Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Amerikan sağının bir yeraltı, karanlık boyutu hep olmuştur. Bunlar merkez medyadan göremeyeceğiniz faaliyetler içindedirler. Kendilerine özgü medyaları, komplo teorileri, kiliseleri ve militanları vardır. Bu, hedef adığı kişi veya görüşler açısından hayli yıpratıcı etkiye sahip büyük bir güçtür.

        Bunlar Bill Clinton’ı başkanlığı döneminde hedef almışlardı, başkanı cinayete emir vermeye kadar uzanan şekilde suçlamışlardı. Clinton Ailesi’nden nefret eder bu insanlar, onları kendi reddettikleri her şeyi savunan insanlar olarak görürler.

        HILLARY HEDEFTE

        Şimdi de Hillary Clinton’ı hedef aldılar. Amerikan sağının bu karanlık yeraltı dünyası, şu anda bütün gücünü Hillaryyi engellemesi için Trumpı seçtirmeye yöneltmiş durumda.

        New York Times’ı okuyup CNN’i izleyerek bu insanların ne yaptığını anlamanız mümkün değil. Onları deşifre etmek için kaynaklarına inmeniz gerekiyor.

        Amerika’nın merkez medyası, birçok kamuoyu araştırması yayınlayarak Hillary’yi şimdiden kazanmış ilan etmeye başlasa da bu insanlar, “Henüz hiçbir şey belli değil, Trump kazanacak” demeyi sürdürüyorlar ve bunun için ellerinden ne gelirse yapıyorlar.

        ÜÇ KOLDAN SALDIRI

        Benim şu ana kadar tespit edebildiğim kadarıyla üç koldan saldırıya geçmiş durumdalar:

        1- Bill Clinton’ın Arkansas Valiliği günlerinde yanında bulunan, daha sonra Beyaz Saray’da onunla çalışan, dolayısıyla aileyi çok iyi tanıyan Dick Morris, “Armageddon: How Trump Can Beat Hillary?” (Armagedon: Trump, Hillary Clinton’ı Seçimde Nasıl Yenebilir?) adlı kitabı yazdı.

        İçinde Hillary’yi yaralayacak bilgilerle dolu bu kitap, Amerikan sağının etkili olduğu çevrelerde çok ilgiyle ve heyecanla okunuyor. Kitabın tanıtı- mı sadece sağın hâkim olduğu televizyon kanallarında yapılıyor. Merkez medyada adından söz edilmiyor. Bu kitaptaki bilgilerin bile Hillary’ye seçimi kaybettireceğinden bahsediliyor.

        BU KİN NİYE?

        Dediğim gibi yazar Dick Morris, uzun süre Clinton’larla birlikte çalışmıştı, onları severdi de. (O günlerde Washington’da temsilciydim, bu yüzden onu bütün yönleriyle iyi bilirim.) Bill Clinton’ın birçok seks skandalını aşmasında ona yardımcı olduktan sonra kendisi seks skandalında yakalandı.

        Ayak fetişisti olduğu ve paralı seks yaptığı haberlerinden sonra bir de gayri meşru çocuğu olduğunu tabloit gazete Star ortaya çıkarmıştı. Dick Morris bu olaylar esnasında Clinton Ailesi’nden yeterli ilgi görmediğini düşünüyordu, aynı zamanda tabloit gazeteciliğin keskin düşmanı olmuştu.

        Ve şimdi aradan yıllar geçtikten sonra aleyhine yayın yapan Star Gazetesi’nin kardeş yayını National Enquirer Gazetesi’nin muhabiri olarak bu kitabı yazdı ve böylece Clinton Ailesi’nden de öcünü alıyor. İçinde yazan her şeyin doğru olması da önemli değil; çünkü Amerikan halkının birkaç büyük merkezi dışında yaşayanları bu kitapta söylenenlerin doğru olabileceğine inanıyor.

        WIKILEAKS

        2- Sağ aynı zamanda en geç kasım ayının başında Wikileaks’ten gelecek yeni belgelerin Hillary Clinton’ın dışişleri bakanıyken Suriye’de bir rejim değişikliği için başta DEAŞ olmak üzere tüm radikal örgütlere silah gönderdiğini ortaya çıkaracağını vurguluyor. Sağın propagandasına göre bu, Hillary’nin yargılanmasını gerektirecek kadar önemli bir suç ve Trump da bunu üstü kapalı hep söylüyor zaten.

        SEÇİMDE HİLE

        3- Donald Trump kampanyasında seçimde hile yapılacağını söylüyor. Bunun nedeni de sonunda ortaya çıktı. Sağın karanlık yüzü, Hillary’nin Bernie Sanders’a karşı önseçimlerde hile yaptığının ispat edildiğini, bunu başkanlık seçiminde de deneyeceğini söylüyor ve bunu yayıyor.

        Sağın bu üçlü saldırısı seçimde etkili olacak mı bilemem, ama hep dediğim gibi bu seçimi kesin Hillary alacak diye de bir şey yok. Bütün bu kampanyalar sağın sıradan seçmenini nasıl etkileyecek, asıl ona bakmak gerekiyor.

        PENTAGON'DA MUSUL İÇİN İKİ SENARYO

        Eskiden tanıdığım ve askeri konularda bilgili olan bir uzman, Musul için Pentagon’da şu anda başlıca iki senaryonun üzerinde çalışıldığını söyledi.

        Daha önce başka şehirlerin kurtarılmasında başarıyla denenmiş olan senaryoyu savunan gruba göre, Musul’un alınması sürecinde DEAŞ savaşçılarının şehri rahat terk etmeleri için yolu açık tutmak gerekiyor. Böylece DEAŞ’ın en tecrübeli savaşçılarının bulunduğu Musul’da tahribatı büyük olacak bir sokak savaşı olasılığı devreden çıkarılacak.

        Hem de açık tutulan yoldan gidişlerini havadan takip etme imkânı olacak. Ve onların daha sonra tahmin edildiği gibi Rakka’da buluşmalarından sonra o şehre topyekûn bir saldırıyla örgüt bitirilecek.

        Diğer senaryoyu savunanlara göre, Musul bu kadar güçlü bir şekilde alındıktan sonra militanların şehirden kaçış yolları tutularak ve sokak savaşına girilmeli. Bu senaryoya göre şehirden çıkışları İran’ın desteklediği güç tutacak ve sokak savaşı başlasa bile onlar içeriye girmeyerek şehrin parametrelerini tutmaya devam edecekler.

        Bunlar da Musul’da DEAŞ’ın en tecrübeli savaşçılarının olduğunu kabul edip sokak savaşının çok zor olacağını vurguluyorlar. Ancak drone’ların binanın içini dışarıdan gösteren yeni cihazları sayesinde evlerde saklanan militanları hedef almanın daha kolaylaştığını ve sokak savaşının kısa sürede bitirileceğini söylüyorlar.

        Diğer Yazılar