu arasında fark pek yok ama 20 milyon Euro'luk oyuncu fark yaratıyor. Bizim büyüklerimizin hiç biri 20 milyon Euro'luk oyuncu alamayacağından geriye tek bir çözüm kalıyor: Başka bir oyun..

        Fatih Terim de,

        Ersun Yanal da,

        Ünal Karaman da,

        Abdullah Avcı da

        bir oyun biliyor ve o oyunu iyi uyguluyorlar. Hepsinin sevdiği, benimsediği dizilişler ve belirli stratejileri var. Ama artık bunlar yetmiyor. Başka bir oyun lazım. Kapalı savunmalara karşı dünyanın her takımı zorlanıyor. Ama buna çözüm bulabilenler fark yaratıyor. Benim aklıma gelen ilk şey "Rakip hücumdayken kendi hücumunu planlamak" konusu. Bunu hiç bir hoca yaptıramıyor. Daha detaylandıracağım önümüzdeki haftalarda ama kapalı savunma yapan takımların zaafları sadece o takımlar hücuma çıkmaya çalışırken ortaya çıkıyor. Gegenpressing ya da duran top sonrası ani hücumlar konusunda çalışmak gerekiyor. Set'e yerleşenlere nasıl hücum edeceğinizi çözemezseniz şampiyon da olamıyorsunuz. G.Saray'ın ve Fatih Terim'in milli arada çok çalışması lazım. Tıpkı F.Bahçe gibi..

        Diğer Yazılar