Oyuncu kazanayım diye maç kaybetmek...
Fenerbahçe, Göztepe maçına diri - istekli ama etkisiz başladı. Üretim yoktu. Geri dörtlü önündeki ikili Gustavo-Sosa idi. Onların önünde ligin en formda ismi Ozan, sağda Enner, solda yeni transfer Pelkas vardı. Göztepe 11 kişi ile kendi yarı alanında kaldığında F.Bahçe ön alanında Samatta dışında hareketli oyuncu olmadığından kolay savunulan bir takım haline geliyor. Bu dönemde tek pozisyon Sosa'nın akıllı pasında Nazım'ı buluşturduğu pozisyondu.
Oyun sıkışmış; tıkanmışken devreye hakem Atilla Karaoğlan ve VAR hakemi Ali Şansalan girdi. Ozan'ın sol içten kestiği top Poko'nun açık eline temas etti ve VAR'dan penaltı geldi. Bu tip pozisyonlarda penaltı verilmesine karşıyım. Çünkü topun yönü değişmiyor. Ancak kurallar penaltı diyor. F.Bahçe pozisyon üretememişken Sosa'nın penaltısı ile öne geçti. Sonrasında Atilla Karaoğlan bir skandal karar verdi ve Tripic'in kendine adeta yedirdiği penaltıyı çaldı. VAR neden çağırmadı bilemiyorum. Beraberlikten sonra Atilla Karaoğlan ve ekibi bir skandal hata daha yaparak aut olan pozisyona korner çaldılar. Kornerden gelen top da Fenerbahçe'nin golü oldu. Normalde futbolun gerçek kuralları olsa 0-0 bitecek ilk yarı 1-2 bitti.
2. devreye Fenerbahçe çok iyi başladı. Göztepe'yi adeta kendi yarı alanlarına hapsettiler ve tüm 2. topları topladılar. Yine Ozan'ın half space'den içeri girişi ve ortası ile Pelkas golü buldu. Samatta ve onun boşalttığı alanlara giren Pelkas hücumda etkili oldu. Samatta da Pelkas da 2 iyi pozisyon buldu atamadılar.
Sonra Erol Bulut ilk değişikliğini yaptı ve Enner yerine Ferdi'yi içeri attı. Ardından hiç ama hiç pozisyon bulamayan Göztepe bir kontra atakla çıktı. Sonrasında anlamsız bir şekilde Göztepe oyuna hakim oldu. İzmirliler Nazım Sangare'nin fiziki zayıflığını keşfettiler. O fizikle Halil'i deviremeyen bir de yerde kalan Nazım'ın kanadından Göztepe hem 2. golü buldu hem de oradan 2 önemli atak yaptı. Bulut, Nazım'ı çıkarıp Sadık'ı almalı ya da Ozan'ı sağ beke çekmeli derken ileride top tutabilen ve stoperleri çıkartmayan Samatta'yı oyundan alıp Cisse'yi soktu. Pelkas da Sinan ile değişti.
Bu 3 değişiklik takıma pozisyon buldurdu, ama başlangıç 11'inden çok daha gevşek bir takım haline geldi. Ferdi'nin kovalaması gereken sağ bek Murat ile Sinan'in kovalaması beklenen Berkan Göztepe ataklarında öne çıktı. Cisse biri boş kaleye 2 tane net pozisyonu atamayınca Sosa da çıkınca takım iyice gömüldü. Son saniyede altı pastan kafa vuruşunu Altay kurtardı.
Onu gol yedik sayacaksınız. Erol Bulut, geniş kadroyu iyi kullanmak istiyor. Ama yaptığı 4 değişiklik ile takım fiziken geri gitti. Sıkı takım gevşekleşti. Oyuncu kazanmak için belki de 2 puan kaybedilecekti. Samatta ileride top tutabilen bir oyuncu olduğundan o çıktığında Ademi girmeyecekse rakip stoperler oyuna girer. Bulut'un bu hatayı bir daha yapmayacağını düşünüyorum. Haftaya Trabzonspor maçı da zor. Erol Bulut'a kasım ortasındaki milli araya kadar zaman verelim. Ama kendisinin de artık oyuncu kazanmak adına maç kaybetme riskini almaması lazım. Bir de muhakkak çizilmiş hücum planları lazım. Zor deplasmandan 3 puan iyidir. Trabzon da 3 puanla geçilebilirse Erol Hoca rahat bir nefes alır.
